Tek çözüm avrupa da olduğu gibi ağır cezaların ve sıkı denetimlerin olmasıdır.Ne zaman devlet belirli zaman aralıkları ile çeşitli yöntemlere göre inceleme yapar, ancak o zaman bu meslek itibar sahibi olur.Sürekli inceleme ve denetim olursa meslek mensupları işleri yetiştiremeyip kayıtları tam yapamayacağı için fazla defter tutmazlar.Bu yüzden defter fiyatları da ciddi şekilde artış gösterecektir.Karce üstadıma tekrar geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.Kota çözüm olabilir fakat ruhsat kiralama durumu olacaktır.ek olarak baba,oğul ve karı koca gibi tek evde çift ruhsata sahip olan kişiler var.bu yüzden uygulaması zor olacaktır.
'Harvard üniversitesinden 10.000,00 dolara alacağınız bir yıllık eğitimi, 5 dolarlık kütüphane kartıyla da alabilirsiniz.''
-ALBERT EİNSTEİN-
Dünyanın en değerli varlığıda insan , en aşağılık varlığıda insan. Eee mali müşavirde insan olduğuna göre. İnsan faktörü muhasebe ücreti defter tasdik ücreti işlem ücreti konularında devreden çıkmazsa eğer insanın iki türlüsünüde görmeye devam edeceğiz.
Kendini Bil Kendini
Maalesef Türkiye'de cezalar ile iş yürümez. Çünkü bizleri yöneten her hükümet iktidarı koltuğu kaybetmemek için taviz üzerine taviz veriyor. Her gelen lider ölünceye tontonlayıncaya kadar koltuğa yapışıyor bırakmıyor. Ayrıca cezalar çok ağır ve enflasyon var. Mükelleflere ve halka ceza yazmak toplu infiale yol açar. Hem suçu olmayan enflasyon çekilecek. Hem de saça sapan birbiri ile çelişen kanunlara göre ceza yazılacak.spawn43 Nickli Üyeden Alıntı
Kota konusunda diyelim ki, 2017 yılı sonunda vergi dairesinde kim ortak kim tek başına muhasebecilik yapıyor belli. Bu tarihten sonra belge kiralama ortaklıklarda, 50 defter sınırına ilaveten 10 defter veya 5 defter fazla tutabilir diye madde konulur. Yeni ilk işe başlayanlar 3 sene içinde 20 defter ile sınırlandırılabilir. Her türlü üçkağıtçılar ortaya hemen çıkarılabilir. Kısaca yeterki istensin.
sayın karce
seçimi kaybederlerse siz o zaman cezalara bakın katmerli gelir cezalar cezalandırmak için
Spawn43' e katılıyorum. Avrupa ve bilhassa ABD' de mali müşavirlik çok saygın, çok ciddi ve çok zorlu bir meslektir. Kazancı da öyle avukat kazancıyla bile ölçülemez, hele ABD' de. Bu yüzden defter tutma hizmetleri dahi kurumsal şirketler tarafından yapılmaktadır.
Mali müşavirliğin önünü açacak yegane yol, denetimlerin artmasıdır. Vergi kaçakçılığı, ABD' de adi suçlar içinde cezası en ağır suçlardan birini oluşturmaktadır. Vergi kaçırma, vergi kaçırmaya aracılık etme, vazifesini ihmal sonucu vergi kaçırılmasına sebebiyet verme gibi suçlardan ötürü ABD' de hiç bir mali müşavir gereğinden fazla defter tutmaz, müşteriye ederinden daha az bir ücret teklif etmez.
Biz de durum tam tersidir. Vergi kaçırma suçu, vergiyi faiziyle birlikte geri ödemedir. Artık alışkanlık haline gelmiş aflardan faydalanıp sıyrılmadır. Mali müşavir olarak yaptığı beyannamelerin arkasında durmamaktır. K/Z hesabını bilmemektir, mükellefin dönem sonu stok beyanına göre hesaplamaktır. Banka ekstrelerini işlememek, carileri makbuzsuz kapatmak bunlar gündelik işlerimizdendir. Yaptığımız hatadır ama her niyeyse cezası da yoktur.
