Murat
Özdil-Kardeşim bir firmada yaklaşık sekiz yıldan beri çalışmaktadır.
Çalıştığı şirketten çıkarılıp aynı gruba ait başka bir şirkete girişi
yapılacak. İsveren kıdem tazminatı ödemek istemiyor. Grup firması
olduğu için tazminat ödenmesine gerek duyulmadığını söylediler. Aynı
grup bünyesi içinde iki değişik firmanın ortaklarının aynı kişiler olup
olmadığını bilmiyoruz. Kardeşim sekiz yıllık çalışma karşılığında kıdem
tazminat hakkını kaybeder mi? İleride çıkışı yapıldığında her iki
firmada çalıştıkları dikkate alınır mı? Kıdem tazminatı istemede zaman
aşımı süresi ne kadardır?

Cevap: İş Kanunu çerçevesinde sorunuzu ele alacak olursak, normal olan
bir şirketten çıkışı yapılan işçinin kıdem tazminatı ve diğer bütün
işçilik alacaklarının ödenmesidir. Aynı grup şirketleri içinde de olsa
doğru olan uygulama budur. Neden bunun gerekli oldugunu basit bir iki
örnek vererek açıklayabiliriz.



> Her şirket ayrı bir tüzel kişiliktir

İlk olarak, her bir şirketin ayrı bir tüzel kişiliği vardır. Hukuki
olarak her şirket ortaklarından bağımsız ayrı bir tüzel kişiliğe
sahiptir. Ortakların aynı kişiler olması şirketlerin farklı tüzel
kişilikleri olduğu gerceğini değiştirmez.

İkinci olarak, varsayalım ki aynı grup firması içinde 8 yıl çalışan ve
yeni kurulan bir başka grup şirketine girişi yapılan işçi iki yıl
çalıştıktan sonra çıkışı yapıldı. Bu işçiye 10 yıl üzerinden kıdem
tazminatı ödenmesi gerekecektir. İki yıllık bir şirkette iki yıl
çalışan işçiye ödenen 10 yıllık kıdem tazminatı ödemesinin
giderleştirilmesi bir muhasebe sorunu olarak karşımıza çıkacaktır.

Şirketlerin el değiştirilmesi durumunda da ayrı bir sorun ortaya
çıkabilir. İşçinin sonradan çalıştığı şirketin bir başka kişiye
satıldığını veya devredildiğini varsayalım. Devir alan işveren devreden
işverenle birlikte müteselsilen sorumludur. Devreden işverenin
sorumluluğu iki yıl ile sınırlandırılmıştır. Şirketi devralan kişiler
işçinin grup firması içinde diğer şirkette çalışmalarından haberdar
olmayabilir ve işçinin kıdem tazminatından sadece devir aldıkları kısım
ile sorumlu tutulabilirler.

Ortaya çıkabilacek sorunları daha da artırabiliriz. Ancak, gurp şirketi
içinde farklı tüzel kişiliklerde çalışan işçinin kıdem tazminatı
hakkını kaybetmesi söz konusu değildir. Çok şükür ki, ülkemiz bir hukuk
devletidir. Yargıtay bu ve benzeri durumlarda işçilerin haklarını
koruyucu kararlar vermektedir.

Kardeşinizin tazminatı hesaplanıp ödenmeden grup içinde başka bir
şirkette çalıştırıldıktan sonra çıkışı yapıldığında ilk şirkette
çalışmaya başladığı tarihten geçerli olarak kıdem tazminatı hesap
edilecektir. İşverenin bu konuda ileri süreceği gerekçeler hukuki
anlamda bir şey ifade etmeyecektir. Ancak, ilk şirkette çalışmasından
dolayı kıdem tazminatının ödendiğini ileri sürmesi halinde bunun ıspatı
da işverene aittir. Kıdem tazminatı dahil bütün işçilik haklarının
ödendiğini gösterir işçi tarafından ödenmiş olan “ibranamenin” ibraz
edilmesi gerekir.





> Zaman aşımı süresi 10 yıl

Halen yürürlükte olan 4857 sayılı İş Kanunu’nda kıdem tazminatında
uygulanacak olan zaman aşımı süresi ile ilgili bir düzenleme yoktur. İş
Kanunu’nda düzenleme olmayan durumlarda kaynak olarak Borçlar Kanunu
genel hükümlerine göre hareket edilmesi ve olayların karara bağlanması
gerekir. Borçlar Kanunu genel hükümlerine göre zaman aşımı süresi 10
yıl olarak uygulanmaktadır. Kidem tazminatı ile ilgili genel zaman
aşımı süresi de 10 yıldır. Söz konusu süre geçtikten sonra işiçinin
kıdem tazminatı talep etmesi mümkün değildir. Talep etmesi halinde
işveren zaman aşımı defini ileri sürerek tazminat ödemekten
kurtulabilir.


Türkiye / Şerif Akçan
</span>