TTK,Ticari-mali kar ve kanuni haklar

".....,sınırlı sorumluluk,sınırsız sorumluluk gibi kavramların içini boşaltmak değilmi veya yeni bir tanımlama değilmi" Değil, çünkü burası Türkiye, bu "herkese" birden dayatılan "yeni" durum bu ülkede yaşanıyor, bu ülkede cumhuriyet tarihinden bu yana, sıfırdan kurulan milli ekonomi döneminde, bugüne kadar var olan anonim ve limited şirketlerde hiçbir zaman sınırlı sorumluluk olmadı, devlet sınırlı sorumluluk diye bir kavramı tanımadı, bankalar şahsi kefaletsiz, teminatsız,ipoteksiz sınırlı sorumluluk diye bir kavramı kabul etmedi, ve bu durumdan şikayetçi olanda belki vardı ama ihmal edilebilir oranda idi.Bu oranda hissedilen bir sıkıntı için alanın tümüne bu uygulamayı yaymak yadırgatıcı.Bu yüzden diyoruz bu sistemi yazanlar hazırlayanlar kitap okumuş ama o etkilemek istedikleri hayatın içinde yaşamamış çok değerli akademisyenler.

[YELİZ CEYHUN]

Sayın Tekin yarama parmak bastınız çok doğru söylüyorsunuz ne devlet ne bankalar sınırlı sorumluluğu kabul etmiyor, şöyleki çok yakınımın 2 şirketi var, şirketleri için aynı bankanın farklı şubelerinden kredi kullanmıştır bir şubedeki borcunu kapatmıştır , diğerindeki borcu ödeyememiştir, borcunun bittiği yerdeki şahsi gayrimenkullerini ipotek vermişti borcu bittiği için ipoteğin çözülmesini istemesine rağmen diyer şubedeki borcu bitmediği için gayrimenkkulleri üzerindeki ipteği çözmemektedirler çözülmeyince kişi varlık içinde iflasa sürüklenmiştir bankalar kilitlemiştir kişiyi ne etliye ne sütlüye gelmektedirler , nasılsa gayrimenkuller elimizde diyerek çözme tarafıda olmamaktadır.Bu arada firma batmış işçiler çıkarılmış, ortakların aileleri dağılmış, aile bireyleri herbiri birbiri ile küs birde böyle vahametler var.Edited by: YELİZ CEYHUN

[meco]

Olması gerekenimi tartışıyoruz, böyle gelmiş böyle gidermi diyoruz.
Şirketten kar dağıtımı ve ücret almadan para çeken şirket sahibi.
Ortaklar cari hesabını kullanan biz.
Ben şahsen bu hesabı kullanmak istemiyorum.
Şirket sahipleride bu hesabın farkında değil.
Kanunun yasak getirmeside mantıklı ve yerinde.
Efendim bizim şirketlere uyar mı?
Hemde çok güzel uyar.
Sınırlı sorumluluğun içi boşaltılmış deniyor.
Doğrudur bu zamana kadar boşaltıldı.
Ancak, bundan önce şirketlerde UFRS, Denetim ve Şeffaflık yoktu.
UFRS, Denetim ve Şeffaflık olmadan "Sınırlı Sorumluluk" hikayedir.
Kavramlarda zaman kayması yapmayalım yani.

[hadisat]

sayın arkadaşlar şuan mevcut durumda bu dedikleriniz var ama yeni kanunla ve baselle artık eski sistem uygulanmayacak ve şirketler değerli kağıtları vererek bile ve teminatlar göstererek kredi kullanamayacaklar ve tamamen bağımsız denetimden geçmiş güvenilir mali tablolarla kredi alacaklar ve eski mevcutla yeni geleni bir biri ile karıştırmayalım,kolay gelsin.