Ancak ve ancak; vergi kaçırmanın, kaçırılmasına aracılık etmenin, vazifesini ihmal sonucu vergi kaçırılmasına sebebiyet vermenin cezalandırılması olursa bu meslek düzelir.
Örneğin; stok tutmayan işletmenin defterini kimse tutmaz ya da mali müşavir kendi yanında da tutar. Haricinde; banka ekstresi, cari makbuzlar olmadan kimse defter işlemezse meslek mensubu sayısı zaten yetmez bu defterlere. 110 bin meslek mensubu 2 milyon gelir vergisi mükellefi ile 1 milyon şirketin defterini tutuyor. Oranlarsak kişi başı minimum 27 defter düşüyor. Bunlarda kendi muhasebesi olan, birden fazla müşavir çalıştıran binlerce şirketi çıkarırsanız her mali müşavire ortalama 60-70 defter düşmektedir.
Yaptığınız işin bir cezası var, hata yaparsanız sizi de mükellefinizi de affetmem diyen bir kanun olursa ve bu kanun adilane yürütülürse adam başı 10 defter bile tutsak yeter de artar bile.
Ötesi bence laf ı güzaf.
Sayın kerem21 yazdıklarınıza katılıyorum
Sizinkilere ilaveten benimde eklemek istediklerim var
Bazı meslek mensuplarının gerek bilerek gerek bilgisizlikten gerek şartların zorluğundan dolayı ihmal ve kusur vazifesini hakkıyla yerine getirmeyip mükellefin gözünü boyayarak gemisini yürüttüğü hepimizce malumdur.
bunlarda sizinle hem fikirim hem bu tip meslektaşlardan dolayı zarar görmüş kişilerden biriyim.
Ancak Nasrettin hocanın dediği gibi bu hırsızın hiç mi suçu yok
Şimdi bu hırsız kim mükellef mi? muhasebeci mi ? maliye mi ?
Siz evinizi aracınızı işyerinizi kilitlemedikten sonra hatta bazı hallerde alarm taktırmadıktan sonra kısacası tedbiriniz almadıktan sonra hırsıza ne deseniz boş.hatta tedbirinizi alsanız dahi hırsız hırsızlığını yapacaktır.
Evimizde işyerimizde tedbiri alması gereken biz iken vergi kayıp ve kaçakları konusunda da tedbir alması gereken makam maliyeden başkası olamaz.bu hırsızlar he zaman her ortamda olacaktır.
maliye bu kadar kayıp ve kaçak varken bunlardan haberim yok derse düştüğü duruma Allah kimseyi düşürmesin.
acziyet içinde bir maliyemiz var demektir.
yok haberim var derse o zaman da hırsızlara göz yuman bir maliyemiz var demektir.
Haberim yok diyemeyeceğine göre neden mi ?
konular aşağıdaki gibidir
balık baştan kokar demiş atalarımız boşuna dememiş
Bence Haberi olduğunu düşündüğüm maliyemizin bildikleri ama bir türlü ses çıkarmayıp tedbir almadıkları konular aşağıdaki gibidir
-Sgk da asgari ücret almadığı halde asgari ücretli olarak gösterildiğini bilmemesinin imkanı yok.bu durum işinide gelmiyor değil herkes tam olarak aldığı ücretten primi yatsa emekli maaşları katlanır da katlanır.üç kuruş emekli maaşı vermez.mesai fazla çalışma gibi ücretlerin neredeyse hiç gösterilmediği durumları bilmemesinin imkanı yok.10 yıldır çalışanında asgari ücretten yeni işe gireninde asgari ücretten çalıştırdığını beyan eden işyerlerine ne oluyor bi bana anlat diyecek kimse yok mu
-İhracatımız 150-200 milyar dolarmış mışta mışmış.hadi canım yaa onlar resmi rakkamlar.takım elbiseyi 50 tl den gömleği 5 tl den ayakkabıyı 15 tl den ihracat beyanının yapıldığı ortamda 150-200 milyar dolar olur.gerçek değerler bunların çok çokkkk üstündedir.işine gelince kıymet araştırmasına giden gümrük idaremiz bunları hiç mi görmüyor.güldürmesinler beni
-inşaat ve emlak piyasasında gerçek bina değerleri uçuk kaçık fiyatlar varken tapuda ve belediyede 3 te biri 5 biri değeri uygulayan ben miyim maliye mi ?
