T.C.<?: prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-comfficeffice" />
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)

Sayı : B.07.1.GİB.4.99.16.01/01/MUK-42 10.10.2007/20119

Konu: Satın alınan ve KDV dahil bedel
üzerinden muhasebeleştirilen gider
malzemelerinin kısmen veya tamamen
iadesi durumunda anlaşmalı matbaaya
fatura bastırılıp bastırılmayacağı ile düzenlenen
faturada KDV kısmının nasıl gösterileceği.



…………………………………..

İlgi: …/…/2007 tarih ve ….. sayılı dilekçeniz.


İlgide kayıtlı dilekçeniz ile sigortacılık sektöründe faaliyet gösteren firmanızın KDV mükellefiyeti bulunmadığı, bu sebeple satın aldığınız gider malzemelerini KDV dahil tutar üzerinden kayıtlarınıza intikal ettirdiğiniz belirtilerek; söz konusu gider malzemelerini kısmen yada tamamen iade etmeniz durumunda, anlaşmalı matbaaya fatura bastırılıp bastırılmayacağı ile düzenlenen faturada KDV kısmının nasıl düzenleneceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

Bilindiği üzere, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3’üncü maddesinde, “…………...Vergi kanunları lafzı ve ruhu ile hüküm ifade eder. Lafzın açık olmadığı hallerde vergi kanunlarının hükümleri, konuluşundaki maksat, hükümlerin kanunun yapısındaki yeri ve diğer maddelerle olan bağlantısı gözönünde tutularak uygulanır.” şeklinde hüküm yer almaktadır.

Belge düzenine ilişkin hükümler anılan Kanunun 227-242’inci maddeleri arasında düzenlenmiş olup; 227’inci maddede, “Bu kanunda aksine hüküm olmadıkça, bu kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir.”

“Faturanın tarifi” başlıklı 229’uncu maddesinde ise, fatura; satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika şeklinde tanımlanmakta; Yine aynı Kanunun 231/5’inci maddesinde, “Fatura malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlemeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır.” hükümleri yer almaktadır.



Öte yandan, 3065 Sayılı KDV Kanunu’nun 35’inci maddesinde, “Malların iade edilmesi, işlemin gerçekleşmemesi, işlemden vazgeçilmesi veya sair sebeplerle matrahta değişiklik vuku bulduğu hallerde, vergiye tabi işlemleri yapmış olan mükellef bunlar için borçlandığı vergiyi; bu işlemlere muhatap olan mükellef ise indirme hakkı bulunan vergiyi değişikliğin mahiyetine uygun şekilde ve değişikliğin vuku bulduğu dönem içinde düzeltir. Şu kadar ki, iade olunan malların fiilen işletmeye girmiş olması ve bu girişin defter kayıtları ile beyannamede gösterilmesi şarttır.”hükmü yer almaktadır.

Ancak, yukarıda bahsi geçen açıklamalara paralel olarak Vergi Usul Kanunu’nda mal iadelerinde düzenlenecek özel bir belgeye yer verilmemiştir. Bu nedenle satılan mallar için düzenlenen fatura veya benzeri belgeler için, ticaret ve vergi hukuku hükümleri kapsamında genel uygulamaya göre işlem yapılması gerekmektedir.

<?: prefix = v ns = "urn:schemas-microsoft-com:vml" /></v:stroke></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:ulas></vath><o:lock v:ext="edit" aspectratio="t"></o:lock></v:shape><a href="https://www.gib.gov.tr/clear.gif" target="_blank"></v:></v:shape> Diğer taraftan, 6802 Sayılı Gider Vergileri Kanunu’nun 28. maddesinde; “Banka ve sigorta şirketlerinin 10.06.1985 tarihli ve 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu’na göre yaptıkları işlemler hariç olmak üzere, her ne şekilde olursa olsun, nakden veya hesaben aldıkları paralar banka ve sigorta muameleleri vergisine tabidir.”hükmü yer almaktadır.

