<B style="mso-bidi-font-weight: normal">YARGITAY 10. Hukuk Dairesi[/B]<?:namespace prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-comfficeffice" />
<B style="mso-bidi-font-weight: normal">E.No : 2006/3157 K.No : 2006/4880[/B]
Tarih : 11.04.2006
İLGİLİ MADDE: 5
<B style="mso-bidi-font-weight: normal"> • İTİBARİ HİZMET SÜRESİ[/B]
<B style="mso-bidi-font-weight: normal"><I style="mso-bidi-font-style: normal">ÖZÜ: 506 sayılı Yasa ek 5’nci madde gereğince itibari hizmet süresi olanağından yararlanmak için, maddede yazılı fiziksel koşulların gerçekleşmesi, sözü edilen haktan yararlanmak için, tek başına yeterli olmayıp, işkolu ve işyeri koşullarının birlikte gerçekleşmesi zorunluluğu vardır.[/I][/B]
<B style="mso-bidi-font-weight: normal"><I style="mso-bidi-font-style: normal"> (506 s. SSK m. ek. 5)[/I][/B]
Davacı, çalıştığı iş ve işyeri itibariyle itibari hizmet süresinden yararlandırılması gerektiğinin tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
506 sayılı Kanuna 2098 sayılı Kanunla ek 1’nci madde olarak eklenen, 3395 sayılı Yasayla kapsamı genişletildikten sonra 3520 sayılı Kanunla ek 5’inci madde olarak numaralandırılan düzenlemeyle tanınan itibari hizmet süresi olanağından yararlanmak için, maddede yazılı fiziksel koşulların gerçekleşmesi, sözü edilen haktan yararlanmak için tek başına yeterli olmayıp, Yasanın öngördüğü biçimde, işkolu ve işyeri koşullarının birlikte gerçekleşmesi zorunluluğu vardır. Yasanın açık hükmü ve Yargıtayın yerleşik içtihatları da bu doğrultuda olduğu gibi; 3395 sayılı Kanuna ilişkin tasarının Türkiye Büyük Millet Meclisinde görüşülmesi sırasında, zehirli gaz ve maddelerle çalışan başka iş kollarının da bulunduğuna işaret edilerek orada çalışanlara da aynı hakkın tanınması yönündeki öneri, konunun hazırlık çalışmasını gerektirdiği belirtilerek, bu yöndeki kapsamlı düzenleme istemi ileri tarihlere bırakılmış, bu hakkın ek olarak yanlızca gemi adamları ile azotlu gübre ve şeker sanayiinde çalışanlara tanınmasıyla yetinilmiştir. (Türkiye Büyük Millet Meclisinin 20.06.1987 günlü 121, Birleşim tutanağı, dergi s: 206-209) Bundan başka, Ankara Birinci İş Mahkemesince, sözü geçen ek maddenin alt bentlerinde yazılı koşullarla çalışan sigortalılar arasında eşitliğin sağlanması amacıyla, bu hakkın belirli iş kollarına özgü biçimde ve sınırlı olarak verilmesine yol açan I, II, III ve IV’üncü bentlerinin işkolunu belirleyen ibarelerin iptali istemiyle itiraz yoluna başvurulmuş ise de, anayasa Mahkemesi, 02.05.1989 tarihli, 1988/51 E., 1989/18 K. sayılı kararında, “.... Anılan bent hükümlerinde, Milli Savunma Bakanlığına bağlı işyerlerinde çalışan sigortalıların yer almaması, belli sigortalılara hak tanıyan ve özü bakımından anayasaya aykırı bulumayan hükmün iptalini gerektirmez. Kaldı ki, diğer sigortalıların, bu haktan yararlanmaları doğrultusunda her zaman yeni düzenlemeler yapılabilir.
Anayasa Mahkemesinden, ancak anayasaya aykırı olan bir yasa hükmünün uygulama alanından kaldırılmasını sağlamak için iptal kararı istenebileceğine, özde anayasaya aykırı düşmeyen bir kural, uygulama alanının genişletilmesi amacıyla iptal edilmeyeceğine göre; bir kısım sigortalılara hak tanıyan itiraz konusu hükmün, öteki kesimlere de aynı hakkı tanıyan tamamlayıcı yasama işlemleriyle düzeltilmesi, düzenleme eksikliklerinin bu yöntemle giderilmesi Anayasaya uygun tutarlı bir tasarruf olacaktır.” Gerekçesinden hareketle, itiraz konusu hükmün Anayasaya aykırı bulunmadığı ve itirazın reddi gerektiği sonucuna varmıştır.
Açıklanan yasama evreleri, anayasa Mahkemesi kararı ve nihayet kanunun açık hükmü karşısında; 506 sayılı Yasanın ek 5’inci maddesinde hizmetin geçtiği yer başlığı altında sıralanan “a) Solunum ve cilt yoluyla vücuda geçen gaz veya diğer zehirleyici maddelerle çalışılan işyerleri, b) Fazla gürültü ve ihtizaz yapıcı makine ve aletlerle çalışılarak iş yapılan işyerleri, c) Doğrudan doğruya yüksek hararete maruz bulunarak çalışılan işyerleri, d) fazla ve devamlı adali gayret sarf edilerek iş yapılan işyerleri, e) Tabii ışığın hiç olmadığı ve münhasıran suni ışık altında çalışılan işyerleri, f) Günlük mesainin yarıdan fazlası saat 20.00’dan sonra çalışarak yapılan işyerleri. Denizde, 1- Çelik, demir ve tunç döküm. 2- Zehirli, boğucu, yakıcı, öldürücü ve patlayıcı gaz, asit, boya işleriyle gaz maskesi ile çalışmayı gerektiren işlerde. 3- Patlayıcı maddeler yapılmasında, 4- Kaynak işlerinde...” çalışma olgusuna dayanılarak, EÜAŞ Afşin Elbistan Termik Santralinde su tesfiye ustası konumunda geçen çalışmaları nedeniyle, yasal düzenlemenin sayılı ve sınırlı olarak, “I-a) 212 sayılı Kanunla değiştirilen 5953 sayılı basın mesleğinde çalışanlarla çalıştırılanlar arasındaki münasebetleri düzenleyen kanun kapsamına tabi olarak çalışan sigortalılar, b) Basın kartı yönetmeliğine göre basın kartına sahip olmak suretiyle gazetecilik yaparken, kamu kurumlarına giren ve bu kurumlarda meslekleriyle ilgili görevlerde istihdam edilen sigortalılar, II- (Değişik: 20.06.1987-3395/13 md.) Basım ve gazetecilik işyerlerinde 1475 sayılı Kanun ve değişikliklerine göre çalışan sigortalılar. III-(Ek:20.06.987-3395/13 md.) Gemi adamları, gemi ateşçileri, kömürcüler, dalgıçlar. IV- (Ek:20.06.987-3395/13 md.) Azotlu gübre ve şeker sanayiinde, fabrika, atölye, havuz ve depolarda, trafo binalarında çalışan sigortalılar” için tanınmış olan haktan davacının da yararlandırılmasına hukuken olanak bulunmadığı yönü gözetilmeksizin yazılı gerekçelerle kabul kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
<B style="mso-bidi-font-weight: normal">Sonuç:[/B] Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle <B style="mso-bidi-font-weight: normal">(BOZULMASINA)[/B], 11.04.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.