[fatihgke]

Bu arada BaselII deki risk analiz yöntemlerindeki bazı sorunlar fark edilmesinden dolayı Basel III öncesi Basel 2.5 Devreye girecektir.<div></div><div>BDDK'nın yayınladığı</font>SORULARLA BASEL 2.5 </font>dökümanını indirip okuyabilirsiniz.Sistemin nereye doğru gideceğini anlamamız açısındandökümanı okumanızı tavsiyeederim.</font></font></font></font></div><div></font></div><div>https://www.bddk.org.tr/WebSitesi/tu..._basel_ii5.pdf</div>

Edited by: fatihgke

Olması gerekenin olması gereken olduğuna nasıl karar veriliyor?
Olması gereken zaten yıllardır oluyor, yaşanan gerçek durum kendince sürüyor,
su yolunu bularak akıyor, doğal olarak yoluna devam ediyor,
bu arada kitaplardan kafasını kaldırmayan birileri bu böyle olmaz diyor,
neden olmaz?
çünkü ab kriterleri,
çünkü habire yenilenen baseller,
çünkü habire yenilenen ifrs ler dolayısı ile tfrs ler.....
O söz edilen baseller ifrsler bizde dayatıldığı derecede geniş uygulama alanında halen nerede uygulanıyor?
kulaktan dolma gerçekliği tartışılır birkaç örnek, romanya bulgaristan falan sayılıyor,
ab istiyor diyor kendince tutmuş dengelerle süren iş yaşamına böyle köklü müdahale için ancak herşeye "ben yaparım olur" diye yaklaşanlar cesaret edebilir,
ki öylede oluyor,
bu mantıkla girişilen son 10 yıldaki her yeni uygulamanın nasıl ve ne derece başarısız olduğunu her gün pek çok habere bakarak izliyoruz.
Bu yeni uygulama kötü değil.
Ama bu yeni uygulamanın bu programla uygulanması olanaksız.

Nisanın son haftasına giriyoruz,
bu ülkede kaç meselktaş gerçek anlamda tfrs öğrendi,
sadece geniş katılım sağlayarak tfrs nin alfabesini anlattıran Türmob var,
ki o da yaranamıyor kendi üyelerine,
ben bilirim diyen birkaç akademisyen
3 gün için 800TL,
2 gün için 750 TL,
1 günde 7 saat için 300Tl diye saçma eğitim teklifleri sergiliyorlar,
tfrs nin ne olduğunu Türmob un alfabesini iyi dinleyerek biraz anlayanlar bunun 3 günde falan öğrenilemeyeceğini kolayca idrak etmesi gerekir.

Haydi bunu geçtik,
haydi bizden bunu öğrenenler oldu,
tüm muhasebe birimleri, ön muhasebe çalışanları bunları öğrenecek...........
Ve sistemin olmazsa olmazı bağımsız denetçiler ,
kimler olacak?
nasıl eğitilecekler,
nasıl bilgileri ölçülecek,
nasıl ruhsat alacaklar?
hiçbir şey belli değil,

Karaya oturtulmuş sandalda elimize tutturulan küreği çekiyoruz habire,
ki bizim bu kürek sallamaya zaten habire değişen
vergi
sosyal güvenlik
teşvik
sistemlerinden dolayı mecalimiz kalmamış,
1/2 tevkifat oranı 5/10 olmuş doğrumu diye sorabiliyor bir meslektaşım.

[DUMANLI]

Sayın Tekin yarama parmak bastınız çok doğru söylüyorsunuz ne devlet ne bankalar sınırlı sorumluluğu kabul etmiyor, şöyleki çok yakınımın 2 şirketi var, şirketleri için aynı bankanın farklı şubelerinden kredi kullanmıştır bir şubedeki borcunu kapatmıştır , diğerindeki borcu ödeyememiştir, borcunun bittiği yerdeki şahsi gayrimenkullerini ipotek vermişti borcu bittiği için ipoteğin çözülmesini istemesine rağmen diyer şubedeki borcu bitmediği için gayrimenkkulleri üzerindeki ipteği çözmemektedirler çözülmeyince kişi varlık içinde iflasa sürüklenmiştir bankalar kilitlemiştir kişiyi ne etliye ne sütlüye gelmektedirler , nasılsa gayrimenkuller elimizde diyerek çözme tarafıda olmamaktadır.Bu arada firma batmış işçiler çıkarılmış, ortakların aileleri dağılmış, aile bireyleri herbiri birbiri ile küs birde böyle vahametler var.

