SOSYAL GüVENLİK VE İŞ HUKUKU / İbrahim Işıklı


Kadın işçileri yer ve su altında çalıştırma yasağı


e-mail: ibrahimis@hotmail.com





4857 sayılı İş Kanunu'nun 72. maddesinde, "Maden ocakları ile kablo döşemesi, kanalizasyon ve tünel inşaatı gibi yer altında veya su altında çalışılacak işlerde on sekiz yaşını doldurmamış erkek ve her yaştaki kadınların çalıştırılması yasaktır" düzenlemesi ile kadın işçiler, özel olarak korunmuştur.


Buna göre, maden ocakları ile kablo döşemesi, kanalizasyon ve tünel inşaatı gibi yer altında veya su altında çalışılacak işlerde onsekiz yaşını doldurmamış erkek ve her yaştaki kadınların çalıştırılmaması konusuna dikkat edilmelidir.


72. madde hükümlerine aykırı olarak, bu maddede belirtilen yerlerde on sekiz yaşını doldurmamış erkek çocukları ve gençleri ve her yaştaki kadınları çalıştıran, işveren veya işveren vekiline 2005 yılında 714,46 YTL para cezası verilecektir.


Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin 10.07.1969 tarih ve E.7290, K.8002 Sayılı Kararı'nda, "Ağır ve tehlikeli işlerde çalışacak işçilerin işe girişlerinde bedence bu işe elverişli ve dayanıklı olduklarını belirten hekim raporu alması icap eder. Aksi takdirde bu yüzden hastalanan işçiye yapılan masrafları Sosyal Sigortalar Kurumu'nun işverenden talep etme hakkı vardır" denilmek suretiyle ağır ve tehlikeli işlerde çalışanlar için işe giriş sağlık raporu alınmasının önemi ortaya konulmuştur.


Bir işçinin, ağır ve tehlikeli işlerde çalışanlara ait sağlık durumu raporu olmadıkça ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılması yasaktır. İşçilerin gerek ilk işe girişlerinde, gerekse ara muayenelerinde saptanan sağlık durumları bu rapora işlenir.


Sosyal Sigortalar Kanunu'nda meslek hastalığı


Mesleki bir faaliyetin yürütümü ya da bazı işlerde sürekli çalışma, kişide bu faaliyetlerle doğrudan bağlantılı hastalıklara yol açabilir. Meslek hastalıklarının sosyal güvenlik sistemlerince iş kazaları gibi sosyal bir risk olarak kabul edilmesinin başlıca nedeni budur. Meslek hastalığı, çalışma hayatında iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin alınmaması nedeniyle ortaya çıkan ve sigortalının maruz kaldığı geçici ve sürekli hastalık, sakatlık veya ruhi arıza halleri olarak tanımlanabilir.


506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 11/B maddesinde; "Meslek hastalığı, sigortalının çalıştırıldığı işin niteliğine göre tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, sakatlık veya ruhi arıza halleridir.


Bu kanuna göre tespit edilmiş olan hastalıklar listesi dışında herhangi bir hastalığın meslek hastalığı sayılıp sayılmaması üzerine çıkabilecek uyuşmazlıklar, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu'nca karara bağlanır" denilerek meslek hastalığının tanımı yapılmıştır.


Ayrıca, uğranılan meslek hastalığına yakalandığını iddia eden kimsenin öncelikle 506 sayılı kanuna göre sigortalı sayılması gerekir. Ayrıca, meslek hastalığına yakalanan sigortalının bu hastalık sonucu geçici veya sürekli olarak bedensel veya ruhsal bir zarara uğramalıdır.


Yine bir hastalığın meslek hastalığı sayılması için söz konusu hastalık ile sigortalının yaptığı iş arasında uygun illiyet bağının bulunması zorunludur.


Meslek hastalığından söz edebilmek için uğranılan hastalık veya sakatlığın (ve hatta ölümün), sigortalının çalıştırıldığı işin niteliğine göre tekrarlanan bir nedenle ya da işin yürütüm koşulları yüzünden ortaya çıkması gerekir. Dikkat edilirse, meslek hastalığı için kanunun öngördüğü nedenlerin her ikisi de sigortalının gördüğü iş ve çalıştığı işyeriyle ilgilidir. Yani, meslek hastalığı, sigortalının işyerinde gördüğü işten veya işyerinden kaynaklanmaktadır.


Meslek hastalığı, iş kazasından farklı olarak bütünüyle mesleksel niteliklidir. Yani iş kazasının çalışılan işle ilgisi bulunması şart olmadığı halde, meslek hastalığının yapılan işin sonucu olarak ortaya çıkması zorunludur. Diğer bir anlatımla meslek hastalığı, belirli bir mesleğin (işin) ifası sonucu o mesleğin (işin) nitelik ve yürütüm şartlarının doğurduğu bir sakatlık veya hastalıktır. Meslek hastalığı, sigortalının çalıştığı işyerinin şartları ve durumuyla da ilgili olabilir. Meslek hastalığı, zaman içinde yavaş yavaş ortaya çıkan bir rahatsızlıktır.


İş kazasının meydana geldiği veya meslek hastalığının başladığı zaman, hizmet akdine göre yapmakta olduğu iş "sigortalının mesleği" sayılır. SSK, bu mesleğin tespitinde sigortalının çalıştığı iş yerinden alınacak belgeyi esas tutabileceği gibi, bu hususu kendi yetkili elemanları vasıtasıyle inceletmeye ve buna göre karar vermeye yetkilidir. İş sözleşmesine göre, Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü'nün ikinci bölümünün D cetvelinde gösterilen mesleklerden birinden fazlasını yapmakta olan sigortalının iş kazası ve meslek hastalığı yönünden sürekli iş göremezlik durumuna girmesi halinde, bunlardan, sürekli iş göremezlik derecesinin en yükseğini vermiş olan meslek "sigortalının mesleği" sayılır.


Hangi tür rahatsızlıkların meslek hastalığı sayıldığı ve hangi sürede ortaya çıkması gerektiği Sosyal Sigorta Sağlık işlemleri Tüzüğü'nde ve bu tüzüğe ekli Meslek Hastalıkları Listesi'nde belirtilmektedir. Söz konusu tüzükte, 64. maddede meslek hastalıkları 5 grupta toplanmıştır. Bunlar;


. Kimyasal maddelerle olan meslek hastalıkları,


. Mesleki cilt hastalıkları,


. Pnömokonyozlar ve diğer mesleki solunum sistemi hastalıkları,


. Mesleki bulaşıcı hastalıklar ve


. Fizik etkenlerle olan meslek hastalıklarıdır.Edited by: Mustafa Gülşen