Toplam 4 adet sonuctan sayfa basi 1 ile 4 arasi kadar sonuc gösteriliyor

Konu: GENEL HATLARIYLA ENFLASYON MUHASEBESİ

  1. #1
    Üye
    Üyelik tarihi
    02.Şubat.2005
    Nereden
    Turkey
    Mesajlar
    61
    <TABLE cellSpacing=0 cellPadding=0 width="100%"><T>
    <T>
    <TR>
    <TD width=790 background=images/alt_bar_doku.gif height=0 ="sirket_adi">
    <DIV align=left>GENEL HATLARIYLA ENFLASYON MUHASEBESİ </TD>
    <TD width=5></TD></TR>
    <TR vAlign=top>
    <TD colSpan=3 ="ana_cerceve">
    <TABLE cellSpacing=0 cellPadding=0 width=600 align=center><T>
    <T>
    <TR>
    <TD>


    En basit ve net şekli ile enflasyon fiyatlar genel seviyesinde meydana gelen artış olarak tanımlanabilmektedir. Söz konusu artışın tüketici, üzerinde yarattığı olumsuz etki açık olmak ile birlikte işletmeler üzerinde pek çok etkisi bulunmaktadır.


    İşletmeler dönem içerisinde faaliyetlerini gerçekleştirirler, söz konusu faaliyet sonuçlarını işletme içi ve işletme dışı ilgililere sunmak amacı ile finansal tablolarını oluştururlar ve şayet dönemi kar ile kapattılar ise bu kar üzerinden vergi öderler.


    Ülkemizin de uzun yıllardan beri birlikte yaşadığı enflasyonun işletmeler üzerindeki etkilerini kısaca sıralamamız gerekir ise ilk başta aklımıza gelen yersiz ( fiktif ) vergilendirme olacaktır.


    İşletmelerin finansal tablolarını düzenleme amacı faaliyet sonuçlarını ilgililere sunmak olmakla birlikte, tablolar sayesinde geleceğe ilişkin kararlar almak, stratejiler geliştirmek ,hedeflerine ulaşmadaki etkinlik derecelerini ölçümlemek ve eksiklerini gidermek, potansiyel yatırımcılara bilgi aktarmak gibi önemli bir anlamı da vardır. Ancak hepimizin bildiği gibi enflasyon nedeni ile işletmelerinin finansal tablolarının hiçbir gerçekliği kalmadığı gibi işletmelerin finansal durumunun ortaya konulmasını da engellemektedir.


    İşte bu ve buna benzer durumlardan dolayı uzun süredir enflasyon muhasebesi tartışılmaktadır. Türkiye Muhasebe Standartlarının 2 ve Uluslararası Muhasebe Standartlarının 29 numaralı maddelerinde geçen Enflasyon Muhasebesi , Sermaye Piyasasına Kayıtlı kuruluşlar için 28 Kasım 2001 tarihinde 24597 sayılı resmi gazetede yayımlanan bir tebliğ ile yürürlüğe girmiştir.


    Geçtiğimiz günlerde Vergi Usul Kanunu, Gelir Vergisi Kanunu Ve Kurumlar Vergisi Kanununda değişiklik yapılması hakkında bir kanun tasarısı hazırlanmış olup uzun süredir tartışılan gelen Enflasyon Muhasebesi uygulamasına, 1/1/2004 tarihinden itibaren geçilmesi , tasarının 18 Aralık 2003 tarihinde kabul edilmesi ile kesinlik kazanmıştır.


    Zaten içinde bulunduğumuz Avrupa Birliği uyum süreci içerisinde de bu şekilde bir kanun hazırlanması için geç bile kalınmıştır.


    Enflasyon Muhasebesi Nedir ?


    Öncelik ile belirtmemiz gereken şey enflasyon muhasebesi muhasebe kayıtlarında yapılacak bir değişiklik değildir.


    Enflasyon muhasebesi en genel hatlarıyla işletme finansal tablolarının


    ( Bilanço , Gelir Tablosu , Nakit Akım Tablosu, Satışların Maliyeti Tablosu vs..) enflasyon karşısında güncelleştirilmesi, çeşitli endeksler yardımıyla düzeltilmesi mantığına dayanır. Ölçü birimi olarak paranın değerini değil paranın satın alma gücünü dikkate alır.


    Enflasyon muhasebesinin amacı; Türk lirası olarak sunulan faaliyet sonuçlarının ve ortaya konulan finansal durumun, dönem sonlarındaki Türk lirasının satın alma gücüne göre endeksler yardımıyla düzeltilmesidir.


    Finansal tablolar bu uygulama ile dönem sonlarındaki Türk lirası değerine göre düzeltilecek , en önemlisi ise daha adil bir vergilendirme gerçekleşecektir.


    Söz konusu düzeltme işleminde kullanılacak endeksler genel fiyatlar endeksi veya özel fiyatlar endeksi olmak üzere iki şekilde sınıflanabilir. Yurdumuzda genel fiyatlar endeksi TÜFE veya TEFE dir . Özel fiyatlar endeksi ise sektörle guruplar halinde belirlenmektedir. Ancak vergi kanunlarımıza eklenecek bu yeni kanunda kullanılması tasarlanan endeks Devlet İstatistik Enstitüsünce Türkiye geneli için hesaplanan ve ilan edilen Toptan Eşya Fiyat Endeksi (TEFE) olacaktır.


    Enflasyon Muhasebesinden Kimler Ne Şekilde Etkilenecek ;


    İşletmelerin enflasyondan etkilenme şekli; İşletmelerin Varlık ve Borç bileşenlerine göre değişecektir. Varlık ve Borç bileşenleri nakdi olanlar ve nakdi olmayanlar şeklinde ikiye ayrılmaktadır.