-ithalatta 100-200 tl lik malı gerek kdv gerek gümrük vergisi az ödemek adına 10 da biri fiyata beyan eden ve bunuda göremeyen gümrük idaremizin yetkili ve etkili kişileri nerede
-kredi ve kredi kartı harcamaları havada uçuşurken asgari ücretlinin bu ödemeleri yapabilmesi için sihirbaz olduğunu bilmiyor mu maliyemiz.
-basit usul dediği taksi minübüs plaka değerlerinin 1-2 milyonla ifade edildiği istanbulda plaka sahiplerine ayda 8-10 bin TL ödeyen aylık 12-15 arası toplam geliri olan taksilerin olduğu bir ortamda kuş kadar vergi vererek küçük bir büfe bakkalın bile ödemediği vergiden haberi yokmu maliyemizin.
-tuik gibi angarya bilgi peşinde koşan kurumumuz saçma sapan soruların peşine düşeceğine sektörel bazda bu ve bunun gibi benzeri soruların peşine düşse bence çok daha iyi verim alacaktır
-maliye dolaylı vergiler peşine düşeceğine kişilerin harcamaları üzerinden geriye dönse toplayacağı vergiler ile ihya olurken.vergiyi tabana yayarak herkesten elde ettiği gelirin vergisini hakettiği şekilde almasını bilmeli.haliyle tabana yayılan vergi olduğunda oranlarda da buna bağlı olarak düşme olacaktır.500 bin-1 milyon araçlara binip milyon dolarlık villa ve rezidance larda oturanlara nereden geliyor bu değirmenin suyu demek hiç mi aklına gelmiyor maliyemizin.
-hepimizce malum vergi kanunları her ne kadar ne katı olsada mükellefin aradan sıyrılacağı kadar bir delik bırakarak bunu bilerek mi yapıyor bilmeden mi yapıyor onun takdirini size bırakıyorum.
-vergi incelemelerinde hatırı sayılır kişilerin araya girmesiyle suya sabuna dokunmadan ufaktan cezalarla günü kurtararak konuyu kapattığına kapalı kapılar ardında ne tür pazarlıkların döndüğüne inkar edecek maliyecilerimiz var mı acaba ?
-dakka başı barış af adı altında bir sürü taksitlendirmeler çıkarıp.matrah arttırımı yaparak vergi ve kayıp ve kaçaklarına yardımcı olmaktan başka nedir bu.vergisini zamanında ve süresinde ödeyen mükellefler enayi durumunda düşmüyor mu bu durumda onlar zamanında yükümlülüklerini getirirken hırsıza çalana diyorlar ki ver parayı görmüyorum seni mantığı nereden geliyor.siz dürüst mükelleflerin adına hırsızları affetmiş olmuyor musunuz bur durumda
-imar barışı çıkartarak,bedelli askerlik çıkartarak para peşine düşen bir maliye varken zamanında yükümlülüklerini yerine getiren arsa çevirmeyip kaçak kat çıkmayıp askerlik çağı geldiğinde zamanında gidip askerliğini yapan Mehmetçiklerimiz bu soruları maliyedekilere sorsa ne cevap verecekler.
-para gelsinde nasıl gelirse gelsin mantığı varken siz neyin adaletini sağlayacaksınız.hangi kayıp ve kaçağın peşine düşeceksiniz.bunlar dürüst insanlar için kamu vicdanını yaralayan ve kamuya olan güveni zedeleyen hareketler olurken.hırsız kaçakçı işini yürüten kaptandır mantığı olan tipler için bulunmaz fırsattır.
-maliyenin mantığı para gelsinde nereden gelirse gelsinden başka bir şey değil.günü kurtarmak adına yapılan çözümler güya.helal haram ver Allahım bu kulun yer Allahım olmuş mantık.
