Üçüncü dönem geçici vergi beyanları ve ödeme süresi


11/11/2005 09:08:32


BİZE GÖRE / Veysi Seviğ





Gelir Vergisi Yasası'nın mükerrer 120'nci maddesi hükmü gereği olarak ticari kazanç sahipleri ile serbest meslek kazanç sahipleri, cari vergilendirme döneminin gelir vergisine mahsup edilmek üzere, söz konusu yasanın ticari ve mesleki kazancın tespitine ilişkin hükümleri çerçevesinde üçer aylık dönemler halinde geçici vergi beyannamesi düzenlemek ve yüzde 20 oranında geçici vergi ödemekle yükümlü bulunmaktadırlar.(*)


Gerçekte yasal düzenleme gereği beyanname düzenleme süresi altışar aylık dönemler itibariyle belirlenmiş olup, bu süreyi üçer aylık dönemler halinde belirleme yetkisi Bakanlar Kurulu'na verilmiş, Bakanlar Kurulu'nun 2000/1514 sayılı kararı ile beyan süresi üçer aylık dönemler halinde belirlenmiştir. Bu bağlamda üçer aylık dönemler halinde tespit edilen dönem kazancı ile geçici vergi beyannameleri üç aylık dönemi izleyen ikinci ayın onuncu günü akşamına kadar ilgili vergi dairesine verilmesi ve bu beyannameler üzerinden hesaplanan verginin de aynı ayın on yedinci günü mesai saatinin bitimine kadar ödenmiş olması gerekmektedir.


Bu düzenleme çerçevesinde geçici vergi beyannameleri 10 Mayıs, 10 Ağustos, 10 Kasım ve 10 Şubat mesai saati bitimine kadar ilgili vergi dairesine verilmekte veya elektronik ortamda gönderilmekte, bu beyanlar üzerinden hesaplanan geçici vergi de 17 Mayıs, 17 Ağustos, 17 Kasım ve 17 Şubat mesai saati bitimine kadar ödenebilmektedir.


Temmuz-eylül dönemine ait 2005 yılı üçüncü dönemine ait geçici vergi beyannamelerinin 10 Kasım 2005 tarihine kadar verilmesi ve tahakkuk eden verginin kasım ayının on yedinci günü mesai saati bitimine kadar ödenmesi gerekirken, bu süreler 38 sayılı Gelir Vergisi Sirküleri ile beyanname verme süresi 14 Kasım 2005, ödeme süresi ise 17 Kasım 2005 olarak belirlenmiştir.


Söz konusu sirkülerde de vurgulandığı üzere geçici vergi beyannamelerinin verilme süresi ile ödeme süresinin uzatılmasına Vergi Usul Yasası'nın 17. maddesi esas alınmıştır.


Vergi Usul Yasası'nın 17. maddesi "Mühlet" başlığını taşımakta olup, bu madde içeriğine göre, "Zor durumda bulunmaları hasebiyle vergi muamelelerine müteallik ödevleri süresi içinde yerine getiremeyecek olanlara, kanuni sürenin bir katına, kanuni sürenin bir aydan az olması halinde bir ayı geçmemek üzere, Maliye Bakanlığı'nca münasip bir mühlet verilebilir."


Buna göre bu mühletin verilebilmesi için;


. Mühlet isteyen, sürenin bitmesinden evvel yazı ile istemde bulunmalıdır.


. İstemde gösterilen mazeret, mühlet verecek makam tarafından kabule layık görülmelidir.


. Mühletin verilmesi halinde verginin alınması tehlikeye girmemelidir.


Yasal düzenleme gereği Maliye Bakanlığı mühlet verme yetkisini tamamen veya kısmen mahalline devredebileceği gibi bölgeler, iller, ilçeler veya sektörler ile işkolları ya da mükellef grupları itibariyle yazılı başvuru şartı aranmaksızın da kullanabilir.


Maliye Bakanlığı söz konusu yasa maddesini dayanak göstermek suretiyle zaman zaman beyanname verme sürelerini uzatmakta ve bu tasarrufunu sirkülerle duyurmayı tercih etmektedir.


Ancak, "Her şeyden önce bu sirkülerler, sirküler müessesesinin Vergi Usul Kanunu'nun 413. maddesindeki ihdas amaç, işlev ve gerekçesine aykırıdır. Öte yandan beyan ve ödeme gibi mükellef hukukunu yakından ilgilendiren konuların, yayımlanmayan ve hukuken ilan olunmayan düzenlemelerle oluşturulması da mümkün değildir." (Doğrusöz, Bumin "Beyan ve Ödeme Süreleri", DÜNYA Gazetesi, 07 Kasım 2005)


Vergi Usul Yasası'nın 413'üncü maddesi gereği olarak "Mükellefler, Maliye Bakanlığı'ndan veya Maliye Bakanlığı'nın bu hususta yetkili kıldığı makamlardan vergi durumları ve vergi uygulaması bakımından müphem ve tereddüdü mucip gördükleri hususlar hakkında izahat isteyebilirler.


Yetkili makamlar yazı ile istenecek izahatı yazı ile veya sirkülerle cevap mecburiyetindedir."


Söz konusu yasal düzenlemeden de anlaşılacağı üzere beyanname ve ödeme sürelerinin uzatımı ile ilgili sirkülerlerin bu bağlamda hukuken tartışılması gerekmektedir.


Yasalarla belirlenmiş bulunan beyanname verme ve ödeme sürelerinin gerçekte gözden geçirilerek yeniden belirlenmesi ve bu belirleme sırasında mükelleflere en uygun zamanların seçilmesi gerekmekte iken, yapılan yasal düzenlemelerin uygulama açısından sirkülerle belirlenmesi kanımızca mevcut yasal düzenlemelerle tam olarak örtüşmemektedir.


(*) Kurumlar vergisi mükellefleri de Kurumlar Vergisi Yasası'nın 25. maddesi uyarınca aynı sürelerde geçici vergi beyanında bulunmakta ve yüzde 30 oranında vergi ödemektedir.