    Varlıklar Kaynaklar


    * Nakdi Varlıklar * Nakdi Kaynaklar


    * Nakdi Olmayan Varlıklar * Nakdi Olmayan Kaynaklar


    Nakdi olup olmama niteliği fiyatlar genel seviyesindeki artıştan etkilenmeye göre ifade edilebilir. Örneğin Nakdi Varlıkların, fiyat artışları karşısında nominal değerinde bir değişiklik olmamasına karşın satın alma gücü kaybı sergileyecektir. Nakdi borçlar ise tam tersine olumlu enflasyon karşısında olumlu etki gösterirler. Nakdi olmayan varlık ve kaynakların ise fiyat artışları karşısında nominal değeri değişir ancak satın alma gücü kazanç veya kaybı göstermezler. Örneğin bir masa 1999 yılında 10.000.000 TL sı ise 2003 yılında 50.000.000 TL dır. Masanın nominal değeri yükselir ancak masa fiilen yine sahibinin elindedir. Enflasyon karşısında bir kayıp göstermez.
    <UL>
    <LI>Enflasyonist ekonomilerde Parasal varlıkları ( Eldeki para, TL cinsinden alacaklar , alınan çekler ..) parasal kaynaklarına ( Krediler, TL cinsinden borçlar , alınan avanslar …) göre yüksek olan işletmeler zararlı çıkmaktadırlar. </LI>[/list]


    Bu durum neticesinde enflasyonist ekonomilerde tüm işletmeler borçlu olmak istemektedir.


    Yukarıdaki açıklama çoğu kişinin kafasında yer alan “enflasyon muhasebesi gelecek ve az vergi ödenecek” anlayışına da bir açıklama getirmektedir. Tekrar etmek gerekir ise enflasyon karşısındaki kazanç veya kayıp öncelikle işletmenin Varlık, Kaynak bileşenine daha sonra ise bunların Nakdi ve Nakdi olmamasına göre değişecektir. Enflasyondan bir başka etkilenme durumu ise işletmelerin hasılatlarının ve giderlerinin yıl içerisinde yayıldıkları dönemlerdir.


    Dikkat çekici bir diğer husus ise Sermaye Piyasası Kurulunun bu konudaki tebliğinde açıklanmaktadır. İşletmeler, dönemi kar ile kapatırlar ise yapacakları kar dağıtımını enflasyon muhasebesi uyarınca düzeltilmiş olan tablolarında oluşan duruma göre, kar önceki finansal tablolarda oluşan kardan düşük ise bu kar üzerinden yapmalılardır.


    Bu husus işletme sermayesini korumak amacı ile getirilmiştir.


    Bu güne dek tartışılmakta olan ve uygulamaya konulması bir hayli gecikmiş olan enflasyon muhasebesi, işletmelerin gerçekçi olmayan kârlardan doğan vergilendirilmelerinin önüne geçmekle birlikte finansal tablolarının gerçeği yansıtır ve yol gösterir bir hal almasını sağlayacaktır. </TD></TR></T></T></TABLE>www.luca.com.tr</TD></TR></T></T></TABLE>Edited by: sistem73
    Gerçekçi Ol İmkansızı İste

  2. #2
    Üye
    Üyelik tarihi
    02.Şubat.2005
    Nereden
    Turkey
    Mesajlar
    61
    İHTİYARİLİKTEN YARARLANAN İŞLETMELER İÇİN ENFLASYON DÜZELTMESİ MUHASEBESİ<?:namespace prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-comfficeffice" />

    <H1 style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt">Prof.Dr.Recep Pekdemir</H1>
    İstanbul Ün.İşletme Fakültesi
    GİRİŞ

    5024 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesinde yer alan ihtiyarilikten yararlanmış olup da enflasyon düzeltmesi yapmamış olan mükelleflerin 213 sayılı Vergi Usul Kanununun Geçici 25 ve Mükerrer 298/A maddelerine göre yapacakları enflasyon düzeltmesine ilişkin zorunlu yükümlülük nihayet 1 Şubat 2005 Tarih ve 14 Sayılı Vergi Usul Kanunu Sirküleri ile açıklığa kavuşturulmuş oldu.

    Buna göre, bugüne kadar enflasyon düzeltmesi ile uzaktan veya yakından ilgilenen veya ilgilenmeyen bilanço esasına göre defter tutan gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine, Vergi Usul Kanunun Geçici 25 ve Mükerrer 298/A Maddelerini uygulamaları gerekli olduğu ve bunun bir zorunluluk olduğu Maliye Bakanlığı tarafından bir kez daha hatırlatılmış oldu.

    <H2 style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt">UYGULAMANIN ÖZÜ VE KAPSAMI</H2>

    5024 Sayılı Kanunla getirilen enflasyon düzeltmesi uygulamasının bilanço esasına göre defter tutan gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine doğrudan getirdiği iki yükümlülük söz konusudur.

    <UL style="MARGIN-TOP: 0cm" =disc>
    <LI =Ms&#111;normal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; mso-list: l2 level1 lfo11; tab-stops: list 36.0pt">Bunlardan ilki Geçici 25. Maddede tanımlanan 31.12.2003 tarihli bilançonun düzeltilmesi ve düzeltme farklarının 2004 yılı defterlerine kaydedilmesidir. İhtiyarilikten yararlanan mükellefler, söz konusu düzeltme farklarını 31.12.2004 tarihi itibariyle kayıtlarına alacaklardır.</LI>[/list]

    <UL style="MARGIN-TOP: 0cm" =disc>
    <LI =Ms&#111;normal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; mso-list: l2 level1 lfo11; tab-stops: list 36.0pt">Bunlardan ikincisi ise Mükerrer 298/A Maddesinde tanımlanan 31.12.2004 tarihli bilançonun düzeltilmesi ve düzeltme farklarının kayıtlara alınmasıdır. Bu düzeltme işlemi ile ortaya çıkan farklar da 31.12.2004 tarihi itibariyle defterlere kaydedilecektir.</LI>[/list]

    Her iki kanun maddesine ilişkin yükümlülüğün yerine getirilmesinin zamanı bir kez daha ihtiyari halde bırakılmıştır. Bugüne kadar ihtiyarilikten yararlanarak gelen ve bilanço esasına göre defter tutan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri yukarıda belirtilen her iki kanun maddesinin gereklerini isterlerse 15 Şubat 2005 tarihine kadar uzatılan 2004 yılı dördüncü dönem geçici vergi uygulamaları kapsamında yerine getirebilecekler, isterlerse bu gereklerin yerine getirilmesini mükellefin mükellefiyet yapısına göre gelir vergisi mükellefleri için 15.3.2005 tarihine kadar, kurumlar vergisi mükellefleri için 15.4.2005 tarihine kadar erteleyebileceklerdir.

