Sayın Seçkin06, Anadolu tabiri ile, sizin iş mahkemede biter diye bir vardır. Tabi ki de şaka bir yana da. Durum karışık gözüküyor. Anlattığınıza göre cevaplıyorum.
Mesela 1 ay öncesinden başımıza gelen bir olaydan bahsetmek istiyorum. Durumunu değerlendirip anlarsınız. Bir abimiz basit usul defter mükellefiyeti olan küçücük bir lokantayı bırakarak, çarşı dışına doğru büyük bir lokantayı karşılıklı değiş tokuş ettiler.
30 m2 lokantada 7 masa 28 sandalye, küçücük 5 insanın içeriye sığmayacağı biçimde bir mutfak. önünde küçük bir reyon buzdolabı, el yıkamak için küçücük bir lavabo, küçük bir ızgara vs...
Aldığı 140 m2 büyük lokantada ise 20 masa, 80 sandalye, içerisi yapılmış lüks bir yer, neredeyse 12 kişinin rahatlıkla çalışabileceği mutfak, İki büyük reyon buzdolabı, erkek bayan tuvaletleri, araba park yeri, aydınlık geniş ferah.
Şimdi gülebiler veya dalga geçti diyebilirsiniz. Tüm bunları 2.500 tl karşılığında demirbaşlarını ve malzemeleri bırakarak, anahtarlarını vererek yer değiştirdiler. Büyük lokantaya geçen sadece 2.500 tl para verdi. Biri büyük yeri işletemedi. Birisine ufak yer az geldi. İkisi de dönemedi. Yer değiştirdiler.
Burada ne anlatmak istedik. Ortaklık kurulmuş malzemeler alınmış. Peki abinizde ortaklığı bıraksa idi, bu malzemeleri üç ortak satılık etse idi. Bu malzemeleri alacak kişi kaç para verirdi? Örnek olarak 20.000 tl malzeme var ise bunu 5.000 tl'ye zor satarlardı. Hatta 3.500 tl satıp hayrını gör derlerdi. Al deyince mundar olur.
Kısa keselim konuyu anladınız sanırım. Yok muhasebe açısından yok şudur yok budur. Olay esnaflıktır. Diğer ikisi niye ayrıldı. Demek ki para kazanamadılar veya tatmin etmedi. Muhasebe açısından böyle gitmelisinizdir. Eğer abiniz ben alayım yapayım dediği zaman kazık yiyeceği malumdur. Çünkü muhasebenin işleyişini bu mesleği uzun zamandır bilenler anlar. Mesela bu makinelerden amortismanlar çekildi mi. Bu kaça satılır. Kaç para kâr elde edilir. Vergi dilimi kaça girer nasıl olur. Sizin bilebileceğiniz konular değil.