3065 Sayılı KDV Kanunu’nun 17/4-e maddesinde ise Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi kapsamına giren işlemler ve tali acenteler dahil sigorta, acente ve prodüktörlerinin sigorta muamelelerine ilişkin işlemleri ile Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 7. maddesinin (24) numaralı bendinde belirtilen kurumların kredi teminatı sağlama işlemlerinin katma değer vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmıştır.

Bu açıklamalar uyarınca şirketiniz faaliyetleri dolayısıyla Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi mükellefi olup, Katma Değer Vergisinden müstesna olacağından, mükellefiyet tesisi gerekmeyecek, demirbaş alımlarında veya diğer giderlerde yüklenilen vergiler indirim konusu yapılamayacağından, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarının izin verdiği ölçüde gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınacaktır.

Öte yandan, Vergi Usul Kanununun 234’üncü maddesinde; “Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle, defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin;

1-…
2-…
3-Vergiden muaf esnafa;

Yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia için tanzim edip işi yapana veya emtiayı satana imza ettirecekleri gider pusulası vergiden muaf esnaf tarafından verilmiş fatura hükmündedir. Bu belge birinci ve ikinci sınıf tüccarların, zati eşyalarını satan kimselerden satın aldıkları, altın mücevher gibi kıymetli eşya için de tanzim edilir.” hükmü yer almıştır.

54 Seri No.lu KDV Genel Tebliği’nin B/1 bölümünde tüketiciler tarafından satın alınan malların çeşitli nedenlerle iade edildiği durumlarda satıcılar tarafından iade edilen mal nedeniyle gider pusulası düzenleyeceği ve tüketiciden iade edilen mala ait belgenin geri alınacağı açıklanmıştır.

Gider pusulası kazancı götürü usulde tespit edilen tüccar veya serbest meslek erbabı vergiden muaf olan esnaf yahut vergi mükellefiyeti bulunmayan mükelleflerden alınan mallar veya bunlara yapılan hizmetler için düzenlenmektedir.

Söz konusu gider pusulasını imzalayan mükellefler, gerçek usulde KDV mükellefi değildirler ve yapmış oldukları işlemler KDV’den istisna edilmiştir. Bu nedenle, gider pusulası ile belgelendirilen işlemler için KDV hesaplanması ve bu belgeye dayanarak KDV indirimi yapılması mümkün değildir.

Ancak, gider pusulası, KDV mükellefi olmayan müşterinin iade ettiği mal için düzenlenmişse, bu pusulada KDV ayrıca gösterileceğinden, Gelir Vergisi Tevkifatı hesaplanmayacak ve söz konusu gider pusulasına dayalı olarak indirim yapılabilecektir.

Bu hüküm ve açıklamalara çerçevesinde, gerçek usulde KDV mükellefi bulunmayan şirketiniz tarafından tamamen veya kısmen iade edilmesine karar verilen gider malzemelerinin, satıcı firma tarafından düzenlenecek gider pusulası ile iade edilmesi mümkün olup, söz konusu iade işleminin belgelendirilmesi için ayrıca fatura bastırılması gerekmemektedir.

Bununla birlikte, satıcı firma tarafından söz konusu satış işleminin düzeltilmesi amacıyla düzenlenen gider pusulasında, teslim veya hizmetin gerçekleşmediğinin ayrıca belirtilmesi, iade edilen bedelin katma değer vergisinin satış bedelinden ayrı gösterilmesi daha önce düzenlenen belgenin (fatura, ödeme kaydedici cihaz fişi v.b.) gider makbuzuna eklenmesi veya tarih/sayısının düzenlenen bu belge üzerinde ayrıca gösterilmesi halinde gider makbuzunda yer alan KDV, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 35. maddesinde açıklanan esaslar doğrultusunda indirim konusu yapılarak işlem düzeltilecektir.

Diğer taraftan, iki örnek olarak düzenlenerek bir örneği şirketinize verilecek olan gider pusulasının muhasebe kayıtlarına intikal ettirilmesi suretiyle, şirketinizce de gerekli düzeltme işleminin yapılacağı tabiidir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.