    Sonuç olarak bu uygulamadan kaçış yoktur. Kimilerinin günümüze kadar beklediği “tümden iptal edilme veya vazgeçme” gibi bir seçenek maalesef yoktur. Çünkü, 5024 sayılı düzenleme ile getirilen enflasyon düzeltmesi işlemleri, uzun yıllardır yüksek enflasyon ortamında yaşayan işletmelerin finansal bilgilerinde yer alan yüksek enflasyon etkilerinin temizlenmesi amaçlanmıştır. Bunun uygulanması ise iki aşamalı olarak yapılandırılmış ve buna bağlı olarak hem 31.12.2003 hem 31.12.2004 tarihli bilançoların düzeltilmesi hedeflenmiştir.

    5024 sayılı yasal düzenleme, enflasyon düzeltmesi hükümleri ile birlikte yıllardır uygulana gelen çeşitli değerleme hükümlerini ve bazı vergi mevzuatı hükümlerini ortadan kaldırmıştır. 5024 sayılı yasal düzenleme ile yürürlükten kaldırılan hükümlerin bir listesi hakkında 5024 sayılı Kanun maddelerinin ayrıntılı bir şekilde incelenmesi gereklidir.

    Ancak, 5024 sayılı düzenlemenin Geçici 1. Maddesi ile getirilen ihtiyarilik, söz konusu yürürlükten kaldırılan hükümlerin 2004 yılında geçici olarak uygulanabilmesini de olanak sağlamıştır. Buna göre bu hükümler, ihtiyarilikten tam olarak yararlanan mükellefler için 2004 yılı geçici vergi uygulamalarında ilk dokuz aylık süreçte geçici olarak yürürlükte kalmıştır. Şimdi bu uygulamaların da düzeltilmesi gerekmektedir. İhtiyarilikten yararlanan mükelleflerden enflasyon düzeltmesi işlemelerini 15 Şubat 2005 tarihine kadar yapacak olan mükellefler bu uygulamaların düzeltilmesini her durumda 15 şubat tarihine kadar gerçekleştirecekleri 31.12.2004 tarihli bilançonun düzeltilmesi işleminden önce yapmış olmaları gerekmektedir. Söz konusu mükelleflerden enflasyon düzeltmesi işlemlerini Mart ve Nisan aylarının sonuna kadar erteleyenler ise dördüncü geçici vergi dönemi için 5024 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılan hükümleri uygulayabilecekler ve bu uygulamaların düzeltilmesini de Mart ve Nisan aylarının sonuna kadar gerçekleştirecekleri enflasyon düzeltmesi işlemleri sırasında söz konusu kaldırılan hükümlerin etkilerini de yok etmeleri gerekecektir.

    İHTİYARİLİKTEN TAM OLARAK YARARLANAN VE YIL SONUNA KADAR HERHANGİ BİR ŞEY YAPMAYAN İŞLETMELERİN DİKKAT EDECEKLERİ KONULAR

    İhtiyarilikten tam olarak yararlanarak, 2004 yılı boyunca 5024 sayılı Kanun kaps----- herhangi bir şey yapmayan işletmelerin 2004 yılına ilişkin olarak aşağıdaki işlemleri yapmış olduklarını varsayarak, söz konusu edilen enflasyon düzeltmesi işlemlerini gerçekleştirirken nelere dikkat edileceğin açıklamakta yarar vardır.

    Bu işletmeler 2004 yılı boyunca şunları yapmış olmalıdır:

    <UL style="MARGIN-TOP: 0cm" =disc>
    <LI =Ms&#111;normal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; mso-list: l1 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt">31.12.2003 tarihli bilançonun düzeltilmemiş haliyle 2004 yılına devir yapılmıştır.</LI>
    <LI =Ms&#111;normal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; mso-list: l1 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt">2004 yılı boyunca gerçekleştirilen muhasebe işlemleri ve ilk üç döneme ilişkin geçici vergi uygulamaları 5024 sayılı yasal düzenlemeden etkilenmemiştir.</LI>
    <LI =Ms&#111;normal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; mso-list: l1 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt">2004 yılı dördüncü geçici vergi uygulaması 5024 sayılı yasal düzenlemeden etkilenmeden gerçekleştirilmiş veya gerçekleştirilebilir hale getirilmiştir.</LI>
    <LI =Ms&#111;normal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; mso-list: l1 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt">Tekdüzen Muhasebe Sistemi kapsamında zorunlu olarak kullanılan 7 No.lu. Hesaplar ya kapatılmıştır, yada birikim ve yansıtma hesaplarının bakiyeleri eşit durumdadır.</LI>
    <LI =Ms&#111;normal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; mso-list: l1 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt">2004 yılına ilişkin olarak, 5024 sayılı yasal düzenlemeden etkilenmeden 2004 yılına ilişkin gelir tablosu ve 31.12.2004 tarihli bilanço düzenlenecek durumdadır.</LI>[/list]

    Bu varsayımlara dayalı olarak, ihtiyarilikten tam olarak yararlanıp 2004 yılı boyunca herhangi bir işlem yapmayan işletmelerin yapması gereken işlemleri aşağıdaki gibi sıralamak ve işlemleri yine bu sıraya göre gerçekleştirmek daha kolay ve yararlı olacaktır.

