<TABLE id=lobby cellSpacing=3 cellPadding=3 width="100%" border=0 ns:user="https://www.dunyagazetesi.com.tr" ns:msxsl="urn:schemas-microsoft-com:xslt"><T>
<T>
<TR>
<TD id=title style="PADDING-BOTTOM: 10px; CURSOR: text; PADDING-TOP: 10px">Çalıntı çeklerde keşideci sorumluluğu</TD></TR>
<TR>
<TD colSpan=2 ="dei&#111;n">
<TABLE cellSpacing=0 cellPadding=0><T>
<T>
<TR>
<TD vAlign=top ="date">21/09/2005 09:28:26</TD>
<TD width="5%"></TD>
<TD align=right width="5%"></></TD>
<TD align=right width="5%"></></TD></TR></T></T></TABLE>
BİZE GÖRE / Veysi Seviğ





Çalıntı ve benzeri yollarla ele geçirilen çeklerin cirolanması suretiyle dolaşıma çıkması halinde, bu çekler kendi imzasını inkar etmeyen ciranta tarafından ödenmektedir. Bu nedenle imzasını inkar etmeyen veyahut da edemeyen ciranta, çek bedelini ödemekle yükümlü bulunmaktadır.


Türk Ticaret Yasası'nın 711/3'üncü maddesi uyarınca "keşideci çekin kendisinin veya üçüncü bir kimsenin elinden rızası olmaksızın çıkmış olduğu iddiasında ise muhatabı çeki ödemekten men edebilmektedir. Dolayısıyla çekin kendisinin elinden rızası olmaksızın çıkmış olduğunu iddia eden keşidecinin muhatabı ödemekten menetme yetkisi bulunmaktadır.


Genellikle dolaşımda bulunan çek hamili bu tür iptal işlemlerinden haberdar olmamaktadır. Bu durumda çek hamilini koruyan bir düzenleme yasa maddeleri içersinde açık olarak bulunmamasına karşılık oluşan yargı kararları çerçevesinde çirkin cirolanmak suretiyle dolaşımda bulunması halinde hamilin hukuken korunması mümkün olabilmektedir.


Çekin çalıntı nedeniyle Türk Ticaret Yasası'nın 711/3'üncü maddesi uyarınca ödenmemesi durumunda hamilin süresinde bankaya ibraz edildiği hususunun ibraz günü gösterilmek suretiyle çekin üzerine yazılmış olan tarihli bir beyanla tespit edilmesi gerekmektedir.


Eğer çek kanuni ibraz süresi içinde muhatap bankaya ibraz edilmek veya ödenmeme durumu usulünce tespit ettirilmemiş olursa hamil keşideciye, cirantalara karşı müracaat hakkını kaybeder. Bir başka anlatımla çekin süresi içersinde muhatap bankaya ibraz edilmesi ve muhatap bankanın bu ibraz üzerine çekin ödenmediğini ve ödememe gerekçesini gösteren bir şerhi tarihle beraber çek üzerine yazması gerekmektedir.


Türk Ticaret Yasası'nın 589'uncu maddesi uyarınca "bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kimselerin imzasını, sahte imzaları, mevhum şahısların imzalarını yahut imzalayan veya namlarına imzalanmış olan şahısları, her hangi bir sebep dolayısıyla ilzam etmeyen imzaları taşırsa, diğer imzaların sıhhatine bu yüzden halel gelmez.


Türk Ticaret Yasası'nın 589'uncu maddesi çek için de geçerlidir. Türk Ticaret Yasası'nın 730/3'üncü maddesi uyarınca çek düzenlenmesi açısından borçlanmaya ehil olmayan kimselerin imzasına, selahiyetsiz imzaya yönelik hallerin varlığında Türk Ticaret Yasası'nın poliçeye ilişkin 589-592'nci maddeleri uygulanacaktır.


Diğer yandan söz konusu yasanın 590'ıncı maddesinde de açıkça hükme bağlandığı üzere "temsile selahiyetli olmadığı halde bir şahsın temsilcisi sıfatıyla bir poliçeye imza koyan kimse o poliçeden dolayı bizzat mesul olur ve poliçeyi ödediği takdirde temsil olunanın haiz olabileceği haklara sahip olur.


Çek hamili tarafından yapılacak olan takipte cirantaya gidilmesi halinde ciranta kendi imzasını inkar edemediği sürece çek bedelini ödemekle yükümlü olacaktır. Bu nedenle özellikle çek üzerindeki son ciranta önem taşımaktadır. Uygulamada ne yazık ki bilinçsizlik nedeniyle özellikle çalıntı veya gasp suretiyle ele geçirilen çeklerin ciranta yolu ile dolaşıma çıkarılmasında cirantalar da sahte olabilmektedir. Bu nedenle son cirantanın en azından bu bağlamda önemi olmaktadır.


Yasal düzenleme gereği olarak "İmza sahte olsa bile ciranta olan borçlu kendi imzasından sorumlu olmaktadır. Bu bağlamda Türk Ticaret Yasası'nın 692/6'ncı maddesi uyarınca çeki çeken kimsenin (keşidecinin) imzasını zorunlu kılmıştır. Anılan maddede sadece imzadan söz edilmiş, keşideci adının yazılması ve imzanın adı yazılı kişiye ait olması koşul olarak kabul edilmemiştir. Bu nedenle çekte keşideci imzasının bulunması yeterli olup bu imzanın keşideciye ait olup olmaması Türk Ticaret Yasası'nın 730/3 maddesi göndermesi ile çekler hakkında da uygulanması gereken aynı yasanın 590'ıncı maddesinde "Temsile selahiyetli olmadığı halde bir şahsın temsilcisi sıfatıyla bir poliçeye imza koyan kimse o poliçeden dolayı bizzat mesul olur" hükmü de dikkate alındığında çek vasfına etkili olmayacağı hususu dikkate alınmalıdır.


Tüm bu açıklamalar ışığında kendi imzasını inkar etmeyen ciranta çek bedelini ödemekle yükümlüdür. Keşidecinin imzası sahte olsa bile ciranta olan borçlu kendi imzasından sorumludur. Bu nedenle ciranta çekteki imzanın sahte olduğunu ileri sürerek borcundan kurtulamaz. (Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E. No: 2004/20680, K.No: 2004/25278)(*)


(*) Karar İstanbul Barosu Dergisi'nden alınmıştır. Cilt 79, Sayı 4. Söz konusu karar Mersin Barosu avukatlarından Hulki Özel tarafından gönderilmiştir.


</TD></TR></T></T></TABLE>Edited by: Mustafa Gülşen