Sayfa 1 Toplam 2 Sayfadan 12 SonuncuSonuncu
Toplam 14 adet sonuctan sayfa basi 1 ile 10 arasi kadar sonuc gösteriliyor

Konu: HATAY GRUBU

  1. #1
    Yeni Üye
    Üyelik tarihi
    14.Mart.2005
    Nereden
    Turkey
    Mesajlar
    19
    Daha öncedende dediğim gibi muhasebecilerle ilgili her haksızlığa karşı sizi canı gönülden desdekliyorum. HATAY.dan S.M. Metin Alkan. Üye No:512
    Saygılarımla.
    MALKAN

  2. #2
    Üye
    Üyelik tarihi
    17.Kasım.2007
    Nereden
    Hatay
    Mesajlar
    38
    Hatay'dan SMMM GÜL ORUC,gull_orc@hotmail.com HATAY SMMMO1040 sicil numaralı üyesi olarak CEZALAR İÇİN BİR GİRİŞİM'i destekliyor ve ilimde üzerime düşeni yapmaya çalışacağımı kabul ediyorum. Edited by: gülüm

  3. #3
    Yeni Üye
    Üyelik tarihi
    03.Ocak.2009
    Mesajlar
    2


    sayın mustafa Gülşen yeni üyeniz olarak "CEZALAR İÇİN BİR GİRİŞİM"i destekliyor ve bana düşen görevi yapmaya çalışacağımı kabul ediyorum. Muhasebeciler için yapılan bütün haksızlıkların elimden geldiğince karşısında olacağım.
    ERCANKA

  4. #4
    Yeni Üye
    Üyelik tarihi
    08.Ocak.2009
    Nereden
    HATAY
    Mesajlar
    5
    CEZALAR İÇİN BİR GİRİŞİM i destekliyorum

  5. #5
    Müdavim Üye Talat DELİ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    07.Ekim.2008
    Nereden
    HATAY
    Mesajlar
    1,474


    CEZALAR İÇİN GİRİŞİMİ DESTEKLİYORUM. ŞAHSIMA DÜŞENİ YAPMAYA HAZIRIM. Teşekkür ederim. Talat Deli.
    DEĞERİNİ BİL:
    *Boş zamanın, *Sağlığın,*Gençliğin,*Sahip olduklarının,*Hayatın değerini bil!

  6. #6
    Kıdemli Üye
    Üyelik tarihi
    27.Kasım.2008
    Nereden
    HATAY
    Mesajlar
    199


    Bu girişimi gönülden destekliyorum.
    Ekonomiyi kurtaracak formül diye ortayaatılan demek ki iş dünyasına ve yıllardır bu mesleğin çilesini çeken biz meslek mensuplarına yüklenecek cezalarmış. Ülkemiz Cezalar Cumhuriyetine döndü. Belli ki, vergiyi adaletli toplamayı beceremeyenler, cezalarla durumu kurtarmaya çalışıyor. İktisatta "Koruyucu Devlet" ilkesinin yerini " Cezalandırıcı E-Devlet" almış bulunuyor. Yani beyanname göndermeme cezası değil, interneti kullanmama cezası kesiliyor. Bu cezalar da astronomik rakamlar olarak karşımıza çıkıyor. Ne hazin... Yazık, çok yazık. En hazin olanı da bu icraatları,isminin başındaAdalet olan iktidardaki partinin icraatı olarak görmek.

    A.LATİF BOZKURTEdited by: ALATIF

  7. #7
    Kıdemli Üye
    Üyelik tarihi
    27.Kasım.2008
    Nereden
    HATAY
    Mesajlar
    199


    Değerli forumdaşlar,
    VUK Mük.355 in kaldırılması ile ilgili derlediğim şikayetname tarzındaki bir yazıyı sizlerlepaylaşmak istedim. Ben bu yazıyı başbakanlığın mail adresi olan
    bimer@basbakanlik.gov.tr.
    adresine yolladım. Sizler de bu yazının altına isminiziekleyipyukarıdaki adrese yollayarakbu mücadeleye destek olabilirsiniz.