    1. <LI =Ms&#111;normal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; mso-list: l6 level1 lfo3; tab-stops: list 36.0pt">Öncelikle 31.12.2003 tarihli bilançonun Vergi Usul Kanunun Geçici 25.Maddesi kapsamında düzeltmesi ve düzeltme farklarının 31.12.2004 tarihi itibariyle kaydedilmesinin sağlanması gerekir.</LI>


    1. <LI =Ms&#111;normal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; mso-list: l6 level1 lfo3; tab-stops: list 36.0pt">31.12.2003 tarihli bilançonun düzeltilmesine müteakip olarak, 5024 sayılı yasal düzenleme ile yürürlükten kaldırılan, ancak ihtiyarilikten yararlanma sayesinde 2004 yılı boyunca geçici olarak uygulanan değerleme hükümleri ile vergi mevzuatı hükümlerinin etkilerinin yok edilmesi ve bunlara ilişkin düzeltme kayıtlarının yine 31.12.2004 tarihi itibariyle kayıtlara geçirilmesi gerekir.</LI>


    1. <LI =Ms&#111;normal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; mso-list: l6 level1 lfo3; tab-stops: list 36.0pt">5024 sayılı yasal düzenleme ile yürürlükten kaldırılan mevzuat hükümlerinin etkilerinin temizlenmesine müteakip olarak 31.12.2004 tarihli bilançonun Vergi Usul Kanunun Mükerrer 298/A Maddesi kapsamında düzeltilmesi ve düzeltme farklarının yine 31.12.2004 tarihi itibariyle kayıtlara geçirilmesi gerekir.</LI>


    1. <LI =Ms&#111;normal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; mso-list: l6 level1 lfo3; tab-stops: list 36.0pt">31.12.2004 tarihli Bilançonun Vergi Usul Kanunu Mükerrer 298/A Maddesi doğrultusunda düzeltme işleminin yapılması ve bu düzeltme işleminde ortaya çıkan farkların muhasebe kayıtların alınmasına müteakip olarak amortisman ve tükenme paylarının hesaplanıp kayıtlara alınmasıdır. Dönemsel amortisman ve tükenme paylarının Mükerrer 298/A Maddesine göre düzeltilmiş değerlerden hesaplanması ve gider kaydedilmesi, hem bilanço esasına göre defter tutan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri için, hem de işletme hesabı esasına göre, hem de serbest meslek esasına göre defter tutan mükellefler için kazanılmış bir hak olarak karşımıza çıkmaktadır. Mükelleflerin bu haktan yararlanması, kendi menfaatlerinedir.</LI>


    İHTİYARİLİKTEN TAM OLARAK YARARLANAN VE YIL SONUNA KADAR HERHANGİ BİR ŞEY YAPMAYAN İŞLETMELERİN 31.12.2003 TARİHLİ BİLANÇOLARININ DÜZELTİLMESİNDE DİKKAT EDECEKLERİ KONULAR

    İster ihtiyarilikten tam olarak yararlanma, ister kısmi olarak yararlanma, isterse yararlanmama olsun, işletmelerin Vergi Usul Kanunun Geçici 25. Maddesine hükmüne göre 31.12.2003 tarihli bilançolarının düzeltilmesi ve düzeltme farklarının kaydedilmesi açısından herhangi bir fark yoktur. Sadece farkların kaydedilme zamanı açısından farklılıklar söz konusudur. İhtiyarilikten tam olarak yararlanan işletmeler için düzeltme farklarının kaydedilmesi yukarıda da değinildiği gibi 31.12.2004 tarihi olacaktır.

    31.12.2003 tarihli bilançonun düzeltilmesinde ve düzeltme farklarının muhasebe kayıtlarına alınmasında nelerin yapılması gerektiği Vergi Usul Kanunu 328 sayılı Genel Tebliğinde, bu tebliğ ile ilgili olarak yapılan düzeltmede ve yayınlanan Vergi Usul Kanununa dayalı olarak Maliye Bakanlığı tarafından yayınlanan Sirkülerde ayrıntılı olarak açıklanmıştır. Bunlara dayalı olarak 31.12.2003 tarihli bilançonun düzeltilmesi ve düzeltme işlemlerinin kaydedilmesinde dikkate alınacak konular şunlardır.

    1. <LI =Ms&#111;normal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; mso-list: l8 level1 lfo4; tab-stops: list 36.0pt">31.12.2003 Bilançolardaki unsurların Düzeltilecek, Düzeltilmeyecek, ve Yok Edilecek (Sıfırlanacak) şeklinde sınıflandırılmasıdır.</LI>


    Söz konusu bilançoda parasal olarak tanımlanmış unsurlar düzeltilmeyecektir. Parasal olmayan olarak tanımlanmış unsurlar ise düzeltilecektir. Hangi unsurun parasal, hangi unsurun parasal olmayan olarak tanımlanması ve bunlara ilişkin listeler 328 no.lu VUK Genel Tebliğinin eklerinde yer almıştır.

    328 no.lu Tebliğe göre, aksine hüküm olmadıkça öz kaynak unsurları parasal olmayan olarak tanımlanmıştır. Ancak, istisnaları vardır:

    · Ödenmemiş sermaye ve ödenmemiş sermayenin Sermayeye tekabül eden kısmı parasal olarak kabul edilmiştir. Çünkü borç-alacak ilişkisi yaratmaktadır.

    · Ödenmiş Sermayenin nakden ödenmiş kısmı ile emisyon primlerinden, hisse senedi iptal karlarından, kar yedeklerinden, ve geçmiş yıl karlarından yapılan sermaye artışları, parasal olmayan olarak kabul edilip düzeltilecektir. Bunların dışındaki unsurlardan yapılan sermaye artışları düzeltme işleminde dikkate alınmayacaktır.

    · Hisse Senedi İhraç Primleri, Hisse Senedi İptal Karları, Yasal Yedekler, Statü Yedekleri, Olağanüstü Yedekler, Sabit Kıymet Yenileme Fonu parasal olmayan olarak kabul edilip düzeltilecektir. Bunların dışında kalan ve 522, 523, 524, 525, 529, 548, 570, 580, 590, 591 vb Tekdüzen Muhasebe Sistemi hesaplarına kayıtlı bulunan tutarlar yok edilecek veya sıfırlanacaktır.

