Çifte vergilendirmeyi önlemeye göre GVK geçici 67. madde uygulaması


BİZE GÖRE / Veysi Seviğ





Gelir Vergisi Yasası'nın geçici 67'nci maddesi ile 01.01.2006 tarihinden itibaren, menkul kıymetler ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından ve elde tutulması sürecinde elde edilen gelirler ile mevduat faizleri, repo gelirleri ve özel finans kurumlarından (katılım bankalarından) elde edilen gelirlerin tek oranlı (yüzde 15) tevkifata tabi tutulması öngörülmüştür.


Tevkifat uygulamasında gelir sahibinin gerçek veya tüzel kişi ya da dar veya tam mükellef olması, vergi muafiyetinin bulunup bulunmaması tevkifat uygulamasını etkilememektedir. Ancak konu; tevkifatı elde etmiş olan kişinin mukim olduğu ülke ile yapılmış bulunan ve halen yürürlükte olan "çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması" hükümleri açısından önem arz etmektedir.


Bu bağlamda Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan 257 seri numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliği'nin 10'uncu bölümünde yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, geliri elde eden dar yükümlünün mukim ülkesi ile Türkiye arasında var olan "çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması"nda yer alan hükümler bu konuda da geçerli olacaktır. Buna göre "dar mükellef (yükümlü) kişi/kurumların geçici 67'nci madde kapsamında Türkiye'deki finansal araçlara kendileri veya yurtdışındaki portföy yönetim şirketleri aracılığı ile yatırım yapabilmeleri ve çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmaları hükümlerinden yararlabilmeleri için vergi kimlik numarası almaları gerekmektedir.


Örneğin bir İngiliz yurttaşının Gelir Vergisi Yasası'nın geçici 67'nci maddesi kapsamında olan menkul sermaye iratlarında İngiltere ile Türkiye arasındaki mevcut "çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması"ndaki hükümlere uygun tevkifat yapılacaktır.


"Çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması"ndaki özel hükümlerden yararlanabilmek amacıyla öngörülen vergi kimlik numarası alınabilmesi için dar yükümlü gerçek kişilerin pasaportlarının noterli onaylı bir örneği ya da vergi dairesi yetkililerince onaylanmak üzere aslı ve fotokopisi, dar yükümlü kurumların ise kendi ülkelerinde geçerli kuruluş belgesinin Türkiye'nin o ülkede bulunan temsilciliği tarafından onaylı Türkçe bir örneği veya yabancı dilde onaylı kuruluş belgesinin tercüme bürolarınca tercüme edilmiş Türkçe bir örneğini ilgili vergi dairesine ibraz etmeleri gerekmektedir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşları için nüfus cüzdanının ibrazı yeterli olacaktır.


Diğer yandan, bankalar ve aracı kurumlar ile saklamacı kuruluşlar kendilerine işlem yapmak için başvuran ancak kimlik numarası ibraz edemeyen yabancı müşteriler için, "Yabancılar İçin Vergi Kimlik Numarası Talep Formu"nu doldurmak suretiyle toplu olarak vergi kimlik numarası alabileceklerdir.


Bankalar ve aracı kurumların bu şekilde toplu olarak vergi kimlik numarası alabilmeleri için dar yükümlü gerçek kişi ve kurumlarca vergi dairesine sunulması gereken bu belgeleri, "Yabancılar İçin Vergi Kimlik Numarası Talep Formu"na ekleyerek İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Boğaziçi Vergi Dairesi Müdürlüğü'ne göndermeleri gerekmektedir.


Çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmaları hükümlerinden yararlanılabilinmesi için ilgili ülkenin yetkili makamları tarafından düzenlenerek imzalanmış mükimlik belgesinin aslının ve tercüme bürolarınca tercüme edilmiş örneğinin ilgili vergi dairesine, banka ve aracı kurumlar aracılığı ile veya doğrudan ibraz edilmesi gerekmektedir. Bir takvim yılına ilişkin mukimlik belgesi izleyen yılın dördüncü ayına kadar geçerli olup, söz konusu belgenin her yıl yenilenmesi gerekmektedir.


Vergi dairelerince, kişi/kurumun hangi ülkenin mukimi olduğunu da gösterir şekilde bir kodlama yapılmak suretiyle vergi kimlik numarası oluşturulacak, bu şekilde çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmalarının hükümlerinden yararlanılması mümkün olacaktır.


Türkiye ile yapılan çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmasında yer alan hükümlerden yararlanmak suretiyle Türkiye'de elde edilen menkul sermaye iradına tevkifat uygulanmamasını veya düşük oranlı tevkifat uygulanmasını talep eden diğer ülke mukiminin (dar yükümlünün) anlaşmaya taraf olan ülkede o dönemde mukim olarak tam yükümlü olması nedeniyle tüm kazançları üzerinden vergilendirildiğini belirten, anlaşmanın üçüncü maddesinde tanımlanan yetkili makam tarafından düzenlenerek imzalanmış mukimlik belgesinin aslını ve tercüme bürolarınca tarcüme edilmiş örneğini tevkifat uygulamasından önce ilgili vergi dairesine, banka ve aracı kurumlar vasıtasıyla veya doğrudan ibraz etmesi gerekmektedir. Tevkifat uygulamasından önce belgenin ibraz edilmemesi halinde "çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması" hükümleri dikkate alınmadan yüzde 15 oranında tevkifat yapılacaktır. Ancak bu durumda dahi sonradan söz konusu "Mukimlik Belgesi"nin ibrazı ile çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması hükümleri ve Türkiye'de yürürlükte bulunan mevzuat çerçevesinde yersiz olarak tevkif suretiyle alınan verginin iadesi talep edilebilecektir.


Bu durumda iade işlemi, vergi dairesi tarafından, gelir sahibine ödenmek üzere tevkifatı yapmakla sorumlu olan banka ve aracı kurum adına yapılacaktır.


Maliye Bakanlığı gerekli gördüğü hallerde, çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmaları hükümlerinden yararlanacak kişi ve kurumlardan, alam-satımını yaptıkları veya getirisini tahsil ettikleri Türk menkul kıymetleri bakımından, uygulanacak anlaşma hükümlerine göre gerçek hak sahibi (Benefical owner) olduklarına dair ilgili ispat edici belgelerin ibrazını da isteyebilecektir.