    Yazının örneğini aşağıya alıyorum:




    <B style="mso-bidi-font-weight: normal">213 SAYILI VUK.NUN 355.MADDESİNE GÖRE CEZA UYGULAMASINA YÖNELİK ŞİKEYATNAMEDİR.<?: prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-comfficeffice" /><O:P></O:P>[/B]

    Sayın Başbakanım,
    Hem SGK kaynaklı İdari Para Cezaları hem de VUK.mükerrer 355’e göre kesilen astronomik cezalar, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik mesleğini icra etmekte olan biz meslek mensuplarının yapmakta olduğu işleri işkenceye çevirmeye devam etmektedir.
    <O:P></O:P>
    Bilindiği gibi, beyannamelerin elektronik ortamda gönderilmesi ile ilgili uygulama öncelikli olarak 340 sayılı VUK Genel tebliği ile başladı. Amaç da tebliğde belirtildiği gibi:

    “Bu Tebliğle getirilen elektronik beyanname düzenlemesinin amacı, mükelleflerin vergilendirmeye ilişkin ödevlerini yerine getirmede, gelişen bilgi işlem teknolojilerinden yararlanmak, vergi beyannameleri ile bildirim ve eklerinin kolay, hızlı, ekonomik ve güvenilir bir şekilde idareye intikalini sağlamak, vergi beyannamelerinin doldurulmasındaki hataları en aza indirerek mükellef mağduriyetini önlemek, vergi dairesinin beyanname kabul, tarh, tahakkuk ve tahsilat işlemlerini azaltarak iş ve işlemlerini kolaylaştırmak ve diğer alanlarda mükellefe daha iyi hizmet vermesini sağlamaktır .
    <O:P></O:P>
    Bu tebliğde (e-beyan) mecburiyetinden söz edilmemekle beraber, bir başlangıç yapılarak beyannamelerin internet ortamından gönderilmesi ile ilgili şekil ve şartların açıklamalarına yer verilmişti.
    Daha sonra 346 sıra nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile (e-beyan) mecburiyeti kısmî olarak devreye girdi ve ilk olarak :
    a) Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi,
    b) Kurumlar Vergisi Beyannamesi,
    c) Geçici Vergi Beyannamesi,
    d) Özel Tüketim Vergisi Beyannamesi (2/a beyannamesi hariç),
    e) Özel İletişim Vergisi Beyannamesi,
    f) Şans Oyunları Vergisi Beyannamesi.
    <O:P></O:P>
    (e-beyanname) ile gönderilmesi mecburiyeti kapsamına alındı.
    <O:P></O:P>
    İşte bu aşamada tebliğin 3.Bendinin son paragrafında VUK.nun mükerrer 355.maddesine istinad edilerek ceza uygulaması başlatılmıştır.
    <O:P></O:P>
    Daha sonra 376 nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile e-beyannme bütün beyanlar için mecburî hale getirildi. Tarih: 18.10.2007
    <O:P></O:P>
    Bu tebliğden sonra zamanında verilemeyen her beyannameye hem 352. maddeye göre hem de mükerrer 355. maddeye göre cezalar kesildi.
    <O:P></O:P>
    352 maddeye göre kesilen ceza: <B style="mso-bidi-font-weight: normal">Beyannameyi geç verme cezası,[/B]
    Mükerrer 355. maddeye göre kesilen ceza: <B style="mso-bidi-font-weight: normal">İnterneti kullanmama cezası.[/B]
    <O:P></O:P>
    İnterneti kullanmadığı için mükellefine ceza kesen bir hukuk devleti dünyanın başka bir yerinde var mıdır? Doğrusu merak ediyoruz.
    <O:P></O:P>
    V.U.K. nun 170. Maddesinde:
    “ Yazılı bildirmelerin posta ile taahhütlü olarak gönderilmesi caizdir. Bu takdirde bildirmenin postaya verildiği tarih vergi dairesine verilme tarihi yerine geçer. <B style="mso-bidi-font-weight: normal">Bu maddenin hükümleri vergi beyannameleri hakkında da cari olur.[/B] “
    <O:P></O:P>
    şeklinde kanuni bir hüküm mevcut iken, çıkarılan tebliğlerle kanundan doğan bir hakkı ortadan kaldırmak hukuki midir?
    <O:P></O:P>
