Mevduat faizlerinin vergilendirilmesi


BİZE GÖRE / Veysi Seviğ





Gelir Vergisi Yasası'nın geçici 67'nci maddesi ile ilgili uygulama 01.01.2006 tarihinden itibaren başlayacaktır. Söz konusu madde uygulamasına yönelik olarak son günlerde yapılan açıklamalar ve yorumlar geniş bir kesimi ilgilendirmesi açısından önem arzetmektedir.


Daha önce Gelirler Genel Müdürlüğü'nün internet sitesinde bir süre duran söz konusu yasa tasarısının uygulanmasına yönelik tebliğ taslağı da henüz tebliğ haline dönüşmemiştir.


Gelirler Genel Müdürlüğü internet sitesinde bir süre yer alan tebliğ taslağından var olan ve "Mevduat faizleri ve repo gelirleri üzerinden yapılacak tevkifatla" ilgili açıklama aynen şöyledir:


"Geçici 67'nci maddenin (4) numaralı fıkrasında, Gelir Vergisi Kanunu'nun 75'inci maddesinin ikinci fıkrasının (7), (12) ve (14) numaralı bentlerinde yazılı menkul sermaye iratlarından ödemeyi yapanlarca yüzde 15 oranında vergi tevkifatı yapılacağı hükme bağlanmıştır.


Bu kapsamda;


. Mevduat faizleri, (Bankalara, bankerlere, tasarruf sandıklarına, tevdiat kabul eden diğer müesseselere yatırılan vadeli, vadesiz paralara ödenen faizler, bunun dışında kalan kişi ve kuruluşlardan devamlı olarak para toplama işi ile uğraşanların her ne şekil ve ad altında olursa olsun topladıkları paralara sağladıkları gelirler ve menfaatler ile bankalar ve 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu'na göre kurulan aracı kurumlar arasında borsa para piyasasında değerlendirilen paralara ödenen faizler de mevduat faizi sayılır.)


(Gelir Vergisi Yasası madde: 75/7)


. Faizsiz olarak kredi verenlere ödenen kâr payları ile kâr ve zarar ortaklığı belgesi karşılığı ödenen kâr payları ve özel finans kurumlarınca kâr ve zarara katılma hesabı karşılığında öden kâr payları, (Gelir Vergisi Yasası madde: 75/12)


. Gelir Vergisi Kanunu'nun 75'inci maddesinin 2'nci fıkrasının (5) numaralı bendinden yer alan menkul kıymetlerin geri alım ve satım taahhüdü ile iktisap veya elden çıkarılması karşılığında sağlanan menfaatler (repo kazançları) Gelir Vergisi Yasası madde: 75/14)


üzerinden ödemeyi yapanlarca yüzde 15 oranında tevkifat yapılacaktır.


"Öte yandan, Sermaye Piyasası Kanunu'na göre kurulan borsa yatırım fonları ve emeklilik yatırım fonlarının elde ettikleri kazançlar üzerinden..." tevkifat yapılmayacaktır.


"Tevkifatın gerçekleştirilmesinde, gelir sahibinin gerçek veya tüzel kişi ya da dar veya tam mükellef olmasının, vergi mükellefiyeti bulunup bulunmamasının, vergiden muaf olup olmamasının veya elde edilen gelirlerin vergiden istisna olup olmamasının da tevkifat uygulamasında bir önemi bulunmamaktadır.


Düzenleme 01.01.2006 tarihi itibariyle yürürlüğe gireceğinden bu tarihten sonra yapılacak ödemeler yüzde 15 oranında vergi tevkifatına tabi olacaktır."


Yukarıya aynen aktarılan ve Gelir Vergisi Yasası'nın geçici 67'nci maddesi ile ilgili uygulamaya yönelik açıklamada da ifade edildiği gibi banka mevduat hesaplarına yürütülen faizlerden 2006 yılında vadeli-vadesiz ayrımı yapılmaksızın ve vadeleri dikkate alınmaksızın tek oranlı tevkifat yapılacaktır.


Örneğin 2005 yılında açılan ve 31.12.2005 tarihine kadar vadesi dolan mevduat vadelerine göre gelir vergisi tekvifatı uygulanırken, vadesi 2006 yılına sarkan mevduata tek oranlı tevkifat uygulanacaktır.


Maliye Bakanlığı tarafından konuya ilişkin olarak verilen muktezalardan da anlaşılacağı üzere "01.01.2006'dan itibaren mevduat hesaplarına ödenecek faizlerden yüzde 15 tevkifat yapılması gerekmektedir. Söz konusu hesapların açılış tarihinin 2005 yılı olması veya 2005 yılında vadesinin yenilenmiş bulunması durumu değiştirmeyecektir."


Oysa; 2005 yılında açılmış bulunan bir yıla kadar vadeli hesaplara uygulanması öngörülen tevkifat oranı yüzde 12, bir yıldan daha uzun olanlara uygulanacak tevkifat oranı ise yüzde 7 olarak öngörülmüş bulunmaktadır.


Bu bağlamda altı ay ve daha kısa vadeli hesapların vade tarihleri 2006 yılına sarkması halinde uygulanacak tevkifat oranının yüzde 15 olması vergisel bir avantaj olmaktadır. Çünkü altı ay ve daha kısa vadeli hesaplara uygulanan faizler için tevkifat oranı yüzde 15'ten daha fazladır. Buna karşılık altı aydan bir yıl ve daha uzun vadeli hesaplara uygulanan faiz üzerinden yapılan tevkifat oranı yüzde 15'ten düşüktür. Bu nedenle söz konusu tebliğ taslağında yer alan açıklama; uygulamanın yönlendirilmesi açısından yeterli olmadığı gibi, şimdilik bazı sorunların ortaya çıkmasına neden olabilecek bir görüntü sergilememektedir.


Mevcut durumun açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.