MALİYE BAKANLIĞI MUKTEZASI

Gelir İdaresi Başkanlığı<?: prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-comfficeffice" />

Tarih : 02.06.2008
Sayı : KDV.MUK.B.07.1.GİB.4.34.17.01.17/4916
Konusu : Kiralanan ikametgahın bir kısmının işyeri olarak kullanılması halinde kira, doğalgaz, elektrik, su, apartman aidatı vb. giderlerin GV. ve KDV. karşısındaki durumu Hk.
Muktezanın Özeti: İlgi dilekçeniz incelenmiştir.
I-GELİR VERGİSİ YÖNÜNDEN

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun ticari kazancın konusunu teşkil eden 37’nci maddesinde ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu belirtilmiş ve ticari kazançta vergiyi doğuran olay tahakkuk esasına bağlanmıştır.
Aynı Kanunun 38’inci maddesinde; “Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müsbet farktır.”, 39’uncu maddesinde ise; “elde edilen hasılat, tahsil olunan paralarla tahakkuk eden alacakları; giderler ise tediye olunan ve borçlanılan meblağları ifade eder.” hükmü yer almaktadır.
Yine aynı Kanunun 40’ıncı maddesinde ise; “Safi kazancın tespit edilmesi için, aşağıdaki giderlerin indirilmesi kabul edilir:
1-Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderler; (İhracat, yurt dışında inşaat, onarma, montaj ve taşımacılık faaliyetlerinde bulunan mükellefler, bu bentte yazılı giderlere ilaveten bu faaliyetlerden döviz olarak elde ettikleri hasılatın binde beşini aşmamak şartıyla yurt dışındaki bu işlerle ilgili giderlerine karşılık olmak üzere götürü olarak hesapladıkları giderleri de indirebilirler.)
........” hükmü yer almaktadır.
Konu ile ilgili olarak 128 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin X-a bölümünde, “........ tüccar, serbest meslek erbabı ve çiftçiler yalnızca ticari, mesleki veya zirai faaliyetlerine ilişkin olarak kiraladıkları mal ve haklar için ödedikleri kira bedellerinden tevkifat yapacaklardır. Aynı zamanda hem işyeri hem ikametgah olarak kiralanan gayrimenkuller vergi mevzuatımız açısından işyeri olarak kabul edildiğinden bu gayrimenkuller için ödenecek kiraların tamamı üzerinden tevkifat yapılacaktır.....” açıklamaları bulunmaktadır.
Bu hükümlere göre, yat kiralama ve organizasyon faaliyeti, ticari faaliyet olarak vergilendirilecek ve ticari kazancın tespitinde Gelir Vergisi Kanununun 40’ıncı maddesinde sayılan giderler indirilebilecektir. Ticari kazancın tespitinde tahakkuk esası geçerli olduğundan, bir giderin safi kazancın tespitinde indirim konusu yapılabilmesi için mahiyet ve tutar itibariyle kesinleşmiş olması, kazancın elde edilmesi ve idamesi arasında bir illiyet bağının bulunması, kazancın elde edilmesine yönelik olması, bu giderlerin tevsik edici belgelere dayanması ve yasal kayıtlarda izlenmesi, karşılığında gayri maddi bir kıymet iktisap edilmemiş olması ve maliyete dahil edilecek giderlerden olmaması gerekeceğinden, vergilendirmede olayın gerçek mahiyeti esas olmak üzere, adı geçenin kiralayarak bir kısmını ikametgah olarak bir kısmını da işyeri olarak kullanması halinde bu gayrimenkule ilişkin olarak yapılan kira bedelinden brüte gidilerek, söz konusu brüt kira bedelinin tamamının gider olarak yazılması gerekir. Ancak, doğalgaz, elektrik, su, apartman aidatı vb. giderlerin tamamını yapılan işle ilgili ve yapılan işin önem ve genişliği ile mütenasip olarak kullanıldığını ispat etmek suretiyle, ticari faaliyetin elde edilmesi ve idamesine isabet eden kısmının indirim konusu yapılması mümkündür.
II- KATMA DEĞER VERGİSİ YÖNÜNDEN
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 29/1-a maddesinde, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV.’yi indirebilecekleri; 29/3’üncü maddesinde ise indirim hakkının, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılacağı,
Kanunun 30/d maddesinde Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen katma değer vergisinin, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden indirilemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Buna göre, doğalgaz, elektrik ve su giderlerinizin yapılan işle ilgili ve yapılan işin önem ve genişliği ile mütenasip olması ve gelir vergisine tabi kazancınızın tespitinde indiriminin kabul edilmesi kaydıyla, adınıza düzenlenen doğalgaz, elektrik ve su faturalarında (ticari faaliyetin elde edilmesi ve idamesine isabet eden kısmının) gösterilen hesaplanan KDV.’nin Katma Değer Vergisi Kanununun 29/1’inci maddesi gereğince aynı dönemde yaptığınız vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV.’den indirmeniz mümkün bulunmaktadır.