    170.maddeye rağmen artık internet ortamını kullanmaktan başka bir yöntemle beyanname vermek zaten mümkün olmadığı halde (zira internetten gönderilme mecburiyeti getirilen beyannameler kağıt ortamında verilse dahi, vergi dairelerince işlem yapılmamaktadır) sanki kağıt ortamında beyanname verme imkanı varmış gibi VUK.Mükerrer 355.maddeye göre internet ortamından beyanname göndermemek suçunun (!) gerekçesi olarak ceza kesmek adil midir? Doğrusu bunu da merak ediyoruz.
    <O:P></O:P>
    Son duruma göre tüm beyannameler için söz konusu ceza halen işler vaziyettedir.
    <O:P></O:P>
    5904 sayılı kanun ile yapılan değişiklikler öncesinde bu cezalara ilişkin açılan davalar büyük çoğunlukla idare aleyhine sonuçlanmaktaydı. Ancak hükümetiniz vatandaş lehine bir düzenleme yapacağı yerde küçük bir makyajla cezada bir miktar indirime giderek asıl VUK.352. maddeye göre kesmesi gereken küçük cezadan vazgeçip yüksek rakımlı mükerrer 355.madde cezasında ısrar etmeyi yeğlemiştir.
    <O:P></O:P>
    Sayın başbakanım,
    <O:P></O:P>
    213 sayılı VUK ‘nun 3 üncü maddesinde “ Vergi kanunları lafzı ve ruhu ile hüküm ifade eder. Lafzın açık olmadığı hallerde vergi kanunlarının hükümleri, konuluşundaki maksat, hükümlerin kanunun yapısındaki yeri ve diğer maddelerle olan bağlantısı göz önünde tutularak uygulanır. “ denilmiştir.
    <O:P></O:P>
    213 sayılı VUK’un 351 inci maddesinde Usulsüzlük suçu “... vergi kanunlarının şekle ve usule müteallik hükümlerine riayet edilmemesi” olarak tanımlanmıştır. Bu nedenle “ Vergi ve harç beyannamelerinin süresinde verilmemiş olması “ VUK 352 inci maddesinde 1.derece Usulsüzlük sayılmıştır.
    <O:P></O:P>
    213 sayılı VUK ‘un 170, 351 ve 352 inci maddeleri halen yürürlükte bulunduğu halde, VUK Mük.227 inci maddesine dayandırılarak sırf şekli bir formalitenin (vergi beyannamesinin elektronik ortamda verilme zorunluluğunun) yerine getirilmemesi nedeniyle VUK Mük.355 inci maddeye göre ceza uygulaması yasal olmadığı gibi hukuka da uygun değildir.
    <O:P></O:P>
    Süresinde beyanname vermeme VUK’ un 352-I bendinde suç olarak tanımlanmış ve aynı kanunun 30, 341 ve 344 üncü maddeleri gereğince resen tarh nedeni sayılmıştır.
    <O:P></O:P>
    213 sayılı VUK’ un 3 üncü maddesi gereğince “süresinde beyanname vermeme” eyleminden dolayı aynı kanunun 30.,341.,344 ve 352 inci maddelerinde belirtilen hükümler dairesinde işlem yapılması gerekmekte iken aynı eyleme VUK Mük.355 inci maddesinin uygulanması Vergi Usul Kanunun özüne ve ruhuna aykırıdır.
    <O:P></O:P>
    5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’un Genel Hükümler bölümü, Temel İlkeler, Tanımlar ve Uygulama Alanı bölüm başlığı altındaki 5 inci maddesinde ; “Bu Kanunun genel hükümleri, özel ceza kanunları ve ceza içeren kanunlardaki suçlar hakkında da uygulanır.” denilmiştir. Aynı kanunun (TCK) 7 inci maddesinde ; “ <B style="mso-bidi-font-weight: normal">Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.[/B]” denilmektedir.. Bu halde olaya, gerek VUK ve gerekse TCK 7/2 maddesi gereğince “failin lehine olan kanun hükmü” yani VUK 352-1 maddesinin uygulanması gerekmez mi?
    <O:P></O:P>
    Ancak hükümetiniz çıkarmış olduğu 5904 sayılı kanunla küçük miktarda olan 352.madde cezasından vazgeçerek büyük miktarda olan mükerrer 355.madde cezasını uygulamaya devam etmektedir.
    <O:P></O:P>
    Usul ile ilgili şekli bir işlemden dolayı ödenmesi mümkün olmayan bu derece yüksek cezaları hiçbir mükellef hak etmemektedir. Kaldı ki kesilen cezaların çoğunun, mükelleflerin işlerini yapmakta olan Muhasebeci ve Mali Müşavirlerin üzerinde kaldığını, bu yüzden kamu hizmeti yapmakta olan meslek mensuplarının bu cezalar karşısında katlandıkları yüksek risk sebebi ile, yaptığı işlerin nasıl bir işkenceye dönüştüğünü söylemeye gerek var mı?