    1. <LI =Ms&#111;normal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; mso-list: l8 level1 lfo4; tab-stops: list 36.0pt">31.12.2003 tarihli bilançoda düzeltmeye tabi tutulacak unsurlarda değer sorunu veya tutar sorunu aşağıdaki kavramlarla çözülebilecektir.</LI>


    Düzeltmeye tabi tutulacak unsurlara ilişkin üç değer kavramı önemli olmaktadır:

    · Düzeltme Öncesi Değer: Düzeltmeye tabi tutulacak unsurların 31.12.2003 tarihli bilançoda yer alan değerleridir.

    · Düzeltmeye Esas Değer: Düzeltilecek unsurların, düzeltme işlemine tabi olacak değerleridir. Diğer bir ifade ile varsa yeniden değerleme artışlarının dikkate alınmaması, varsa aktifleştirilmiş reel olmayan finansman maliyetleri varsa dikkate alınmaması gibi.

    · Düzeltme İşleminde Kullanılacak Endeksler veya Düzeltme Katsayıları ve Düzeltme İşleminin Yapılması: Düzeltme işlemi endekslemeye dayalı olarak yapılacaksa iki tip endeks karşımıza çıkmaktadır. Bunlardan ilki Hedef Endeks’tir. Hedef endeks Aralık 2003 endeksidir ve 31.12.2003 tarihli Bilançonun düzeltilmesinde hedef alınacak endeksi oluşturmaktadır. Diğeri ise ait olunan endekstir. Her bir insanın doğum tarihinde olduğu gibi, düzeltmeye tabi tutulacak unsurların ait oldukları endeksler veya bu ait oldukları endekslerden türetilmiş düzeltme katsayıları söz konusudur. Konuyla ilgili olarak dikkat edilmesi gereken hususlardan biri düzeltmeye tabi tutulacak unsurların hangi döneme ilişkin düzeltme katsayısı veya endekse bağlı olarak düzeltilmesinin karar verilmesidir. Bu konuda 328 no.lu VUK genel Tebliğinde yeterli açıklamalar mevcuttur. Burada dikkat edilecek iki husus vardır. Amortisman süresi dolmuş sabit kıymetlerin düzeltilmesi ihtiyari bırakılmıştır. Bu unsurları ve bunların birikmiş amortismanlarını düzeltmek istemeyen işletmeler, bu unsurların hem maliyetlerinin hem de birikmiş amortismanlarının ait oldukları endekslerinin Aralık 2003 olarak seçilmesi, diğer bir ifade ile düzeltme katsayılarının 1 olarak yapılandırılması gerekli olmaktadır. Aynı uygulama ödenmemiş sermaye ve ödenmemiş sermayenin sermayeye tekabül eden kısmı için de geçerlidir.

    · Düzeltilmiş Değerler: Düzeltilmiş değerler, düzeltmeye esas değerler ile düzeltme katsayılının çarpılması veya endekslenmesi sonucunda bulunan değerlerdir. Düzeltilmiş değerler, düzeltilmiş bilançonun temelini oluşturan değerlerdir.

    · Düzeltme Farkları: Düzeltme farkları, düzeltilmiş değerler ile düzeltme öncesi değerler arasındaki farkları oluşturmaktadır. Unutulmamalıdır ki, bu farklar bazen olumlu ve bazen olumsuz olarak karşımıza çıkabilmektedir.

    · Amortismana Tabi Kıymetlerde Artış Oranı: Amortismana tabi kıymetlerin birikmiş amortismanlarının düzeltilmesi özel bir uygulamaya tabi tutulmuştur. Buna göre öncelikle amortismana tabi kıymetlerde artış oranının bulunması ve birikmiş amortismanların bu artış oranına göre düzeltilmesi gerekir. Amortismana tabi kıymetlerde artış oranı, ilgili amortismana tabi unsurun düzeltme farkının düzeltme öncesi değere bölünmesi şeklinde bulunabilmektedir.

    1. <LI =Ms&#111;normal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; mso-list: l8 level1 lfo4; tab-stops: list 36.0pt">31.12.2003 Tarihli Bilançoların Düzeltilmesinde Yıllara Yaygın Olmayan İşlemlerde Düzeltme Farklarının Kaydedilmesi: </LI>


    Yıllara yaygın işlemleri temsil eden 17 ve 35 no.lu hesap grubu dışında kalan parasal olmayan unsurların düzeltilmesinde ortaya çıkan düzeltme farkları ile sıfırlanacak hesapların bakiyeleri öncelikle 698 no.lu hesaba kaydedilecektir. Bu farklar 698 no.lu hesaba kaydedilirken, parasal olmayan unsurlarda alt öncelikle alt hesaplarda yapılandırılacak Enflasyon farkları hesaplarına kaydedilecektir. Ancak Sermaye Hesabının enflasyon farkı alt hesapta değil, 502 ve 503 no.lu hesaplarda yapılandırılacak ana hesaplara kaydedilecektir. Daha sonra 698 no.lu hesap bakiyesine göre Geçmiş Yıllar Karları ve Geçmiş Yıllar zararları hesaplarından biriyle kapatılacaktır. Bu uygulama sonucu 698 no.lu hesabın bakiyesi, işletmeden çekilmediği müddetçe hiçbir zaman vergilendirme ile ilişkilendirilmeyecektir. Bu nedenle bu hesabın bakiyesinin 571 Düzeltilmiş Geçmiş Yıllar Karları veya 581 Düzeltilmiş Geçmiş Yıllar Zararları şeklinde yapılandırılacak hesaplara aktarılması ve bu hesaplarda izlenmesi yararlı olacaktır.

