Tarih : 02.11.2007
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.16.01/KVK-8-7831/22807
Konusu :Şirketin iştiraki olan Limited Şirketin tasfiyesi sonucu, iştirak hisselerine kayıtlı değerinden daha düşük bir bedel ödenmesi nedeniyle oluşan zararın indirim konusu yapılıp yapılamayacağı Hk.
Muktezanın Özeti:
İlgide kayıtlı dilekçenizde, ....... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ..... vergi kimlik numaralı mükellefi olduğunuzu, iştirakiniz olan yine ...... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ...... vergi kimlik numaralı mükellefi ..... Tic. Ltd. Şti.’nin tasfiyesi sonucunda, şirketinize iştirak payınızdan düşük bir bedel ödendiğini belirtip, iştirakiniz olan şirketin tasfiyesi sonucu iştiraklerin elden çıkmasından oluşacak zararın Kurumlar Vergisi Kanununun 5’inci maddesinin üçüncü fıkrası çerçevesinde zarar olarak indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hususunu sormaktasınız.
Bilindiği üzere, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6’ncı maddesinin ikinci fıkrasında safi kurum kazancının tespitinde, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun “Bilanço Esasında Ticari Kazancın Tespiti” başlıklı 38’inci maddesinde ise;
“Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsdeki özsermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müsbet farktır. Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce:
1-İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir;
2-İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur.
Ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanununun değerlemeye ait hükümleri ile bu Kanunun 40 ve 41’inci maddeleri hükümlerine uyulur.” denilmiştir.
Buna göre, tespit edilecek kurum kazancından 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 8’inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 40’ıncı maddesinde yer alan giderler indirilebilecektir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 40’ıncı maddesinde safi kazancın tespit edilmesinde indirilecek giderler sayılmış olup, 1’inci bendinde “Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin” safi kazancın tespitinde indirilebileceği belirtilmiştir.
Diğer taraftan, Vergi Usul Kanununun geçici 25’inci maddesinin 1’inci bendinde, bu madde uyarınca düzeltilen kalemlerin elden çıkarılması halinde, bunlara ilişkin enflasyon düzeltme farklarının maliyet bedeli addolunacağı, şu kadar ki, amortismana tabi olmayan kıymetlerin düzeltilmiş değerinin altında bir bedelle satılması halinde, düzeltilmiş değerle düzeltme öncesi değer arasındaki farka isabet eden zararın, gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde dikkate alınamayacağı ifade edilmiştir.
Bu nedenle, söz konusu iştirak hisselerinin elden çıkartılması halinde, işlemden oluşan kar/zarar, bu işlemden önce yapılmış en son düzeltme işlemi baz alınarak belirlenecektir. Elden çıkarmanın tasfiye işlemleri sırasında olması durumu değiştirmeyecektir.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, iştirakiniz olan ........ Kimya San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin tasfiyesi sonucunda, şirketiniz aktifinde kayıtlı iştirak hisselerinin elden çıkarıldığı tarihten önce gerçekleştirilen en son enflasyon düzeltme işlemine göre düzeltilmiş maliyet değeri ile elden çıkarma değeri arasındaki farkın negatif çıkması (satışın zararla sonuçlanması) durumunda ortaya çıkan zararın, kurumlar vergisi matrahının hesaplanmasında dikkate alınmaması gerekmektedir.
Diğer taraftan, şirketinizin iştirakinin tasfiyesi sürecinde, şirketin malvarlığının paraya çevrilmesi, alacaklarının tahsil edilmesi, borçlarının ödenmesi ve olumlu bir bakiye varsa bunun tasfiye payı hükümlerince pay sahiplerine dağıtılması işlemleri sırasında, şirketin yönetiminde söz sahibi olan ortaklarının kusurunun veya muvazaalı işlemlerin bulunması halinde, bu ortakların sahip oldukları hisse senetlerinden doğan zararların bu ortakların şahsi kusurundan kaynaklanması nedeniyle safi kazancın tespitinde dikkate alınmasının mümkün olmayacağı da tabiidir.