    <B style="mso-bidi-font-weight: normal">TALEBİMİZ:<O:P></O:P>[/B]
    Yukarıda belirtilen kanuni hükümlerden anlaşılacağı üzere mükellefler ve onların işlerini yapmakta olan Muhasebeci ve Mali Müşavirlere yüksek risk oluşturan ve bıktırıcı hale gelen astronomik cezaların doğurduğu haksızlıkların giderilmesi için:
    <O:P></O:P>
    1) VUK.nun mükerrer 355.maddeye göre ceza uygulamasından vazgeçilmesi ve aynı kanunun 352.maddesine göre ceza uygulamasına dönülmesi,
    <O:P></O:P>
    2) 5510 sayılı SGK kanununda uygulanan İdari Para Cezalarında indirime gidilmesi
    ayrıca bu kanuna VUK.na benzer şekilde pişmanlık hükümleri konulması sureti ile kurum ile mükellef arasındaki uyuşmazlıkların daha kolay çözüme kavuşturulması,
    <O:P></O:P>
    için gereğinin bir an önce yapılması arz ve talebimizdir.
    <O:P></O:P>
    <B style="mso-bidi-font-weight: normal">Saygılarımla,<O:P></O:P>[/B]
    <O:P></O:P>
    Tüm meslektaşlarım adına<B style="mso-bidi-font-weight: normal">Abdullatif Bozkurt -SMMM[/B]Edited by: ALATIF

  8. #8
    Kıdemli Üye
    Üyelik tarihi
    04.Kasım.2008
    Mesajlar
    156
    ARKADAŞLAR GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BA BS FORMU İLE İLGİLİ TASARI ÇALIŞMASI YAPMIŞ VE TASARI HAKKINDA GÖRÜŞLERİMİZ İÇİN hozbakir@gelirler.gov.tr mail adresi vermişler bu konudaki görüşlerimizi hepbirlikte bu maile gönderirsek daha fazla sesimizi duyururuz kanaatindeyim hayılı işler

  9. #9
    Kıdemli Üye
    Üyelik tarihi
    04.Kasım.2008
    Mesajlar
    156
    ARKADAŞLAR GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BA BS FORMU İLE İLGİLİ TASARI ÇALIŞMASI YAPMIŞ VE TASARI HAKKINDA GÖRÜŞLERİMİZ İÇİN hozbakir@gelirler.gov.tr mail adresi vermişler bu konudaki görüşlerimizi hepbirlikte bu maile gönderirsek daha fazla sesimizi duyururuz kanaatindeyim hayılı işler

  10. #10
    Kıdemli Üye
    Üyelik tarihi
    27.Kasım.2008
    Nereden
    HATAY
    Mesajlar
    199
    GİB'na ben de görüşlerimi yazdım. Bu görüşlerimi sizlerle paylaşmak istedim.


