RADİKAL<?:NAMESPACE PREFIX = O /><O:P> </O:P>
10.05.2005, ÇARŞAMBA<O:P> </O:P>
<O:P></O:P>
Hızlı büyüme ve işsizlik<O:P> </O:P>
Mustafa Aysan <O:P></O:P>
Geçen haftaki yazımla ilgilenen okuyucum, soruyor: 'Hızlı büyüme, neden işsizliği azaltmıyor?' Bir okuyucum da, 'Yüksek vergi yükünün özel kesim yatırımlarını azalttığı konusundaki görüşünüze katılıyorum, ama devletin vergi gelirlerini azaltmadan, işletmeler üzerindeki vergi yükü azaltılabilir mi?' diye soruyor.
Gerçekten, milli gelirimiz, 2002, 2003 ve 2004 yıllarında, aynı sırayla, yüzde 7.9, yüzde 5.9 ve yüzde 9.9 (toplam olarak yüzde 24) oranlarında büyüdüğü halde, işsizlik, çalışma yaşındaki çalışabilen nüfusumuzun, yüzde 10'undan aşağıya indirilememiştir. 2001'deki yüzde 9.4 oranındaki ekonomik küçülmeden kaynaklanmış olan bu ekonomik düzelmenin, sonraki dönemde yüksekçe büyüme hızları yaratacağı beklenmekteydi. Son üç yılda enflasyon hızında ve faiz hadlerinde sağlanan olağanüstü düşme de, büyüme hızlarını yükseltmiş olmalıdır. Bu dönemde işsizliğin azalmamış olması, belli başlı üç nedenle açıklanmaktadır. <O:P></O:P>

İşsizlik, ekonomimizin uzun süreli bir sorunudur. Çünkü, hızlı nüfus artışı yüzünden, her yıl 750 bin insanımız, çalışma yaşına eklendiği halde, en hızlı yatırım artışı yıllarında bile iş sağlayabildiğimiz insan sayısı, 600 bin kişiyle sınırlı kalmaktadır. Örnek olarak, 2004'te, yüzde 10'a yaklaşmış olan yüksek büyümeyi sağlayan özel kesim yatırımları, bir yıl öncesine göre, yüzde 65 gibi çok yüksek bir oranda artmış olsa da, ekonominin bütününde, ancak 645 bin kişiye iş sağlanabilmiştir. Rakamlar, işsizlik oranında azalma olması için, bu yüksek oranda büyümeyi, 5 - 10 yıl sürdürebilmemiz gerektiğini göstermektedir. Oysa, ekonomimiz, bu orandaki büyümeyi sağlayabilmek için çok yüksek dış ve iç açıklar vermek zorunda kalmıştır, bu açıkları uzun yıllardır sürdürebilmemiz olanağı yoktur. Bu nedenle, Avrupa Birliği'ne uyum amacıyla hazırlanmış bulunan üç yıllık ekonomik programın son iki yılı (2006 ve 2007) için, yıllık büyüme hızı, yüzde 5 ile sınırlandırılmıştır.
İşsizliğin azalmasını geciktiren ikinci neden, ekonominin yatırım hızını sınırlayan ve kayıtdışı çalışmayı özendiren vergi sistemimizdeki bozukluklardır. Vergi sistemimiz, düşük gelirleri daha ağır vergilediği ve kayıtlı çalışan işletmelerin vergi yükünü yüksekte tuttuğu için, özel yatırımları yavaşlatmaktadır. Kamu kesimindeki yüksek açıklar nedeniyle, para ve sermaye piyasalarında oluşan tasarrufların büyük çoğunluğu devlet borçlanma senetleriyle emilmekte ve özel kesime kaynak artmadığı, faizler, yatırımları yasaklayıcı ölçüde yüksek kalmaktadır. Buna ek olarak, ücretliler üzerindeki vergi yükü, işçisini kayıtlı çalıştıran işletmenin ücret maliyeti toplamını, kayıtsız işçi çalıştırana göre, yüzde 70 oranında artırmakta, bu durumun yarattığı haksız rekabet ortamında işletmeler, kayıtsız işçi çalıştırmaya itilmektedir. Bu nedenle, 2004 yılında, resmi rakamların gösterdiğinden çok daha fazla artmış olacağı kuşkusuz olan çalışanlar sayısı, resmi istatistiklere yansımamakta ve işsiz sayısı, olduğundan yüksek gösterilmiş olmaktadır. <O:P></O:P>

Çoğu zaman öne sürüldüğü gibi, 2004 yılında işsizliğin azalmasını geciktirmiş olacak bir üçüncü neden daha vardır: Yeni yatırımlar, yüksek verim ve teknoloji alanlarında yapılmış oldukları için, beklenenden daha az iş yaratmış bulunabilirler. Yeni yatırımların ileri teknoloji alanında, tüm maliyetlerde, bu arada da işçilik maliyetlerinde ve çalıştırılan işçi sayılarında tasarruflar yaratması, işletmenin iyi yönetiminin gerektirdiği doğal bir sonuçtur. Bu tür yatırımlar özendirilmelidir; çünkü bunlar, birkaç yıl sonra, kuşkusuz eski teknolojilerden çok daha fazla iş yaratacaklardır. Böyle bir sonuca ancak birkaç yıl sonra ulaşılacağı için, 2004 yılının yüksek işsizliği konusunda fazla kaygılanmaya gerek yoktur. <O:P></O:P>

Planlandığı gibi, 2005 yılında da, kamu kesimi açıkları, enflasyon ve faizler azaldıkça, işsizimize daha fazla iş bulabilecek ve işsizliği düşürebileceğiz. Bu süreci hızlandırabilmek için, vergi sistemimiz, yeni yatırımları ve kayıtlı işçi çalıştırmayı özendirecek biçimde düzeltilmelidir. Devletin toplam vergi gelirlerini azaltmadan, ekonomiyi köstekleyen birçok verginin kaldırılması ve verimsiz vergiler kaldırılınca, devlet gelirlerinin artırılması için pek çok seçenek vardır. Bu konudaki söyleşimizi sürdürmeliyiz.<O:P> </O:P>
<O:P></O:P>