    1. <LI =Ms&#111;normal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; mso-list: l8 level1 lfo4; tab-stops: list 36.0pt">31.12.2003 Tarihli Bilançoların Düzeltilmesinde Yıllara Yaygın İşlemlerde Düzeltme Farklarının Kaydedilmesi: </LI>


    Yıllara yaygın işlemleri temsil eden 17 ve 35 no.lu hesap grubunda yer alan hesapların düzeltilmesinde ortaya çıkan düzeltme farkları öncelikle 697 no.lu hesaba kaydedilecektir. Bu farklar 697 no.lu hesaba kaydedilirken, bu işlemlerle ilgili parasal olmayan unsurlarda alt öncelikle alt hesaplarda yapılandırılacak Enflasyon farkları hesaplarına kaydedilecektir. Bu uygulama sonucu 697 no.lu hesabın bakiyesi, iş bitimine kadar ve iş bitiminde vergilendirme ile ilişkilendirilmeyecektir. Bu doğrultuda bu hesabın bakiyesi 178 ve 358 no.lu hesapların altında açılacak Düzeltilmiş Geçmiş Yıllar Enflasyon Farkları şeklinde yapılandırılacak hesaplara aktarılması ve bu hesaplarda izlenmesi yararlı olacaktır.

    İHTİYARİLİKTEN TAM OLARAK YARARLANAN VE YIL SONUNA KADAR HERHANGİ BİR ŞEY YAPMAYAN İŞLETMELERİN 31.12.2004 TARİHLİ BİLANÇOLARININ DÜZELTİLMESİNDEN ÖNCE DİKKAT EDECEKLERİ KONULAR

    31.12.2004 tarihli bilançoların Vergi Usul Kanununun Mükerrer 298/A maddesi hükümlerine göre enflasyon düzeltmesine tabi tutulmasının bir zorunluluk olduğu, Vergi usul Kanununa göre Maliye Bakanlığı tarafından yayınlanan 14 No.lu Sirkülerde de açıkça belirtilmiştir.

    İhtiyarilikten tam olarak yararlanarak, 2004 yılı boyunca 5024 sayılı Kanun kaps----- herhangi bir şey yapmayan işletmelerin 31.12.2004 tarihine ilişkin bilançolarının düzeltilmesinde önce yapılması gereken bazı işlemler söz konusudur. Bu işlemleri genel olarak ve sırasıyla aşağıdaki sınıflandırmak mümkündür:

    · 2004 yılına ilişkin dördüncü geçici vergi dönemine ilişkin raporlama yapılabilir durumda olunmalıdır.Diğer bir ifade ile Tekdüzen Muhasebe Sistemi Kapsamında kullanılan 7 no.lu hesapların kapatılmış veya kapatılabilir durumda olması sağlanmış olmalıdır.

    · 31.12.2003 tarihli bilançonun düzeltilip düzeltme farklarının 31.12.2004 tarihi itibariyle defterlerde kaydı yapılmış olmalıdır.

    · 31.12.2003 tarihli düzeltilmemiş bilançoda yer alıp, 2004 yılı gelir ve gider hesaplarına etki eden hesapların, gelir ve gider hesaplarındaki etkileri yeniden ayarlanmalıdır. Bu işlemlere ilişkin örnekler aşağıdaki gibidir:

    a) Geçici hükümlerden yararlanıp, 2004 yılı boyunca yeniden değerleme yapılmış ve kayıtlara alınmış olabilir.

    b) 2004 yılı boyunda, geçici vergi raporlamaları için amortisman ve tükenme payları hesaplanıp kayıtlara geçirilmiş olabilir.

    c) 2004 yılı boyunca, stoklardan satışlar maliyeti hesaplarına aktarmalar yapılmış olabilir.

    d) 31.12.2003 tarihli bilançoda yer alıp düzeltilmesi gereken alınan avanslardan veya gelecek yıl/ay gelirlerinden 2004 yılı boyunca gelir hesaplarına aktarmalar yapılmış olabilir.

    e) 31.12.2003 tarihli bilançoda yer alıp düzeltilmesi gereken verilen avanslardan 2004 yılı boyunca başka hesaplara aktarmalara yapılmış olabilir.

    f) 31.12.2003 tarihli bilançoda yer alıp düzeltilmesi gereken gelecek yıl/ay giderlerinden 2004 yılı boyunca gider hesaplarına aktarmalar yapılmış olabilir.

    g) 31.12.2003 tarihli bilançoda yer alıp düzeltilmesi gereken parasal olmayan aktiflerden 2004 yılı boyunca elden çıkarılanlar olabilir.

    · 31.12.2003 tarihli bilançoda yer alıp sıfırlanması gereken öz kaynak unsurlarından 2004 yılı boyunca yeniden oluşanlar olabilir. Bunların dikkate alınmamasını sağlayacak yeni sıfırlama işlemleri yapılmış olmalıdır.

    · 31.12.2003 tarihli bilançoda yer alıp sıfırlanması gereken öz kaynak unsurlarından 2004 yılı boyunca sermaye artırımında kullanılanlar olabilir. Bunların dikkate alınmamasını sağlayacak işlemler yapılmış olmalıdır.

    İHTİYARİLİKTEN TAM OLARAK YARARLANAN VE YIL SONUNA KADAR HERHANGİ BİR ŞEY YAPMAYAN İŞLETMELERİN 31.12.2004 TARİHLİ BİLANÇOLARININ DÜZELTİLMESİNDE DİKKAT EDECEKLERİ KONULAR

    İster ihtiyarilikten tam olarak yararlanma, ister kısmi olarak yararlanma, isterse yararlanmama olsun, bilanço esasına tabi gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin Vergi Usul Kanunun Mükerrer 298/A Maddesi kapsamında 31.12.2004 tarihli bilançolarını düzeltmelerinin bir zorunluluk olduğu Vergi Usul Kanunun 14 no.lu Sirkülerinde Maliye Bakanlığı tarafından ayrıntılı bir şekilde açıklanmıştır.

