<h1>Maliye varlık barışında taktik değiştirdi</h1>






Kemal
Abi'nin 'Allah aşkına getirin şu paraları' çağrısına, Maliye Bakanlığı
Müsteşarı Hasan Basri Aktan'ın 'Korkmayın inceleme yok! Paranızı
getirin.' teminatına rağmen ilk varlık barışında hedeflenen başarı
sağlanamamıştı.
Görünen o ki Maliye bu defa işi sıkı tutuyor.
Basına
yansıyan haberlerden Maliye'nin taktik değiştirdiği anlaşılıyor. Kemal
Abi'nin genele yaptığı adeta yakaran çağrısı yerine daha planlı, daha
ciddi bir çalışma yapıldığı gözleniyor. Nokta atışlar yapılıyor. Hatta
aba altından sopa gösteriliyor. Banka hesaplarındaki gizliliğinin
ortadan kalkmasına yönelik gelişmeler tehdit unsuru olarak kullanılıyor.

TOPLANTI VE AFİŞLER
Daha
önceki uygulamada meslek odaları toplantılarında ya da basına verilen
demeçlerde yapılan çağrıların, konuya ilişkin özel toplantılarla ve
afiş bastırılarak yapılmasının öngörülmesi, taktik değişikliği
göstergelerinden sadece biri...

YÜZ BİN MEKTUP
Bastırılan
afiş ve broşürlerin yanı sıra yurt içinde 100 bin kişiye gönderilen
mektupla, vatandaşların varlık barışından yararlanmaları isteniyor.
Mektupta, 'varlık barışından faydalanmalarının menfaatlerine olacağı'na
vurgu yapılıyor.
Mektup gönderilen 100 bin kişinin neye göre
belirlendiğini bilmiyoruz ama rasgele seçilmiş olmasa gerek. Milyonun
üzerindeki Gelir ve Kurumlar Vergisi mükellefi arasından seçilmiş
olmanın yaratacağı psikolojik baskıyı düşünebiliyor musunuz?
Hiçbir sıkıntınız olmasa da yapılan çağrıya uymamanın ne getirip ne götüreceğini kestirmek mümkün değil...

NAYLON FATURA UYARISI
Naylon fatura kullananlara da çağrıda bulunuyor.
Varlık
barışından yararlanarak naylon fatura kullanımının tüm sonuçlarından
kurtulmanın mümkün olup olmadığı tartışmasına girmeden, soruşturmaları
halen devam eden kişi ve kurumlara mealen, 'Eğer geçmişte naylon fatura
kullandıysanız gelin bizimle barışın. Yüzde 5 vergi ödeyerek kurtulun.
Aksi halde yakalarsak onlarca kat fazlasını ödemek zorunda kalacaksın'
dendiğini belirtelim.

TARZ DEĞİŞİKLİĞİNE TAVAN YAPTIRAN AÇIKLAMA
Maliye Bakanı'nın son açıklaması tarz değişikliğine tavan yaptırdı.
Başta
İsviçre olmak üzere yurtdışındaki banka hesaplarının gizliliğinin
ortadan kalkmasına yönelik gelişmeler, varlık barışına katılımı
artırmak için tehdit unsuru olarak kullanılır oldu.
Her fırsatta
varlık barışına katılmaları için mükellefleri uyaran Maliye Bakanı
Mehmet Şimşek'in, 'banka gizliliğinin geride kaldığı, yurtdışındaki
parasını getirmemekte ısrar edenlerin sonucuna katlanacağı ve kanunda
ne yaptırım varsa uygulanacağı'na ilişkin uyarısı! önceki gün
gazetelerde yer aldı.
İsviçre'de parası olana neyin sorulup neyin sorulamayacağını 8 Eylül Salı günkü AKŞAM'da yazdığımız için burada tekrarlamıyoruz.
Dileriz bu çalışmalar ve tehdide varan uyarılar varlık barışına katılımda etkili olur.

