Banka mevduat faizleri - repo gelirleri (2006)



<TABLE cellSpacing=0 cellPadding=0>
<T>
<TR>
<TD =date vAlign=top>02/12/2005 08:47:07</TD></TR></T></TABLE>BİZE GÖRE / Veysi Seviğ





Gelir Vergisi Yasası'nın 67'nci maddesinin (4) numralı fıkrasında söz konusu yasanın 75'inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan mevduat faizi, repo gelirleri, faizsiz olarak kredi verenlere ödenen kâr payları ile kâr ve zarar ortaklığı belgesi karşılığı ödenen kâr payları ve özel finans kurumları tarafından kâr ve zarara katılma hesabı karşılığı ödenen kâr paylarının ödenmesi aşamasında yüzde 15 oranında gelir vergisi kesintisine tabi tutulması öngörülmüş bulunmaktadır.


Söz konusu uygulama 01.01.2006 tarihinden itibaren başlayacaktır. Bir başka anlatımla 01.01.2006 tarihi itibariyle yürürlüğe girecek olan söz konusu yasal düzenleme gereği bu tarih de dahil olmak üzere daha sonra yapılacak ödemelerden yüzde 15 oranında tevkifat yapılacaktır.


Mevduat hesapları ile benzeri nitelikteki hesapların ve repo gelirlerinin vadeleri nedeniyle 01.01.2006 tarihinden itibaren sona ermesi halinde de uygulanacak oran söz konusu hesaplara vade ayrımı yapılmaksızın yüzde 15 olacaktır.


Ancak bu uygulama bazı sorunları da beraberinde getirecektir. Şöyle ki;


. Herhangi bir kişi 1 Kasım tarihinde 30 Aralık'ta sona ermek koşulu ile bir repo işlemi yapsa ve bu işlemden 30 Aralık 2005 tarihinde 10.000 YTL gelir sağlasa, bu gelirin (iradın) ödenmesi sırasında kendisinden yüzde 22 oranında 11.000 YTL gelir vergisi stopajı yapılacak ve söz konusu kişiye (50.000 - 11.000 =) 39.000 YTL ödenecektir.


Böyle bir hesabı 5 Aralık'ta açıp, vadesi de 4 Ocak 2006'da sona eren ve aynı miktarda gelir sağlayan kişinin bu geliri ise yüzde 15 oranında vergi tevkifatına tabi tutulacak ve kendisine (50.000 - 50.000 x 0.15=) 42.50O YTL ödenecektir.


Vadesi önümüzdeki yılın ilk günlerinde biten ve elde ettiği gelir aynı yüzde 15 oranında vergilendirilen kişinin bu bağlamda vadesi kendisinden beş gün önce dolan kişiye göre (42.500 - 39.000 =) 3.500 YTL vergi avantajı olacaktır.


Yanılgılar veyahut da yanlış bilgilendirmelerden ortaya çıkacak durumlar en azından hesap sahipleri ile kendilerine bu hesapları açanlar arasında gereksiz tartışmalara neden olabilecektir.


Diğer yandan yine bilindiği üzere ülkemizde halen geçerli olan sisteme göre banka mevduat faizlerine uygulanmakta olan tevkifat, vadelerine göre değişmektedir. Örneğin halihazırda bir yıl ve daha uzun vadeli hesaplara işletilen faizler üzerinden yüzde 7 oranında gelir vergisi stopajı yapılmaktadır.


Buna göre örneğin vadesi 30 Aralık'ta biten ve bir yıl vadeli hesaplar için 50.000 YTL olarak hesaplanacak faiz üzerinden yüzde 7 oranında gelir vergisi kesilecek ve mevduat sahibine hak ettiği faiz (50.000 - 3.500=) 46.500 YTL olarak ödenecektir.


Buna karşılık vadesi 2006 yılına sarkan ve aynı miktarda faiz geliri elde eden bir mevduat sahibine faiz geliri ödenirken yüzde 15 oranında tevkifata tabi tutulacak ve kendisine (50.000 - 50.000 x 0.15=) 42.500 YTL ödenecektir. Bu durumda vadesi 2006 yılına sarken mevduat sahibi mevcut düzenleme çerçevesinde, vadesi 2005 yılında sona eren kişiye göre daha ağır bir vergilendirme ile karşı karşıya kalacaktır.


Gerçekte söz konusu hesap sahipleri, hesabın açılışı sırasında büyük bir olasılıkla kendileri elde ettikleri faiz geliri üzerinden hesaplanacak gelir vergisi konusunda bilgi sahibi olmuşlar ve dolayısıyla buna göre hesaplarını yaparak beklentiye girmişlerdir.


Ancak Maliye Bakanlığı bu konuda vade bitiminde geçerli olan tevkifatın uygulanması görüşünü benimsemiş bulunmaktadır. Kanımızca bu durumda uygulamada sorun yaratabilecektir.


Konuya ilişkin olarak daha önce Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı'nın web sitesinde yer alan örneği sunmakta yarar görmekteyiz. Şöyle ki; "


Bay (A) 01.08.2005 tarihinde (Z) Bankası'nda 6 ay vadeli mevduat hesabı açtırmış olup, vade sonu 01.02.2006 tarihinde 10.000 YTL faiz geliri elde etmiştir.


Söz konusu hesabın vadesi 01.01.2006'dan sonraki bir tarihi taşıdığından elde edilen faiz geliri üzerinden geçici 67'nci maddenin 4 numaralı fıkrasına göre yüzde 15 oranında tevkifat yapılacaktır."


Ancak, 2005 yılında geçerli olan Bakanlar Kurulu kararı çerçevesinde altı ay ile bir yıl arasındaki vadeli hesaplara yürütülen faizlere uygulanan tevkifat oranı yüzde 12, bir yıl ve daha uzun vadeli hesaplara yürütülen faizler üzerinden yapılacak tevkilat oranı ise yüzde 7'dir. Bu durumda vade bitimi 2006 yılına sarkan altı ay ve daha uzun vadeli mevduat sahiplerinin hak kazandıkları faizler için 2006 yılında yapılacak tevkifat oranı 2005 yılında yapılandan fazla olacaktır.