Bu durumda çok da yadırganacak birşey yok kredi alırken borçlunun imzaladığı minik yazılarla yazılmış 5-10 sayfalık kredi sözlemesini okuduysa zaten işi baştan kabul etmiş sayılır okumadan imzaladıysa o da başka bir eksiklik. Bankaların 200- 300 tane hukuk müşaviri ve uluslararası tahkim davalarında tecrübeli yabancı avukatları var. Bu tür sözleşmeleri yıllar içinde şekillendirerek her türlü deliği kapatıyorlar. neticede karşı taraf kar etmek için kurulmuş bir finans kurumu. Sizde bankanın ortağı veya yönetim kurulu üyesi olsanız aynı şekilde yapardınız.

Bakınız olayın vicdani ve sosyal yönü ayrı o konuda kişilere elbette acıyoruz ama yapılan işin sosyal bilimlerle hiç alakası olmuyor. kredi almaya gidene ben öncelikle işin bu boyutlaını da vazifem olmadığı halde izah etmeye çalışıyorum.

[hadisat]

ali bey kısa ve öz soruyorum o zaman çare nedir ve nasıl olmalıdır sizce,gerçi sürekli sizde bir şeyler hep anlattınız ama genede sizce YTTK,TFRS,BAĞIMSIZ DENETİM,ŞEFFAFLIK VEDE HESAP VERİLEBİLİRLİK nasıl olmalıdır ve eski MSUGT.lerinin devamı hakkındaki görüşleriniz tabi bunlarla alakalı olduğu için bu konudaki görüşlerinizde önemli,sizce????????????????.

Sn Göcen,
Bu yeni uygulama kötü değil.
Ama bu yeni uygulamanın bu programla uygulanması olanaksız.

[hadisat]

sayın ali bey evet haklısınız ve bende yıllardır bunu yaşıyorum,görüyorum ve biliyorum ama çözüm ne olmalıdır ve bunu sorarken tamamen samimane soruyorum ve uygulanmasından başka çare varmı varsa nasıl olmalıdır ne yapılmalıdır burası önemlidir ve biz değişim zamanı geldi ise değişecekmiyiz veya değişmeyeceksek bu nasıl olacak ve uyum nasıl sağlanacak veya değişime evet ama buda nasıl olacak burası önemlidir ve genel olarak hiç birimiz karşı değiliz ve zaten yetkili kurumlarda bunu tartışıyor ve nasıl yapalımı tartışıyorlar ve buda bu kapsamda doğaldır çünkü sistemin tamamen değişmesi kolay değildir ve yapılanlar sistemi tamamen değiştiriyor çünkü,yani esasında sakal bıyık meselesine kilitlendi olaylar ve burda anlaşılan göç yolda düzülür misali işlerin yürüyeceğine şahit olacağız ve gene kademeli geçişlerle karşılaşacağımız kesin ve bundada ciddi haksız rekabetler ortaya çıkacak ve gene bağımsız denetimde adam gibi istenen raporlar 3,5 yıl ve belki daha uzun yıllar sonra olacak ve buda bu hali ile şirketlerin doğaldır,yani şuan bekliyoruz ve hep beraber yaşayacağız bu yeni süreci ama gene diyorum her türlü sıkıntısına rağmen değişim iyidir ve iyi olacak ilk gün dediğim gibi aynen diyorum iyi olacak,kolay gelsin.