Bazı vergi suçlarının haksızlığa yol açması


BİZE GÖRE / Veysi Seviğ





Vergi Usul Yasası'nın dördüncü kitabı "ceza hükümleri"ni içermektedir. (Madde: 331-377) vergi yasalarında yer alan hükümlere aykırı hareket edenler Vergi Usul Yasası'nda yer alan cezalar ve diğer cezalarla cezalandırılır.


Vergi cezalarını gerektiren olaylar vergi dairelerince veya yoklamaya, vergi incelemesine yetkili olanlar tarafından tespit edilir. Bu bağlamda yoklama ve vergi incelemesi sırasında rastlanan, vergi cezasını gerektirici olayların, raporlarda gösterilmesi, delillerin kaybolması olasılığının bulunduğu hallerde bunların tutanakla tespit edilmesi gerekmektedir. (Madde: 364)


Dolayısıyla vergi cezasının kesilmesini gerektiren olayı belirleme yetkisi başta vergi dairesi olmak üzere inceleme elemanlarına ve yoklama memurlarına ait bulunmaktadır.


Vergi cezası ise vergi yükümlülüğü açısından bağlı bulunulan vergi dairesi tarafından kesilmektedir. (Madde: 365)


Diğer yandan "yaptıkları inceleme sırasında kaçakçılık ve iştirak suçlarını tespit eden maliye müfettişleri, hesap uzmanları ile bunların muavinleri ve gelirler kontrolörleri ile stajyer gelirler kontrolörleri tarafından doğrudan doğruya vergi incelemesine yetkili olan diğer memurlar tarafından ilgili vergi dairesinin bağlı bulunduğu vergi dairesi başkanlıklarının mütealası ile durumun yetkili Cumhuriyet Savcılığı'na bildirilmesi mecburidir.


Yukarıda belirtilen kaçakçılık suçunun işlendiğine sair suretlerle ittila hasıl eden (öğrenen) Cumhuriyet Savcılığı hemen ilgili vergi dairesini haberdar ederek inceleme yapılmasını talep eder.


Böyle bir durumda kamu davasının açılması inceleme neticesinin Cumhuriyet Savcılığı'na bildirilmesine kadar ertelenir.


Vergi Usul Yasası'nın 367'nci maddesi ile yapılan düzenleme gereği olarak;


. Söz konusu yasanın 359'uncu maddesinde tanımlanan ve kaçakçılık sayılan haller ile,


. Kaçakçılık fiilerinin icrasına iştirak ettikleri tespit edilenler hakkında kamu davasının açılabilmesi için cumhuriyet savcılıklarına suç duyurusunun yapılması zorunlu olmaktadır. Bu fiiler için suç duyurusu yasa maddesinde unvanları ile ifade edilen merkezi denetim elemanları tarafından bizzat diğer vergi incelemesine yetkili olan elemanların ise vergi dairesi başkanlıkları aracılığı ile yapmaları öngörülmüştür.


Bir başka anlatımla bu tür suçların inceleme elemanlarınca tespiti halinde konunun Cumhuriyet Savcılığı'na bildirilmesi zorunlu olup, inceleme elemanları bu gibi hallerde takdir haklarını kullanma yetkisine sahip değildirler.


Herhangi bir nedenle bu tür fiilerin varlığını tespit eden cumhuriyet savcıları ise ilgili vergi dairesine durumu bildirerek, yapılacak inceleme ve değerlendirmelere göre durumu dikkate alacaktır. Bir başka anlatımla bu tür olayları cumhuriyet savcılarının re'sen değerlendirmesi söz konusu değildir.


Vergi Usul Yasası'nın 359'uncu maddesinde yer alan ve vergi kaçakçılığı olarak kabul edilen fiillerin tespiti ve değerlendirilmesi belli bir bilgi birikimini ve mesleki deneyimi zorunlu kılmaktadır.


Vergi Usul Yasası'nın söz konusu maddesinde yer alan ve suç sayılan fiillerden bazılarının belirlenmesinde ortaya çıkan olumsuzlukların giderek artması konuya ilişkin olarak bazı hususların dikkate alınmasını zorunlu hale getirmiş bulunmaktadır. Şöyle ki;


Uygulamada bazı hallerde satın alınan bir mal veya hizmet karşılığı verilen faturaları düzenleyenlerin inceleme aşamasında bulunamamaları veyahut da mükellefiyetlerine terkin ettirmeleri nedeniyle kendilerine ulaşılamaması halinde söz konusu belgeyi kullananlar hakkında yapılan işlemler haksız yere birçok vergi yükümlüsünün 359'uncu madde kapsamında yargılanmasına neden olmuştur. Bu bağlamda fatura kullanımı ile ilgili kurallara uygun olarak düzenlenmiş faturalarla işlem yapanların dahi bu tür suçlamalarla haklarında ceza davasının açıldığı gözlenmiştir.


Fatura gibi belgelerin basımı ve kullanımı belli kurallara bağlanmış bu kurallara uygun olarak bastırılıp kullanılan ve bu belgelerle kayıtlarını düzenleyenlerin; faturayı düzenleyenin adresinde bulunmaması veyahut da yükümlülüğünü terkin ettirmesi nedeniyle suçlanması ve haklarında ceza davası açılması kanımızca ticari yaşamda var olması gereken güvenini yok etmekte, çoğu kez de haksızlıklara neden olabilmektedir.