-
<a href="https://www.youtube.com/watch?v=goOVawALW18" target="_blank">
</A>
https://www.youtube.com/watch?v=Lfgo1JW48uw
Dediler ki ; gözden ırak olan gönülden de ırak olur.
Dedim ki ; gönüle giren gözden ırak olsa ne olur...
MEVLANA
Edited by: DERYA GÖKTUNA
-
https://www.youtube.com/watch?v=QmYhfN7lieQ
<TABLE style="WIDTH: 337.5pt; mso-cellspacing: .7pt; mso-padding-alt: 1.5pt 1.5pt 1.5pt 1.5pt" =MsonormalTable border=0 cellSpacing=1 cellPadding=0 width=450>
<T>
<TR style="mso-yfti-irow: 0; mso-yfti-firstrow: yes">
<TD style="BORDER-BOTTOM: #f0f0f0; BORDER-LEFT: #f0f0f0; PADDING-BOTTOM: 1.5pt; : transparent; PADDING-LEFT: 1.5pt; PADDING-RIGHT: 1.5pt; BORDER-TOP: #f0f0f0; BORDER-RIGHT: #f0f0f0; PADDING-TOP: 1.5pt">
Dur ! bırak !
Kaynasın kahvenin suyu...
Bana istanbul’u anlat nasıldı?
Bana boğazı anlat nasıldı?
Haziran titreyişlerle,kaçak yağmurlar ardı.
Yıkanmış kurunur muydu o yedi tepe
Ana şefkati gibi sıcak güneşte...
Insanlar gülüyordu de,
Trende,vapurda,otobüste
Yalanda olsa hoşuma gidiyor söyle
Hep kahır,hep kahır, hep kahır,...
Bıktım be...
Dur ! bırak !
Kalsın, açma televizyonu!
Bana istanbul’u anlat nasıldır?
şehirlerin şehrini anlat nasıldır?
Beyoğlu sırtlarından,yasak gözlerinle bakıp,
Köprüler, sarayburnu, minareler ve haliç’e...
Diyiverdin mi bir merhaba gizlice?
Insanlar gülüyordu de,
Trende, vapurda, otobüste,
Yalanda olsa hoşuma gidiyor söyle...
Hep kahır, hep kahır, hep kahır,
Bıktım be...
Dur ! bırak !
Kımıldama,kal biraz öylece ne olur...
Kokun istanbul gibidir,
Gözlerin istanbul gecesi,
şimdi gel sarıl,sarıl bana kınalım.
Gök kubbenin altında orda da beraber.
çok şükür diyerek yeniden başlamanın hayali,
Hasretimin çölünde sanki bir pınar gibi...
Insanlar gülüyordu de,
Trende,vapurda,otobüste,
Yalanda olsa hoşuma gidiyor söyle...
Hep kahır, hep kahır, hep kahır,
Bıktım be...<?: prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-comfficeffice" /></TD></TR>
<TR style="mso-yfti-irow: 1; mso-yfti-lastrow: yes">
<TD style="BORDER-BOTTOM: #f0f0f0; BORDER-LEFT: #f0f0f0; PADDING-BOTTOM: 1.5pt; : transparent; PADDING-LEFT: 1.5pt; PADDING-RIGHT: 1.5pt; BORDER-TOP: #f0f0f0; BORDER-RIGHT: #f0f0f0; PADDING-TOP: 1.5pt">
Sözler: Cem Karaca</TD></TR></T></TABLE>Edited by: DERYA GÖKTUNA
-
https://www.youtube.com/watch?v=enpHDhK6s4w
SÖYLEYEMEDİM
Düslerde sevdim seni söyleyemedim
Sessiz öptüm nefesini söyleyemedim
Sana ben siirler sözler büyüttüm
Sana ben baharlar yazlar büyüttüm
Sana ben hummali gizler büyüttüm
Söyleyemedim
Sarkilar yazdim sana okuyamadim
Hep yanimdaydin oysa dokunamadim
Sana ben hayaller düsler büyüttüm
Sana ben gözümde yaslar büyüttüm
Sana ben hummali asklar büyüttüm
Söyleyemedim...