Sel açılımı
TRAKYA'DA
başlayıp Marmara Bölgesi'nde devam eden sel baskınını dehşetle izledik.
Merak etmeyin, bir süre sonra unutulur. Her zaman öyle olmadı mı?
Ortaya karışık birkaç magazin 'bombası', gündem değiştirmeye yönelik
bazı demeçler derken unutulur, gider.
Bu filmi sürekli izliyoruz ve
bu kafayla uzun süre izleriz. Altyapıdan sorumlu birimler, mesela
belediyeler sapasağlam kaldırımlar için her yıl milyarlarca lirayı
israf ediyor. Yapılan usulsüzlük, adam kayırma ve yolsuzluk bir tarafa,
şu soru neden sorulamıyor: 'Kardeşim, böyle bir ihtiyaç yok, neden
halkın parasını çarçur ediyorsun?'
Sorunun temelinde, uğramış
olduğumuz ahlaki erozyonla birlikte kamu harcamalarının denetim mantığı
yatıyor. Olayın ahlaki boyutu konumuzun dışında. Kamu harcamalarının
denetimi konusuna gelince...
Harcama denetimi tamamen 'biçimsel'
esaslara göre belirleniyor. Denetim yapılırken şu sorular soruluyor:
'Usule uygun karar alınmış mı, ihalesi yapılmış mı, belgeler ve imzalar
tamam mı?' Yani, öz değil, biçim denetleniyor. Harcanan para, harcama
kararı verenlerin parası değil. Harcamada hakim olan, 'ben yaptım,
oldu' mantığı.
Göreceksiniz, 'Uzun yıllar ortalamasının üzerinde
yağış gerçekleşti, dolayısıyla burada idari bir kusur yok' şeklinde
açıklamalar yapılacak. Vatandaşımız da, 'Hakkat yahu, adamlar doğru
söylüyor' diyecek. Peki, bu yağış sadece bizde mi oluyor? Neden bu tür
manzaralara AB ve gelişmiş ülkelerde rastlanmıyor? Cevap son derece
basit: Bu ülkelerde kamu harcamalarında 'etkinlik denetimi'
uygulanıyor. Ha... bir de, sistemlerinin tüm sömürgeci ve acımasız
yapılarına rağmen, yetkililer gerektiğinde istifa edecek kadar 'onurlu'
davranmayı tercih ediyor. Bizde etkili ve yetkililer için istifa etmek
yerine, 'istifade etmek' daha revaçta...

Ne zaman emekli olurum?
15.11.1963
doğumluyum. 1983-1984 yılları arası askerlik yaptım. SSK giriş tarihim
01.08.1979, prim gün sayısı 436 gün. Bağ-Kur giriş tarihim 07.09.1988.
Hizmet sürem 20 yıl 11 ay 27 gün olup, halen devam etmektedir.
Bağ-Kur'a gittim. Bir memura ne zaman emekli olacağımı sordum. 20 ay
askerlik borçlanmasını yatırırsam 14 ay sonra emekli olacağımı söyledi.
Daha sonra şefine sordum. O ise yeni kanuna göre bana yaş vurduğunu ve
50 yaşında emekli olacağımı söyledi. İki memurun arasında anlaşmazlık
oluştu. Benim de kafam karıştı. Ben ne zaman emekli olurum? Mitat Turan
Askerlik
borçlanması yapmamanız halinde, prim gününüzü 9000 güne (25 tam yıla)
tamamlamak koşuluyla 50 yaşınızı doldurduğunuzda emekliliğe hak
kazanırsınız. Askerlik borçlanması ile bir yaş daha erken emekli
olmanız mümkün. Bunun için askerlik sürenizin tamamını borçlanmanıza da
gerek yok. Yedi ay borçlanmanız yeterli. Bu durumda 49 yaşınızı
dolduracağınız 15.11.2012 tarihinde emekliliğe hak kazanıyorsunuz. Bu
tarihe kadar 25 yıllık prim ödeme süreniz de dolmuş oluyor.

AKLINIZDA BULUNSUN
Kamulaştırma
bedelinin tespitinde bilirkişi Arsa niteliğindeki taşınmazın
kamulaştırma bedelinin tespiti için oluşturulacak bilirkişi heyetinde
inşaat mühendisleri veya mimarların bulunması gerekir.

GÜNÜN SÖZÜ
'Biz
cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz.
Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en
büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati
gören gerçek alimler çıkabilir.'
M. Kemal ATATÜRK




Metin Taş - Sezgin özcan / Akşam