Alıntı ile CevaplaŞu ana kadar böyle bir yazı henüz ulaşmadı ama ticari faaliyet göstermeyen bir depoyu sicil masrafı çıkararak kayıtlara alınmak istenmesi büyük haksızlık. Bilgilendirme için teşekkür ederiz.
Bugünlerde şirketlerimize Ticaret Sicil Müdürlüğünden yazılar gelmeye başladı.
Gelen yazıda özetle " Daha önce merkez sicil numarası altında tescil edilmiş bulunan........ adresindeki işyerinizin (ek işyeriniz/ satış yeriniz/ deponuz/ imalathaneniz v.s. ) ayrı biri sicil ve mersis numarası altında şube olarak tescil edilmesini bu şubeye yeni bir temsilci /müdür tayin edilmesini..... " şeklinde devam ediyor.
Meslekte biraz eski olanlar hatırlayacaktır. Yanlış hatırlamıyorsam 2000 li yılların ortasına kadar 2. bir işyerini ( yani satış mağazası, ek işyeri, imalathane, depo gibi ) vergi dairesine bildirmek istediğimiz zaman Vergi dairesi bu işyerini önce ticaret sicile bildirmemizi oradan alacağımız tescil evrakı ile başvurmamızı şart koşardı. Bizler de önce karar alır, noterden tasdik ettirir, Ticaret sicile tescil ettirip tescil evrakı karar sureti ve dilekçe ile vergi dairesine başvururduk.
Bu durum çok tartışma konusu olmaya başlamıştı. Çünkü işyeri küçük gelen yanındaki yeri de kiralayıp aynı işin bir bölümü orada yapıyordu, veya depo tutuyordu veya satış bölümü için ayrı bir yer kiralıyordu. Bütün bunları Vergi Dairesine bildirmek için Ticaret sicilden geçmek gerekiyordu ve bunun içinde yüksek miktarda harç, ilan ve tescil ücreti ödeniyordu. Bu konulardan oldukça şikayet edilmeye başlanmıştı. Çünkü haklı olarak gereksiz iş yükü ve masraf çıkarıyordu. Daha sonra yanılmıyorsam 2006-2007 den sonra Vergi Daireleri bu tür 2. işyerlerini bildirirken Ticaret Sicilde tescil edilme şartı aramadı. Bir karar ve dilekçe ile Vergi Dairelerine bildirmeye başladık.
Şimdi gelen yazılar ile 2006 dan önce bildirilen o işyerlerinin şube olarak ayrı sicil ve mersis numarası ile tescil edilmesi talep edilmektedir. Tabi buna bağlı olarak karar alma, imza beyanı, iş yükü ve masraf ortaya çıkıyor.
Buradaki yanlışlığı veya haksızlığı umarım görebiliyorsunuz. Yani 2006 dan önce Ticaret sicile bildirilmek zorunda kalınmış ör. bir deponun bugün şube olarak tescili talep edilirken 2006 dan sonra ( bu tarih kesin değil tahmini yazıyorum ama hepinizin de bildiği gibi artık 2. işyerlerinin bidiriminde uzun süreden beri Vergi Dairesi Ticaret Sicili tescili aramıyor ) açılmış bu tür işyerlerinin şube olarak tescili yapılmayacak çünkü Ticaret Sicil kayıtlarında gözükmüyormuş da ondan. Düşünebiliyor musunuz aynı işi yapan iki firmadan biri deposunu 2004 açmış diğeri 2008 de açmış ise 2004 de açan bugün o depoyu şube olarak tescil ettirmek zorunda kalacak diğeri bunu yapmayacak.
Bilmiyorum bu yazılardan sizlere de geldi mi. Ticaret odaları üyelerin maddi ve manevi haklarını korumak durumunda değil mi. Bu haksızlığa dur denilmesi için herkesin müşterilerini bilgilendirip odalara müracaat etmesini sağlamasında azami fayda bulunmaktadır.
Konu DUMANLI tarafından (02.Aralık.2021 Saat 09:41 ) değiştirilmiştir.
Şu ana kadar böyle bir yazı henüz ulaşmadı ama ticari faaliyet göstermeyen bir depoyu sicil masrafı çıkararak kayıtlara alınmak istenmesi büyük haksızlık. Bilgilendirme için teşekkür ederiz.
Bu yazıdan bizden başka kimseye gelmedi mi şimdi merak ettim. Ticaret odası ile görüştük herhangi bir şekilde karar alınarak gazetede ilan edilmiş her türlü işyerine yazı gelecek dedi.