Bu örnekleri hepimizin ekleyeceği ve uzayıp gideceği örnekler mevcuttur.ama sadece bunlara cevap arayan bir maliyemiz olsa vergi gelirlerimiz katlanarak artacaktır.
Şimdi bir daha soruyorum maliyenin yetkili ve etkili kişilerine belki onlardan biri okurda vicdanı sızlar ! cevap verirler
Bu ve bunlar gibi konulardan hakkında bilginiz yok mu ?
Bu ve bunlar gibi konulardan hakkında bilginiz var mı ?
İkisinide cevaplayacak bir maliye yetkilisi arıyorum.cevap versinler yüreği yetecek biri var mı acaba
Bence iki soruyu da cevaplayamacaklar.çünkü iki ucu …. Bir değnek misali
Biri acziyetlerini gösterir
Biri de hırsızlara göz yumduklarını gösterir
Uzun oldu ancak kusura bakmayın arkadaşlar
İyi çalışmalar
Vesselam
Nerdeee o koca YÜREK
Sayın Nadir Yıldız, uzunca ve güzel yazmışsınız. Teşekkür ederim. Türkiye'de vergi oranları ve kdv ötv vb vergiler çok yüksek. Eğer tüm mükellefler hakkıyla fatura kesse, Türkiye'de 1000 esnaf kalmaz. Devletimizin baştan aşağı yenilenmesi gerekir. İlk önce umhurbaşkanı Milletvekilleri Bürokrat vb yöneticilerin maaşları çok düşürülecek. Tüm harcamalar kısılacak. Muhtarların maaşları Cami hocaların maaşları düşürülecek. Sonra vergi, kdv, ötv vb vergiler çok düşürülecek. Saçma sapan kanunlar ve kafa karışıklığı tüm kanun maddeler basitleştirilecek. Basit usul kalmayacak. Şirket açma şirket tasfiyesi çok kolay olacak. Kişiler her harcadığını masraf olarak yazabilecek. Sonra vergisini vermeyenlere ceza yazılacak. Bunlar olamayacağı için kota diyoruz.
Kısaca devletin yüzü bir kara seninki benden kara. Böyle gelmiş böyle gider.
Nadir arkadaşım maalesef ülkemde seçilmişler bu dönemde kamu üzerinde etkili biliyorsun seçilmişlerin banisi esnaf tüccar kesimidir beğenmediklerini seçilmelerine katkı verdikleri aracılığı ile istedikleri gibi yaptırıyorlar.Çok basit bir şey yazayım geçmişte bir ovada çeltik ekiliyor ve tarlasını icara veren çok sayıda mükellef var ancak gmsi beyanı yok idare 6 dönümden fazla tarlası olanları beyana davet etti.Gittiler millet vekiline söylediler denetmeni çektirdier deneti kaldı .Bağımsız bir vergi idaresi olsa buna cesaret edemezlerdi.Devlet unsurları siyasilerden bağımsız yasalara göne yönetilmelidir tabi uluslar arası normlarda dikkate alınmalıdır.
Üstadım yapılandırılması bozulan mükellef vergi dairesine gidiyor.Memur yapılandırma bozuldu artık hepsini ödemek zorundasınız diyor.Tabi memur mükellef'in x partisinden y kişisinin yakın arkadaşı olduğunu bilmiyor.Araya birilerini sokuyorlar.Vergi dairesine beraber gidiyorlar.Müdür yardımcısı memurlara ikinci taksitin paranın emanete düştüğü için ödenemediği yazın diyor.Parayı emanete alıp ödemeyi yapıyorlar.Böyle işlemler de çok oluyor.Mükelelefin binlerce TL borcu var.3-5 bin tl yatırıp haciz kalkıyor.Yani Ülkemiz de "bu adam " bizden mantığı olduğu sürece hiç bir zaman 1 arpa boyu yol alamayız.
'Harvard üniversitesinden 10.000,00 dolara alacağınız bir yıllık eğitimi, 5 dolarlık kütüphane kartıyla da alabilirsiniz.''
-ALBERT EİNSTEİN-
Yetkileriniz
Alıntı ile Cevapla