<B style="mso-bidi-font-weight: normal">DÜNYA<?:NAMESPACE PREFIX = O /><O:P> </O:P>[/B]
<B style="mso-bidi-font-weight: normal">01.07.2005, CUMA<O:P> </O:P>[/B]
<TABLE =Ms&#111;normalTable style="WIDTH: 100%; mso-cellspacing: 2.2pt; mso-padding-alt: 0cm 0cm 0cm 0cm" cellSpacing=3 cellPadding=0 width="100%">
<T>
<TR style="mso-yfti-irow: 0; mso-yfti-firstrow: yes">
<TD style="PADDING-RIGHT: 2.25pt; PADDING-LEFT: 2.25pt; PADDING-BOTTOM: 7.5pt; PADDING-TOP: 7.5pt">
2006 yılında hisse senedi satış kazançlarının vergilendirilmesi<O:P> </O:P></TD></TR>
<TR style="mso-yfti-irow: 1; mso-yfti-lastrow: yes">
<TD style="PADDING-RIGHT: 2.25pt; PADDING-LEFT: 2.25pt; PADDING-BOTTOM: 0.75pt; PADDING-TOP: 0.75pt" colSpan=2>
<B style="mso-bidi-font-weight: normal">Dr. A. Bumin Doğrusöz <O:P></O:P>[/B]


Geçen yazımızda anonim şirketlerin hisse senedi alım-satımlarından elde edilecek kazançlara uygulanacak vergilendirme hükümlerini irdeleyerek aktarmış, ancak bu aktardıklarımızın 2005 yılı için geçerli olduklarını, 2006 ve sonrasında uygulanacak düzenlemelerin ise farklı olduğunu belirtmiştik. <O:P></O:P>


Menkul kıymet vergilemesinde 1.1.2006-31.12.2015 tarihine kadar uygulanacak kurallar, Gelir Vergisi Kanunu'na 30.12.2004 tarih ve 5228 sayılı kanunla eklenen geçici 67. maddede düzenlenmiştir. <O:P></O:P>


Bu düzenlemeye göre bankalar ve aracı kurumlar takvim yılının üçer aylık dönemleri itibarıyla; <O:P></O:P>


a) Alım-satımına aracılık ettikleri menkul kıymetler ile diğer sermaye piyasası araçlarının alış ve satış bedelleri arasındaki fark, <O:P></O:P>


b) Alımına aracılık ettikleri menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası araçlarının itfası halinde alış bedeli ile itfa bedeli arasındaki fark, <O:P></O:P>


c) Menkul kıymetlerin veya diğer sermaye piyasası araçlarının tahsiline aracılık ettikleri dönemsel getirileri (herhangi bir menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracına bağlı olmayan), <O:P></O:P>


üzerinden yüzde 15 oranında vergi tevkifatı yapmakla yükümlü tutulmuşlardır. <O:P></O:P>


Bu nedenle, 1.1.2006 sonrasında hisse senedi satış kazançları, tamamıyla yıllık beyanname dışında kalacak, her hangi bir istisna (örneğin 2005 yılı için geçerli 13 milyar TL-13.000 YTL tutarındaki istisna da) söz konusu olmayacak ve tamamı stopaj yolu ile vergilendirilecektir. <O:P></O:P>


Aynı menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası aracından değişik tarihlerde alımlar yapıldıktan sonra bunların bir kısmının elden çıkarılması halinde, ilk giren ilk çıkar yöntemi kullanılmak suretiyle, stopaj matrahının tespitinde dikkate alınacak alış bedeli belirlenecektir. Bir menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası aracının alımından önce elden çıkarılması halinde, elden çıkarılmak tarihinden sonra yapılan ilk alım işlemi esas alınarak üzerinden stopaj yapılacak tutar tespit edilecektir. Alış ve satış işlemleri dolayısıyla ödenen komisyonlar ile banka ve sigorta muameleleri vergisi stopaj matrahının tespitinde dikkate alınacaktır. <O:P></O:P>


Yasa maddesinde, üç aylık dönem içerisinde aynı türden menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracı ile ilgili olarak birden fazla alım-satım işlemi yapılması halinde stopajın gerçekleştirilmesinde bu işlemlerin tek bir işlem olarak dikkate alınacağı hükme bağlanmıştır. Aynı türden menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracı alım-satımından doğan zararlar takvim yılı aşılmamak kaydıyla izleyen dönemlerin stopaj matrahından mahsup edilecektir. <O:P></O:P>


Eski düzenlemeye nazaran önemli yenilik, bu mahsupta "aynı türden olma" koşulunun aranmamasıdır. Dolayısıyla, hisse senedi satış kazancı sağlayan kişinin stopaj matrahının tespitinde, örneğin Hazine bonosu satışlarından zarar etmesi halinde, bu zararın dikkate alınabilecek olmasıdır. Ancak işlemlerini farklı banka veya aracı kurumlarda gerçekleştirenler için, bu hususun nasıl gerçekleşeceği belirsizdir. Menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası aracı sahibinin, bu kıymetleri başka bir banka veya aracı kuruma aktarması halinde, söz konusu menkul kıymetlerin alış bedeli ve alış tarihi aktarma yapılan kuruma bildirilecek, aktarmanın başka bir kişi veya kurum adına yapılması halinde, alış bedeli ve alış tarihinin ilgili banka veya aracı kuruma bildirilmesinin yanı sıra işlem Maliye Bakanlığı'na da bildirilecektir. Bu bildirimler, başka bir kişi veya kurum adına naklin aynı banka veya aracı kurumun bünyesinde gerçekleştirilmesi veya kıymetin sahibi tarafından fiziken teslim alınması halinde de yapılacaktır. Menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası aracının fiziken bir banka veya aracı kuruma teslim edilmesi halinde alış bedeli olarak, tevsik edilmesi kaydıyla, kıymet sahibinin beyanı esas alınacaktır. <O:P></O:P>


Bu arada, gelir sahibinin gerçek veya tüzel kişi ya da dar veya tam mükellef olması, vergi mükellefiyeti bulunup bulunmaması, vergiden muaf olup olmaması ve elde edilen kazancın vergiden istisna olup olmaması, stopaj uygulaması açısından önem taşımamaktadır. <O:P></O:P>


Buraya kadar aktardığımız düzenlemelerin, uygulama sorunları ve sıkıntıları dolayısıyla pek başarılı olacağını zannetmiyoruz. <O:P></O:P>


Gelir Vergisi Kanunu'na eklenen irdelediğimiz maddenin yürürlüğe girmesinden önce, yani 1.1.2006 tarihinden önce iktisap edilmiş olan menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından veya elde tutulma sürecinde elde edilen gelirler stopaj uygulaması yapılmayacaktır. Bu gelirlerin vergilendirilmesinde 31.12.2005 tarihi itibariyle geçerli olan ve geçen hafta aktardığımız hükümler uygulanacaktır. <O:P></O:P>


Kapalı, veya bir başka deyişle aile tipi anonim şirketlerin hisse senetlerinin satışlarından doğan kazançların vergilendirilmesinde ise halen geçerli olan ve geçen hafta aktardığımız kurallar iki farklılıkla uygulanmaya devam olunacaktır. Bu farklılıklardan birincisi, elde tutma süresi ile ilgilidir. Bilindiği gibi, anonim şirketlerin hisse senetlerinin iktisap tarihinden itibaren bir yıl geçtikten sonra elden çıkartılması halinde, sağlanan kazanç vergi dışı kalmaktadır. Bu süre 1.1.2006 tarihinden itibaren iki yıla çıkmaktadır. İkinci olarak, elde çıkartılma kazancının tespitinde, kazancı enflasyondan arındırmak amacı ile maliyet bedelinin TEFE endeksine göre revize edilmesi uygulaması, TEFE'deki artışın yüzde 10'u aşması koşuluna bağlanmaktadır. <O:P></O:P></TD></TR></T></TABLE>
<O:P></O:P>