Yazının tarihi sayısını hatırlamıyorum ama; aynı belediye sınırları içerisinde açılacak depo, şube, irtibat ofisi gibi yerlerde ayrı bir sicil açılmayacak gibi bir yazı vardı. O yazıya istinaden bizde 2005 ya da 2006 olması lazım, o tarihten sonra aynı il sınırları içinde açılan hiç bir şubeye tescil ve ilan yaptırmadık, vergi dairesinde kaydını açtık sadece. Vergi dairesi işlem yönergesinde de var diye hatırlıyorum bu durum. Ama ticaret sicil nizamnamesine bağlı ayrı bir yazıda mevcuttu diye biliyorum.
Ama farklı illerde ya da ilçelerde birden fazla ticaret sicil memurluğu varsa o sicil memurluğu alanı dışında (örneğin antalya ticaret odasına kayıtlı iken alanya ticaret odası sınırları içinde açılacak şube gibi) açıldığında pek tabi tescil ve ilan açıyor, müdür ataması yapıyoruz.
Sizde ki durum buna has olabilir. Antalya - Alanya ticaret odaları örneğinde olduğu gibi.
Sayın Kerem21
Bizdekiler aynı durum değil. Ör. Bir şirketimizin 2. işyeri aynı sokakta merkezinden 15 mt ileride. İlk mesajımda da yazdığım gibi 2006 yılına kadar olan uygulamadan kaynaklanan garip bir durum. Herhangi bir şekilde tescil edilmiş işyeri ise o şubeye çevrilecek ayrı bir sicil ve mersis numarası alacak deniyor.
Ayni yazi bizim bir limited şirketimize geldi 2004 yilinda ek işyeri olarak tescil etmiş olduğumuz bi firmayi şube işyerine çevrilecek dendi dün karari aldim ticaret odasi tescil ettirdim 4.000 tl'de para bayildik ito'ya 2006 yilindan önce ek işyeri olarak tescili yapilan bütün firmalara bu yazi geleceği söylendi
Benim bildiğim şube açılışlarının ticaret siciline tescili zorunludur. Vergi dairesi tescil olup olmadığına bakmadan şubeyi açabilir (ki bizde yapıyoruz masraflar çok yüksek çünkü) ama tescil şartı olmadığı manasına gelmemeli.
Benim mesajlarımı sanırım tam olarak okumamışsınız. Ticaret kanunundaki şubeden bahsetmiyoruz.K.Ozan Nickli Üyeden Alıntı
diyelimki tescil yaptırmadınız. Ne yapacaklar gelip zorla mı yapacaklari polis mi getirecekler. Maliyeye stopaj kesintisini bildirdikten sonra yaptırmazsanız ticaret sicil napabilir ki. Tescili mi iptal eder ki zaten tescilli değil. Vergi dairesine mi şikayet eder. Hatta stopaj kesintisini bildirdikten sonra maliyeye bile bildirmesen bişey olmaz vergi kaybı olmadıktan sonra. En fazla belediye ruhsatı alınması gereken bir yer ise zorluk çıkabilir. Onun dahi üstesinden gelinir. Bence ticaret sicilden gelen yazıyı hiç kaale almaya gerek yok.
1- Bu işyeri daha önce ek işyeri olarak tescil edilmiş şimdi şubeye çevrilmesi talep ediliyor.
2-Gelen yazıyı sanrım hiç görmediniz. TTK ceza maddelerinden bahsediyor. Müşteri adına neden cezayı göze alalım. En son ihtimal tescil ettireceğiz tabi ama ağır masrafları var.
3- Asıl vurguladığım uygulamamanın çok adil olmadığı hata saçma olduğu yönünde. Çünkü 2006 dan önce bu tür işyerleri tescil edilirken 2006 dan sonra tescil edilmedi. Yani hasbelkader tescil edilen yakalandı tescil ettirmeyen kurtuldu. Her zamanki gibi işlemini yapan vergisini erken ödeyip af çıktığı zaman ki duruma düşmüş oldu.
4- Bu işyerleri bir banka şubesi gibi bir supermarket şubesi gibi değil ki her şubesinin ayrı yönetimi ve imza yetkilisi olsun. Bir deponun bir imalathanenin temsilcisi ayrı sermayesi ayrı temsili ve yönetimi olmaz. TTK nın şube ruhundan kasdettiği de bu değil ama gel de şimdi bunu anlat. Ticaret odaları tüccarların temsilcisi ama tüccarların buradaki mağduriyetini önleyecek duyarlılıkta değil belki olaydan haberleri dahi yok.
5 -O nedenle kanımca her şirket veya tescilli şahıs firması odalarını harekete geçirmeli belki o zaman yanlıştan dönerler.
Yetkileriniz