    Gelir İdaresi Başkanlığınızın Web sayfasında yayımlamış olduğu VUK Genel Tebliği taslağı ile Ba - Bs formlarının verilme sürelerinde ve limitlerinde değişiklik yapılacağı açıklanmaktadır. <?: prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-comfficeffice" /><?: PREFIX = O /><O:P></O:P>
    <O:P></O:P>
    <B style="mso-bidi-font-weight: normal">Genel Tebliğ Taslağı hakkındaki görüşüm aşağıdadır:<O:P></O:P>[/B]
    <O:P></O:P>
    1) Belirlenen hadlerin altında kalan alış ve satış bedellerinin bildirildiği, "Diğer Mal ve Hizmet Bedeli Toplamı" (Tablo III) bölümü Ba-Bs bildirim formlarından çıkartılmışolması yerinde bir düzenleme olmuştur.<O:P></O:P>
    <B style="mso-bidi-font-weight: normal">2)[/B] Bildirimlerin verilme sürelerinin “ müteakip ayın 28’i ” yerine “ müteakip ayın son günü saat 24:00’e kadar ” olması daha yerinde bir uygulama olacaktır. <O:P></O:P>
    Böylece tebliğ taslağının “ 4- DİĞER HUSUSLAR ” kısmındaki :<O:P></O:P>
    4.1. Mükellefiyetin terki halinde, bildirim formları işin bırakıldığı tarihi izleyen ayın son günü akşamına kadar verilmek zorundadır. Bu bildirimler; kullanıcı kodu, parola ve şifre almış mükelleflerce veya 3568 sayılı Kanuna istinaden yetki almış meslek mensuplarınca verilecektir. “ <O:P></O:P>
    Açıklamasının da bulunması gerekmeyecektir.<O:P></O:P>
    <B style="mso-bidi-font-weight: normal">3)[/B] Taslağın “3.2. Düzeltme İşlemleri ve Düzeltmede Cezai İşlemler :” başlıklı bölümünde yer alan <O:P></O:P>
    “Bildirimlerin verilme zamanı içerisinde yapılan düzeltmelerde herhangi bir ceza uygulanmayacak olup; verilme zamanından sonra yapılan düzeltmelerde ise, düzeltilen her bir form için ayrı ayrı olmak üzere Vergi Usul Kanununun mükerrer 355 inci maddesi hükmü uyarınca özel usulsüzlük cezası kesilecektir. “ <O:P></O:P>
    şeklindeki açıklamada yer alan düzeltmelere uygulanması düşünülen VUK.mükerrer 355.madde cezası, yerinde bir düzenleme değildir.<O:P></O:P>
    Bunun yerine diğer beyannamelerde olduğu gibi düzeltme hakkının mükelleflere ceza uygulamaksızın kullandırılması, yerinde bir düzenleme olacaktır. Bu nedenle yukarıda yer alan ifadenin şu şekilde değiştirilmesi daha yerinde bir düzenleme olacaktır.<O:P></O:P>
    <B style="mso-bidi-font-weight: normal">“Diğer vergi beyannamelerinde olduğu gibi, BA ve BS bildirimleriyle ilgili yapılan düzeltmelerde herhangi bir ceza uygulanmayacaktır.”<O:P></O:P>[/B]
    <B style="mso-bidi-font-weight: normal">4)[/B] Bildirimlerin hadlerinin 5.000,-TL. ye çekilmesi, zaten iş yükü iyice ağırlaşan SMMM’leri bu konuda oldukça zorlayacak, işleri içinden çıkılmaz bir hale sokacaktır. Bunun yanı sıra, hatalı işlemlerin artması da kaçınılmaz olacaktır. <O:P></O:P>
    Bu nedenle bildirim hadlerinin mevcut rakamlarının her yıl enflasyon oranında arttırılarak belirlenmesi, yerinde bir uygulama olacaktır. <O:P></O:P>
    <B style="mso-bidi-font-weight: normal">Saygılarımla,[/B]<O:P></O:P>
    <O:P></O:P>
    <B style="mso-bidi-font-weight: normal">SMMM- Abdullatif Bozkurt[/B]Edited by: ALATIF

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •