<B style="mso-bidi-font-weight: normal">DÜNYA<?:NAMESPACE PREFIX = O /><O:P> </O:P>[/B]
<B style="mso-bidi-font-weight: normal">23.08.2005, SALI<O:P> </O:P>[/B]
<TABLE =Ms&#111;normalTable style="WIDTH: 100%; mso-cellspacing: 2.2pt; mso-padding-alt: 0cm 0cm 0cm 0cm" cellSpacing=3 cellPadding=0 width="100%">
<T>
<TR style="mso-yfti-irow: 0; mso-yfti-firstrow: yes">
<TD style="PADDING-RIGHT: 2.25pt; PADDING-LEFT: 2.25pt; PADDING-BOTTOM: 7.5pt; PADDING-TOP: 7.5pt">
2005 ve 2006 yıllarında elde edilen hisse senedi alım-satım kazançlarının vergi karşısındaki durumu<O:P> </O:P></TD></TR>
<TR style="mso-yfti-irow: 1; mso-yfti-lastrow: yes">
<TD style="PADDING-RIGHT: 2.25pt; PADDING-LEFT: 2.25pt; PADDING-BOTTOM: 0.75pt; PADDING-TOP: 0.75pt" colSpan=2>

<?:NAMESPACE PREFIX = ST1 /><ST1:PERS&#079;NNAME ProductID="Mehmet Güneş" w:st="&#111;n"><B style="mso-bidi-font-weight: normal">Mehmet Güneş[/B]</ST1:PERS&#079;NNAME> <B style="mso-bidi-font-weight: normal">/ Öğretim Üyesi-SMMM <O:P></O:P>[/B]


Bilindiği gibi, hisse senetleri sermaye piyasamızdaki yatırım araçlarımızdan bir tanesidir. Kişiler, yatırım amacıyla bir şirketin hisse senedini satın alarak o şirkete ortak olmaktadırlar. Hisse senedini satın alan yatırımcının 2 değişik yatırım alternatifi vardır. Bunlardan bir tanesi, ortak olduğu şirketin elde ettiği kârdan, hissesi oranında kâr payı elde etmektir. Diğeri ise, daha kısa vadeli yatırım alternatifi olan aldığı hisse senedini satarak kazanç elde etmektir. <O:P></O:P>


Yatırımcılar şirketlere ortak olmak için, hisselerini 2 değişik şekilde satın alabilirler. Birincisi; İMKB'de işlem gören ve halka açılmış olan şirketlerin hisselerine satın alarak şirketlere ortak olmak, ikincisi ise, direk şirket ortaklarından bu hisseleri satın almaktır. İkinci durum daha çok halka açık olmayan şirket hisselerinin satın alınması durumunda geçerli olacaktır. <O:P></O:P>


İşte yatırımcıların gerek İMKB'de işlem gören şirketlere ait satın aldıkları hisse senetlerini ve İMKB'de işlem görmeyen şirketlere ait satın aldıkları hisselerini satmaları durumunda bir kazanç veya zarar ortaya çıkacaktır. Burada yatırımcıların kazanç veya zarar etmesi durumunda nasıl bir vergi ödeyeceği önem arz etmektedir. <O:P></O:P>


Bilindiği üzere, 2004 yılında elde edilen kazançlar, gelir vergisi mevzuatımıza göre 2005 yılının Mart ayının 15'inde (sadece bu yıla ilişkin olarak 31 Mart'ta verilmiştir) beyannameler verilmiş ve ilk taksidi mart ayında, ikinci taksidi temmuz ayında olmak üzere 2 eşit taksitte ödenecektir. 2004 yılında elde edilen gelirlerin beyan edilmiş olması sebebiyle açıklamalarımızı 2005 ve 2006 yılında elde edilen gelirlerin nasıl vergilendirilmesi gerektiği yönünde yapacağız. <O:P></O:P>


2005 yılında elde edilen hisse senedi alım-satım kazançları: <O:P></O:P>


Bir yatırımcı, 01.01.2005 ile 31.12.2005 tarihleri arasında, İMKB'de işlem gören hisse senetlerinden satın alırsa ve bu hisse senetlerini 3 aydan fazla elde tuttuktan sonra satarsa, elde edilen alım satım kazançları kesinlikle beyan edilmez (Gelir Vergisi Kanunu Mükerrer Madde 80/1). Örneğin, Ayşe Hanımın 15.02.2005 tarihinde bir hisse senedi satın aldığını düşünelim. Eğer Ayşe Hanım bu hisse senedini 15.05.2005 tarihinden sonraki bir tarihte satarsa isterse 5 milyon YTL gelir elde etsin, 1 YTL bile vergi vermeyecek hatta beyanname bile düzenlemeyecektir. <O:P></O:P>


Ancak 15.02.2005 tarihinde satın aldığı hisse senedini 15.04.2005 tarihinde yani aldığı tarihten itibaren 2 ay sonra satarsa o takdirde beyanname vermesi gerekecektir. Beyanname verirken dikkat etmesi gereken birkaç hususu da burada belirtmekte fayda var. Beyan etmesi gereken bir durum ortaya çıktığında ilk önce aynı hisse senedinden farklı tarihlerde farklı fiyatlardan hisse senedi satın almışsa bu durumda o hisse senetlerinin bir kısmını satarsa, elde ettiği kazanç nasıl hesaplanacaktır. <O:P></O:P>


. Örnek: 15.02.2005 tarihinde XYZ Bankası hisse senedini 13,50 YTL'den 1,000 lot almış; <O:P></O:P>


. 18.02.2005 tarihinde XYZ Bankası hisse senedini 14,00 YTL'den 1.500 lot almış; <O:P></O:P>


. 15.04.2005 tarihinde XYZ Bankası hisse senedini 14,50 YTL'den 1,000 lot satmış olduğunu düşünelim. Bu durumda yatırımcının alım-satım kazancı nasıl hesaplanacaktır. <O:P></O:P>


Burada tamamen yatırımcının tercihine kalmış demektir. Yani yatırımcı 15.04.2005 tarihinde sattığı 1,000 lot hisse senedinin, ilk aldığı (15.02.2005 tarihinde) hisse senetleri olduğunu da ifade edebileceği gibi, ikinci aldığı hisse senetlerini sattığını da beyan edebilir. Bu tamamen yatırımcı olan vergi mükellefinin tercihine bırakılmıştır (232 Seri Nolu Gelir Vergisi Genel Tebliği). <O:P></O:P>


Sonuçta yatırımcı elde ettiği geliri hesapladıktan sonra endeksleme yöntemi kullanılabilir. Endeksleme yapıldıktan sonra, beyana tabi diğer menkul kıymet alım satım kazançları ile birlikte 2004 yılı için 13 milyar TL'yi aşması halinde, sadece 13 milyar TL'yi aşan kısım beyan edilerek vergilendirilecektir. Ayrıca alım-satım kârları, alım-satım zararlarına mahsup edilebilecektir. <O:P></O:P>


İMKB'de işlem görmeyen hisse senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazancın vergilendirilmesi için, iktisap tarihinden başlayarak 1 yıl içerisinde elden çıkarılmış olması gerekmektedir. 1 yıldan sonra elden çıkarılan hisse senetlerinden elde edilen kazançları vergilendirilemez. <O:P></O:P>


Şirketlerin sermaye artırımlarından dolayı bedelsiz olarak elde edilen hisse senetlerinin menkul sermaye iradı olarak beyanı <O:P></O:P>


Kâr yedeklerinin (geçmiş dönem kârı, olağanüstü yedekler, özel fonlar vb.) sermayeye ilavesi nedeniyle çıkarılan bedelsiz hisselerin menkul sermaye iradı olarak beyan edileceği hususu, 231 seri numaralı GVK Genel Tebliği ile açıklanmış ve fakat tebliğin bu hükmü dava konusu yapılmıştır. <O:P></O:P>


Konuyla ilgili olarak Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu'nun verdiği, söz konusu kâr paylarının menkul sermaye iradı olarak beyanının gerekmeyeceği yönündeki bağlayıcı kararından sonra, Maliye Bakanlığı, 243 seri numaralı GVK Genel Tebliği ile, Danıştay'ın bu konudaki kararına uymuş ve kârın sermayeye ilavesi durumunda, gerçek kişilerce elde edilen kâr paylarının, menkul sermaye iradı olarak beyanının gerekmediğini açıklamıştır. <O:P></O:P>


Dolayısıyla; şirketlerin sermaye artırımlarından dolayı bedelsiz olarak elde edilen hisse senetleri beyan edilmeyecektir. <O:P></O:P>


2006 yılında elde edilen hisse senedi alım-satım kazançları: <O:P></O:P>


Bilindiği üzere 25687 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren kanun değişikliği ile, 01.01.2006 tarihinden itibaren menkul kıymet gelirlerinde beyanname verme dönemi sona erecektir. 01.01.2006 tarihinden itibaren uygulanacak olan mevzuat şöyledir: <O:P></O:P>


1- Alış bedeli ile satış bedeli arasındaki fark üzerinden yüzde 15 stopaj (gelir vergisi kesintisi) yapılacaktır. Ancak, yabancı para cinsinden gelirlerde, bu oran Bakanlar Kurulu tarafından yüzde 20'ye kadar artırılabilecektir <O:P></O:P>


2- Tevkifat yükümlülüğü, gelirin sağlanmasına aracılık eden Türkiye'de faaliyette bulunan bankalar ve SPK kapsamında Türkiye'de faaliyette bulunan aracı kurumlar tarafından ve üçer aylık dönemlerde yerine getirilecektir. <O:P></O:P>


Üçer aylık dönemlerde yapılan işlemlerin net sonucu üzerinden hesaplanan vergi işleme aracılık eden aracı kurum tarafından kazançtan kesilerek vergi dairesine bir beyanname ile beyan edilerek ödenecektir. <O:P></O:P>


3- Alış ve satış işlemleri dolayısıyla ödenen komisyonlar, banka ve sigorta muameleleri vergisi ve varsa, önceki dönemlerde aynı tür menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracının alım satımından doğmuş zararlar (takvim yılı aşılmamak üzere), matrahın tespiti sırasında gelirden indirilebilecektir. <O:P></O:P>


4- Kişinin aynı menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası aracından değişik tarihlerde alımlar yapıldıktan sonra bunların bir kısmını elden çıkarması halinde, ilk giren ilk çıkar yöntemi (LİFO) kullanılmak suretiyle, tevkifat matrahının tespitinde dikkate alınacak alış bedeli belirlenecektir. <O:P></O:P>


Örneğin, aynı hisse senedinden, 23.02.2006 tarihinde bir lotu 13,25 YTL'den 1000 lot ve 25.04.2006 tarihinde bir lotu 14,00 YTL'den 2000 lot satın alınmış <O:P></O:P>


ve bu hisse senetlerinin 1500 lotu, 12.07.2006 tarihinde, bir lotu 16,00 YTL'den elden çıkarılmış ise, işlemi yapan banka veya aracı kurum, satışını gerçekleştirdiği 1500 lot hisse senedinin alış bedelini, (1000 x 13,25 YTL) + (500 x 14,00 YTL) = 20.250 YTL olarak hesaplayacak ve bu durumda üzerinden tevkifat yapılacak matrah, 24.000 YTL (1500 x 16,00 YTL) - 20.250 YTL = 3.750 YTL olacaktır. (Hesaplama kolaylığı nedeniyle komisyon ve vergiler ihmal edilmiştir.) 3.750 YTL x %15 = 562,50 YTL stopaj yapacaktır. <O:P></O:P>


5- Tevkifat matrahı, kanunda, alış ve satış bedelleri arasındaki fark olarak tanımlanmış olmakla birlikte, vergileme üçer aylık dönemler itibariyle yapılacağından gerçekte tevkifat yükümlülüğü işlem bazında değil, üçer aylık dönem toplu sonuçlarına göre hesaplanacaktır. Dolayısıyla, üçer aylık dönemlerde bazı işlemlerden kâr bazılarından zarar doğması durumunda, zararların karlara mahsubu mümkün olabilecektir. Ayrıca, aynı türden menkul kıymet veya sermaye piyasası aracının alım satımından doğan zararlar, takvim yılı aşılmamak üzere izleyen üç aylık dönemlerde, tevkifat matrahından indirilebilecektir. Bu bağlamda, örneğin, hisse senedi alım satımından doğan zararların tahvil alım satımından doğan karlara mahsubu mümkün olmayacaktır. <O:P></O:P>


6- Tam mükellef kurumlara ait olan ve iki yıldan fazla süreyle elde tutulan hisse senetlerinin elden çıkarılması, tevkifata tabi olmayacaktır. <O:P></O:P>


7- Yeni vergileme rejimi, ancak 01.01.2006 tarihinden itibaren iktisap edilecek hisse senetlerinin elden çıkarılmasından sağlanan gelirler için geçerli olacaktır. Bu tarihten önce iktisap edilmiş hisse senetlerinden sağlanacak gelirler, 31.12.2005 tarihinde geçerli olan hükümlere tabi olacaktır. Daha açık bir ifade ile, 01.01.2006 tarihinden önce satın alınan hisse senetleri, 2006 yılı ve sonrasında elden çıkarılsa bile, bu kazançlar, GVK'nın geçici 67'nci maddesi hükmüne göre tevkifata tabi olmayacaktır <O:P></O:P>


8- GVK'nın mükerrer 81'inci maddesi hükmü kapsamında, menkul kıymetlerin elden çıkarılmasından sağlanan kazançların beyan edilecek safi tutarının hesaplanması sırasında yapılan endeksleme uygulamasının, 01.01.2006 tarihinden itibaren, üzerinden GVK'nın geçici 67'nci maddesine göre yüzde 15 oranında tevkifat yapılacak gelirler için, yapılması söz konusu olmayacaktır. <O:P></O:P>


Sonuç: <O:P></O:P>


2005 yılında uygulanan beyanname verilmesi uygulaması, 01.01.2006 tarihinden itibaren uygulanmayacak olup, onun yerine yüzde 15 stopaj uygulamasına geçildiği görülmüştür. Ayrıca İMKB'de işlem gören hisse senetlerinden elde edilen kazançlar için uygulanan 3 aylık sınır 01.01.2006 tarihinden itibaren 2 yıla çıkarılmaktadır. <O:P></O:P>


Kanaatimizce 2006 yılındaki uygulamanın en önemli 2 temel sonucu bunlar olacaktır. Zira bu durum gerek yabancı yatırımcıların ve gerekse yerli yatırımcıların, hisse senedine yatırım yapmasını olumsuz yönde etkileyeceğini düşünmekteyiz. <O:P></O:P></TD></TR></T></TABLE>