Şükrü KIZILOT skizilot@yaklasim.com

Borsa kazancı vergisinde kafalar karıştı

BUGÜNLERDE yine borsa kazançlarının vergi durumu konuşuluyor.

Olay o kadar karıştı ki... Bu yıl elde edilen kazançların vergilendirilmesi ile gelecek yılın ki farklı. Tam ‘hangisi nasıl?’ diye anlamaya çalışılırken, bir süre önce, borsa kazançlarında vergilendirmenin bir daha değiştirileceği açıklandı.


Bunun üzerine, Hürriyet okurlarından ‘Arka arkaya yapılan değişiklikler ve açıklamalarla kafamız iyice karıştı. Şu borsa vergisini, bizim anlayacağımız şekilde bir yazar mısınız?’ diye mail ve fakslar yağmaya başladı.

OLAY NEYDİ?

Aslında, olay çok basitti... Borsada ‘üç aylık bir süre’ vardı. Bu süre geçtikten sonra, hisse senetleri kaça satılırsa satılsın, elde edilen kazanç vergiye tabi değildi. Kazanç üzerinden, stopaj da yapılmıyordu.

Üç aylık süre içinde satılanlar da ise, maliyet bedeli aylık TEFE oranına göre yükseltiliyor. Sağlanan kazancın 13.000 YTL’yi aşması durumunda da ‘yıllık gelir vergisi beyannamesi’ veriliyor. Yüzde 20’den başlayıp, 40’a kadar ulaşan bir vergi ödeniyordu.

NE OLMUŞTU?

Borsa kazancını ilgilendiren vergi mevzuatı 5281 sayılı yasa ile değişti. Gelir Vergisi Kanunu’nun Geçici 67. maddesine göre; 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren 31 Aralık 2015 tarihine kadar aşağıdaki gibi vergilendirilecek.

- 1 Ocak 2006 tarihinden önce edinilen hisse senetlerinin elden çıkartılmasında, ‘üç aylık süre’ ve buna bağlı eski sistem geçerli. Yani yüzde 15 stopaj da uygulanmayacak. 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren edinilen hisse senetlerinde, üç aylık süre iki yıla çıkıyor. İki yıl elde tutulan hisse senetlerinin, elden çıkarılmasından sağlanan kazanç ‘değer artış kazancı’ sayılacak ve stopaja tabi tutulacak.

- Banka ve aracı kurumlar, alım-satımına aracılık ettikleri hisse senetlerinin (1 Ocak 2006 tarihinden önce edinilenler hariç) alım-satım farkından, yüzde 15 oranında vergi kesintisi yapacaklar. Başka bir anlatımla, borsada elde edilen kazançlar, yüzde 15 oranında stopaja (vergi kesintisine) tabi olacak. Ancak, kazancın tutarı ne olursa olsun, beyan edilmeyecek. Örneğin; 10 Nisan 2006’da 400 bin YTL’ye edinilen hisse senedi, aracı kurum kanalıyla 20 Haziran 2007’de 700 bin YTL’ye elden çıkarılmışsa, aradaki kazanç tutarı olan 300 bin YTL üzerinden, aracı kurum 45.000 YTL stopaj yapacak.

- Maliyet bedeli tespit edilirken ‘ilk giren ilk çıkar (FİFO)’ yöntemi uygulanmak suretiyle, stopaj matrahının tespitinde gözönüne alınacak alış bedeli bulunacak.

NE OLACAK?

Yakında çıkacak bir yasa ile borsa kazançlarının vergilendirilmesi, yine değişecek.

- İki yıllık süre bir yıla inecek. Buna göre, bir yıl geçtikten sonra elden çıkartılan hisse senedinden sağlanan kazanç, yüzde 15 stopaja tabi olmayacak.

- Alım satım kazancının belirlenmesinde, ‘ilk giren ilk çıkar’ yöntemi devam edecek. Ağırlıklı ortalama yöntemi yalnızca gün içindeki alım satımlara uygulanacak.

- Yerli ve yabancı yatırımcılara, bir takvim yılı içinde, birden fazla banka ve aracı kurumda doğan kár ve zararın, birden fazla dönemde doğan kár ve zararın, ayın türden menkul kıymetlerde doğacak kár ve zararın mahsubuna olarak sağlanacak. Bunun için ihtiyari (isteğe bağlı) beyanname verme getirilecek. Beyannamede 1 Ocak 31 Aralık dönemi için bildirilen, zararın da düşüldüğü toplam kazanç üzerinden, yüzde 15 vergi hesaplanacak. Zarardan kaynaklanan vergi (stopaj) farkı iade edilecek.

- Yabancı ülkede yerleşik olanlar, o ülkede yerleşik olduklarına dair, ‘mukimlik belgesi’ alıp banka ve aracı kuruma ibraz edecekler. Bu durumda, o ülke ile aramızdaki çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması esas alınacak. Örneğin İngiltere, Fransa, Almanya gibi ülkelerle olan anlaşmada, hisse senedinin bir yıl içinde elden çıkartılması halinde, Türkiye’de vergilendirilebileceği, Hollanda, ABD ve Belçika gibi ülkelerde ise, menkul kıymetler borsasına kote edilmiş hisse senetlerinin, ne zaman satılırsa satılsın Türkiye’de vergilendirilemeyeceği yazılı (Md.13).

Borsa kazançları ile ilgili yasa çıktığında, konuyu tekrar ele alacağız...