Söz : Cevdet Bagca<?: prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-comfficeffice" /><O:P></O:P><O:P></O:P>
Edited by: DERYA GÖKTUNA
-
YAŞAMAYA DAİR </PRE> </PRE>1 </PRE>Yaşamak şakaya gelmez,
büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın
bir sincap gibi mesela,
yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden,
yani bütün işin gücün yaşamak olacak. </PRE>Yaşamayı ciddiye alacaksın,
yani o derecede, öylesine ki,
mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,
yahut kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleğinle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,
hem de en güzel en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde. </PRE>Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
yaşamak yanı ağır bastığından. </PRE> 1947 </PRE>2 </PRE>Diyelim ki, ağır ameliyatlık hastayız,
yani, beyaz masadan,
bir daha kalkmamak ihtimali de var.
Duymamak mümkün değilse de biraz erken gitmenin kederini
biz yine de güleceğiz anlatılan Bektaşi fıkrasına,
hava yağmurlu mu, diye bakacağız pencereden,
yahut da sabırsızlıkla bekleyeceğiz
en son ajans haberlerini. </PRE>Diyelim ki, dövüşülmeye deşer bir şeyler için,
diyelim ki, cephedeyiz.
Daha orda ilk hücumda, daha o gün
yüzükoyun kapaklanıp ölmek de mümkün.
Tuhaf bir hınçla bileceğiz bunu,
fakat yine de çıldırasıya merak edeceğiz
belki yıllarca sürecek olan savaşın sonunu. </PRE>Diyelim ki hapisteyiz,
yaşımız da elliye yakın,
daha da on sekiz sene olsun açılmasına demir kapının.
Yine de dışarıyla birlikte yaşayacağız,
insanları, hayvanları, kavgası ve rüzgarıyla
yani, duvarın ardındaki dışarıyla. </PRE>Yani, nasıl ve nerede olursak olalım
hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak... </PRE> 1948 </PRE>3 </PRE>Bu dünya soğuyacak,
yıldızların arasında bir yıldız,
hem de en ufacıklarından,
mavi kadifede bir yaldız zerresi yani,
yani bu koskocaman dünyamız. </PRE>Bu dünya soğuyacak günün birinde,
hatta bir buz yığını
yahut ölü bir bulut gibi de değil,
boş bir ceviz gibi yuvarlanacak
zifiri karanlıkta uçsuz bucaksız. </PRE>Şimdiden çekilecek acısı bunun,
duyulacak mahzunluğu şimdiden.
Böylesine sevilecek bu dünya
"Yaşadım" diyebilmen için... </PRE>
<BLOCKQUOTE>
<BLOCKQUOTE>
<BLOCKQUOTE>
<BLOCKQUOTE>Nazım HİKMET
</PRE></BLOCKQUOTE></BLOCKQUOTE></BLOCKQUOTE></BLOCKQUOTE>
-
-
<a href="https://www.youtube.com/watch?v=P5_GlAOCHyE&feature=watch-vrec" target="_blank">
https://www.youtube.com/watch?v=6htQ86tQTHg&feature=watch-vrec
https://www.youtube.com/watch?v=P5_G...ure=watch-vrec</A>
Edited by: DERYA GÖKTUNA
-
-
<a href="https://www.youtube.com/watch?v=-XEyPb9NAVI" target="_blank">
</A>Sil Baştan- Şebnem Ferah
https://www.youtube.com/watch?v=U1SDMq06yDw
Kuşlar- Edip Akbayram
https://www.youtube.com/watch?v=pfrCmQ02Wq4Edited by: DERYA GÖKTUNA
-
-
05.Aralık.2012, 00:55
#30
Yetkileriniz
- Konu Acma Yetkiniz Yok
- Cevap Yazma Yetkiniz Yok
- Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
- Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
-
Forum Kuralları