    31.12.2004 tarihli bilançoların düzeltme işlemine tabi tutulmadan önce, bundan önceki kısımda belirtilen alt yapının hazırlanmış olması gerekir. Aksi halde yapılacak düzeltme işlemi doğru olmayabilecektir. Bu durumda Devletin aleyhine sonuç yaratacak bir uygulama, Vergi Usul Kanunu Değerleme Hükümlerine aykırı bir durum ortaya koyacaktır.

    31.12.2004 tarihli bilançonun düzeltilmesinde ve düzeltme farklarının muhasebe kayıtlarına alınmasında nelerin yapılması gerektiği Vergi Usul Kanununa göre Maliye Bakanlığı tarafından yayınlanmış 8 no.lu Sirkülerde ayrıntılı bir şekilde açıklanmıştır. Ayrıca 328 sayılı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde, bu tebliğ ile ilgili olarak yapılan düzeltme ve Vergi Usul Kanununa dayalı olarak Maliye Bakanlığı tarafından yayınlanan Sirkülerde ayrıntılı olarak açıklanmıştır.

    Bunlara dayalı olarak 31.12.2004 tarihli bilançonun düzeltilmesi ve düzeltme işlemlerinin kaydedilmesinde dikkate alınacak konular şunlardır.

    1. 31.12.2003 Bilançolardaki unsurların Düzeltilecek, Düzeltilmeyecek, ve Yok Edilecek (Sıfırlanacak) şeklinde sınıflandırılmasıdır.

    Söz konusu bilançoda parasal olarak tanımlanmış unsurlar düzeltilmeyecektir. Parasal olmayan olarak tanımlanmış unsurlar ise düzeltilecektir. Hangi unsurun parasal, hangi unsurun parasal olmayan olarak tanımlanması ve bunlara ilişkin listeler 328 no.lu VUK Genel Tebliğinin eklerinde yer almıştır.

    328 no.lu Tebliğe göre, aksine hüküm olmadıkça öz kaynak unsurları parasal olmayan olarak tanımlanmıştır. Ancak, istisnaları vardır:

    · Ödenmemiş sermaye ve ödenmemiş sermayenin Sermayeye tekabül eden kısmı parasal olarak kabul edilmiştir. Çünkü borç-alacak ilişkisi yaratmaktadır.

    · Ödenmiş Sermayenin nakden ödenmiş kısmı ile emisyon primlerinden, hisse senedi iptal karlarından, kar yedeklerinden, ve geçmiş yıl karlarından yapılan sermaye artışları, parasal olmayan olarak kabul edilip düzeltilecektir. Eğer 2004 yılında bunların dışındaki unsurlardan yapılan sermaye artışları varsa düzeltme işleminde dikkate alınmayacaktır.

    · Hisse Senedi İhraç Primleri, Hisse Senedi İptal Karları, Yasal Yedekler, Statü Yedekleri, Olağanüstü Yedekler, Sabit Kıymet Yenileme Fonu parasal olmayan olarak kabul edilip düzeltilecektir. Bunların dışında kalan ve 522, 523, 524, 525, 529, 548, 570, 580, 590, 591 vb Tekdüzen Muhasebe Sistemi hesaplarından 2004 yılında ortaya çıkan tutarlar varsa öncelikle yok edilecek veya sıfırlanacaktır.

    2. 31.12.2004 tarihli bilançoda düzeltmeye tabi tutulacak unsurlarda değer sorunu veya tutar sorunu aşağıdaki kavramlarla çözülebilecektir.

    Düzeltmeye tabi tutulacak unsurlara ilişkin üç değer kavramı önemli olmaktadır:

    · Düzeltme Öncesi Değer: Düzeltmeye tabi tutulacak unsurların 31.12.2004 tarihli bilançoda yer alan değerleridir.

    · Düzeltmeye Esas Değer: Düzeltilecek unsurların, düzeltme işlemine tabi olacak değerleridir. Diğer bir ifade ile varsa 2004 yılında gerçekleştirilen yeniden değerleme artışlarının dikkate alınmaması, varsa 2004 yılında aktifleştirilmiş reel olmayan finansman maliyetleri varsa dikkate alınmaması gibi.

    · Düzeltme İşleminde Kullanılacak Endeksler ve Düzeltme İşleminin Yapılması: Düzeltme işlemi endekslemeye dayalı olarak yapılacaktır. Burada karşımıza iki tip endeks çıkmaktadır. Bunlardan ilki Hedef Endeks’tir. Hedef endeks Aralık 2004 endeksidir ve 31.12.2004 tarihli Bilançonun düzeltilmesinde hedef alınacak endeksi oluşturmaktadır. Diğeri ise ait olunan endekstir. Düzeltmeye tabi tutulacak unsurlardan, 31.12.2003 tarihli düzeltilmiş bilançodan devredip ve 31.12.2004 tarihli bilançoda var olan unsurlar için Aralık 2003 endeksi kullanılacaktır. Bu iki endeksin oranlanması sonucunda bulunan düzeltme katsayısına Sirkülerde Taşıma Katsayısı denmektedir. Düzeltmeye tabi unsurlardan 2004 yılında sisteme girmiş olanların endeksleri ise sisteme girdikleri aya ait endeks dikkate alınacaktır. Bu konuyla ilgili olarak dikkat edilmesi gereken hususlardan biri düzeltmeye tabi tutulacak unsurların hangi aya ilişkin endekse bağlı olarak düzeltilmesinin karar verilmesidir. Bu konuda 328 no.lu VUK genel Tebliğinde yeterli açıklamalar mevcuttur. Burada dikkat edilecek iki husus vardır. Amortisman süresi dolmuş sabit kıymetlerin düzeltilmesi ihtiyari bırakılmıştır. Bu unsurları ve bunların birikmiş amortismanlarını düzeltmek istemeyen işletmeler, bu unsurların hem maliyetlerinin hem de birikmiş amortismanlarının ait oldukları endekslerinin Aralık 2004 olarak seçilmesi, diğer bir ifade ile düzeltme katsayılarının 1 olarak yapılandırılması gerekli olmaktadır. Aynı uygulama ödenmemiş sermaye ve ödenmemiş sermayenin sermayeye tekabül eden kısmı için de geçerlidir.

    · Düzeltilmiş Değerler: Düzeltilmiş değerler, düzeltmeye esas değerlerin endekslenmesi sonucunda bulunan değerlerdir. Düzeltilmiş değerler, düzeltilmiş bilançonun temelini oluşturan değerlerdir.

    · Düzeltme Farkları: Düzeltme farkları, düzeltilmiş değerler ile düzeltme öncesi değerler arasındaki farkları oluşturmaktadır. Unutulmamalıdır ki, bu farklar bazen olumlu ve bazen olumsuz olarak karşımıza çıkabilmektedir.

    · Amortismana Tabi Kıymetlerde Artış Oranı: Amortismana tabi kıymetlerin birikmiş amortismanlarının düzeltilmesi özel bir uygulamaya tabi tutulmuştur. Buna göre öncelikle amortismana tabi kıymetlerde artış oranının bulunması ve birikmiş amortismanların bu artış oranına göre düzeltilmesi gerekir. Amortismana tabi kıymetlerde artış oranı, ilgili amortismana tabi unsurun düzeltme farkının düzeltme öncesi değere bölünmesi şeklinde bulunabilmektedir.

    3. 31.12.2004 Tarihli Bilançoların Düzeltilmesinde Yıllara Yaygın Olmayan İşlemlerde Düzeltme Farklarının Kaydedilmesi:

    Yıllara yaygın işlemleri temsil eden 17 ve 35 no.lu hesap grubu dışında kalan parasal olmayan unsurların düzeltilmesinde ortaya çıkan düzeltme farkları öncelikle 698 no.lu hesaba kaydedilecektir. Bu farklar 698 no.lu hesaba kaydedilirken, parasal olmayan unsurlarda alt öncelikle alt hesaplarda yapılandırılacak Enflasyon farkları hesaplarına kaydedilecektir. Ancak Sermaye Hesabının enflasyon farkı alt hesapta değil, 502 ve 503 no.lu hesaplarda yapılandırılacak ana hesaplara kaydedilecektir. Daha sonra 698 no.lu hesap bakiyesine göre 648 Enflasyon Düzeltmesi Karları veya 658 Enflasyon Düzeltmesi Zararları hesaplarından biriyle kapatılacaktır. Bu uygulama sonucu 698 no.lu hesabın bakiyesi nihai vergilendirmeye dahil edilmiş olacaktır.

    4. 31.12.2004Tarihli Bilançoların Düzeltilmesinde Yıllara Yaygın İşlemlerde Düzeltme Farklarının Kaydedilmesi:

    Yıllara yaygın işlemleri temsil eden 17 ve 35 no.lu hesap grubunda yer alan hesapların düzeltilmesinde ortaya çıkan düzeltme farkları öncelikle 697 no.lu hesaba kaydedilecektir. Bu farklar 697 no.lu hesaba kaydedilirken, bu işlemlerle ilgili parasal olmayan unsurlarda alt öncelikle alt hesaplarda yapılandırılacak Enflasyon farkları hesaplarına kaydedilecektir. Bu uygulama sonucu 697 no.lu hesabın bakiyesi, iş bitimine kadar vergilendirilmeyecek ve iş bitiminde vergilendirme işlemine tabi tutulacaktır. Bu doğrultuda bu hesabın bakiyesi 178 ve 358 no.lu hesapların altında açılacak Vergilendirmeye Tabi Enflasyon Düzeltme Farkları şeklinde yapılandırılacak hesaplara aktarılması ve bu hesaplarda izlenmesi yararlı olacaktır. <BR style="PAGE-BREAK-BEFORE: always; mso-special-character: line-break" clear=all>

    SONUÇ
    Bu çalışmaya bağlı olarak aşağıdaki hususları bir kez daha okuyucunun dikkatine sunmakta yarar vardır.

    · 5024 sayılı yasal düzenleme bir vergi mevzuatı düzenlemesidir.

    · 5024 sayılı yasal düzenleme ile Vergi Usul Kanununa eklenen Geçici 25 Madde ve buna bağlı olarak yapılacak olan 31.12.2003 tarihli bilançoların düzeltilmesi ve düzeltme farklarının 2004 yılı defterlerine kaydedilmesi bir zorunluluktur. Bu zorunluluğun yerine getirilmesinde ihtiyariliklere dayalı ertelemeler getirilmiştir.

    · 5024 sayılı yasal düzenleme ile Vergi Usul Kanununda değiştirilen Mükerrer 298/A Maddesi ve buna bağlı olarak yapılacak olan 31.12.2004 tarihli bilançoların düzeltilmesi ve düzeltme farklarının 2004 yılı defterlerine kaydedilmesi bir zorunluluktur. Bu zorunluluğun yerine getirilmesi koşullara bağlanmıştır ve bu koşullar 2004 yılında gerçekleşmiştir.

    · 5024 sayılı yasal düzenleme ile vergi mevzuatında bazı hükümler yürürlükten kaldırılmış ve bazı hükümler değiştirilmiştir. Bunların yürürlüğe girmesi ihtiyariliklere bağlanmıştır. İhtiyarilikten tam olarak yararlanan işletmeler, bunların etkilerini temizlemek durumundadır.

    5024 sayılı yasal düzenleme ile iş hayatımıza giren uygulamaların yerine getirilmesinde tüm okuyucularımızı bu konuda daha dikkatli davranmalarını öneriyorum.
    Gerçekçi Ol İmkansızı İste

  3. #3
    Kıdemli Üye
    Üyelik tarihi
    14.Aralık.2005
    Nereden
    SMMM
    Mesajlar
    295


    580 ve 502 de ki rakamların akibeti ne olacak


    tşk.

  4. #4
    Ziyaretci


    502 Sermayey ilave edilebilir, 580 ise doğacak karlardan mahsup edilir.


    Saygıyla,



Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •